Bahri Dağdaş, Çumra ve Konya için unutulmaz bir isimdir. Pancar tarlasında eline çapayı alıp böyle çapalayacaksınız, eline pancar sökme belini alıp böyle sökeceksiniz diye tarlada gösteren Ziraat Mühendisi, 1954 yılında Konya’da pancar tarımı başlayınca İçeri Çumra’da o yılların gençleri ve yaşlıları Bahri beyi tanımıştır. Annemden ve aile büyüklerinden hep merhum Bahri Bey hakkında güzel şeyler dinledim. 1968 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesine öğrenci olduğumda Tarım Bakanı iken tarım Bakanlığından burs almıştım. O yıllarda Tarım Bakanlığı Ziraat Fakültesi öğrencilerine önemli sayılacak sayı ve miktarda burs vermekteydi. Kendisi Karslı olmasına rağmen kişiliği ile gönülleri fethetmiş, çalışkan ve Konya’da pancar tarımını öğretendir. Çiftçilerimiz ondan öğrendiklerini tarlada uygulamış, onu sevmiş ve bu sevgi onu Konya Şeker fabrikası müdürlüğü, Konya Milletvekilliği ve Tarım Bakanlığına taşımıştır. Bakanlık döneminde Meksika buğdayı ve diğer hizmetleriyle ülke tarımında adı unutulmayanlar arasına yazılmıştır.   

1914 yılında “Numune Çiftliği” olarak kurulan, geçmişi 108 yılı olan bu çiftlik 1934 yılında Konya Özel İdaresi tarafından satın alınarak “Konya Harası” olmuştur.

Konya Harasının ilk önemli çalışması Aygır Deposu projesi olup safkan Arap aygırı olarak çok sayıda değerli damızlık at bulundurulmuştur.

Harada yerli karasığır, akkaraman ırkı koyunlar ve farklı ırklardan at yetiştirilirken tarım arazilerinde kışlık olarak arpa, yulaf, buğday, çavdar, bakla; yazlık olarak ise yonca, hayvan pancarı, mısır fasulye, nohut, ayçiçeği gibi bitkiler ekilmekteydi. Hara işletme birimleri, günün ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap verebilmesi amacıyla yeni ve modern alet ve ekipmanları ile de çevresine örnek olmuştur.

1957 yılından itibaren görülen lüzum üzerine haranın Atçılık Şubesi kaldırılmıştır. 1987 yılından sonra hara hayvancılık faaliyetleri Hayvancılık Merkez Araştırma Enstitüsü adıyla devam edilmiş, 1987 yılına itibariyle işletmenin arazisi üzerinde ikinci bir enstitü kurulmuş ve bugünde var olan kışlık hububat geliştirme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla ise Bahri Dağdaş Milletlerarası Kışlık Hububat Araştırma Merkezi faaliyetine başlamıştır.

On beş (15) yıl mevcut arazi üzerinde iki enstitü birlikte görev yapmış ve bu iki enstitü, 10.06.2002 tarihinde Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü adı altında birleştirilmiştir.

Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı bulunan önemli Bölgesel ve Uluslararası öneme haiz Araştırma Kuruluşlarından biri olarak çalışmalarına devam etmektedir. Kuruluşu ve geçmişi yüz yılı aşan bu kurumun zamanla adı ve hizmeti farklılaşmıştır. Türkiye genelinde Bahri Dağdaş’ın tarıma yaptığı hizmetlerin karşılığında bir vefa duygusu ile Konya’daki araştırma enstitüsüne adı verilmiştir. Gelişen ve tarıma önemli hizmetleri olan bu kurumun ismi “Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü” olmuştur.

Görülen o ki, “Çiftçimiz için efsaneleşmiş bir ismi, tarımda unutulmayan ve üretimde önemli bir artış sağlayan adam” olarak tanınan ve bilinen rahmetli Bahri Dağdaş’ın adını taşıyan bu Tarımsal Araştırma Enstitüsünün arazisi son yıllarda parça parça alınmakta ve elinde kalan arazileri de rezerv arazi olarak konut sektörüne devredilmektedir”.  Duyulan, basında yer alan, anlatılanlar ve iddialar hep bu yöndedir maalesef.

Konya için önemi tartışılmaz bir şekilde hizmet veren ve yükselen Uluslararası bir Tarımsal Araştırma Enstitüsü olan ve Bahri Dağdaş’ın adını taşıyan bu enstitü hizmet veremiyor mu? Bahri beyin isminin ölümsüzleştiği bu enstitü Konya ve Ülke tarımına hizmet vermiyor mu?  Elbette vermektedir. Hem bitkisel üretimde hem de hayvancılıkta. Yapmakta olduğu ıslah çalışmaları ile tescil ettirmiş olduğu çok sayıda buğday, arpa, çavdar yulaf, tritikale ve diğer bitki çeşitleri ile üretimde önemli artışlara sebep olmuş ve çiftçiye ve ülke ekonomisine büyük katkılar sağlamıştır ve sağlamaya da devam etmektedir.

Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü arazisi şehirden uzak ve bataklık bir alan iken bu kadar gözde değildi. Şimdi şehrin Adana yolu girişinde ıslah edilmiş arazisi, su kuyuları ile çok verimli ve önemli bitkisel ve hayvancılıkla ilgili araştırmaların yapılmakta olduğu bir arazidir. Günümüzde gözde bir yer haline gelmiştir. Bütünlüğü muhafaza edilmeli, bir vefa örneği olarak ismi verilmiş olan Bahri Dağdaş ismi silinmemeli, yok edilmemeli veya ranta kurban edilmemelidir. Parça parça alınarak yok edilmekte olan bu enstitü arazisi için söylenilenler gerçekleşirse Konya her halde Bahri Dağdaş’a da güzel bir vefa örneği sergilemiş olacaktır!!!

Şehire hep birlikte yeni kazanımlar sağlamak varken mevcutları yok etmek asla doğru değildir.

Bahri Dağdaş Uluslararsı Tarımsal Araştırma Enstitüsü bulunduğu yer ve konum itibariyle farklı düşünenler olabilir, ancak bu arazi geçen yazılarımda da belirttiğim gibi sadece bir toprak olarak görülmemeli, verdiği hizmetler yanında şehrin akciğerleri olduğu da göz ardı edilmemelidir.

Bahri Dağdaş  Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü fonksiyonerliğini kaybetmiş veya ömrünü ve hizmetini tamamlamış bir kuruluş değildir. O halde yaşatılmalı ve basit hesaplara kurban edilmemeli ve yaşamaya devam etmelidir.

Enstitü arazisi, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu’nun 3. maddesi J bendinde belirtildiği gibi, birinci sınıf sulu mutlak tarım arazisidir.” Bir yandan ıslah edilmiş çeşitler ile her yeri ekelim, tarım topraklarını koruyalım derken bir yandan hem tarım arazisini hem de tarımdaki gelişmelerin motoru sayılan araştırma ve ıslah çalışmalarını yapan bir kuruluşu kendi ellerimizle adım adım yok etmek hangi akla hizmettir. Bazı günler yoğun bir hava kirliliğinin görüldüğü, sanayinin havasının çöktüğü bu alanın tarım dışı kullanılması yanlış bir karardır. Eğer varsa ki olduğu söylenen bu karardan acilen vazgeçilmelidir. Bir yandan yeşil alanlar oluşturacağız diye milyonlarca lira harcarken diğer yandan araştırma ve ıslah çeşitleriyle Türk tarımına hizmet eden ve şehrin temiz havası için elzem olan bu tarım alanını yok etmemeliyiz.

“Zararın neresinden dönerseniz kardır” demiş atalarımız. O halde bu değerli sözlere kulak vermeli, Bahri Dağdaş adıyla yaşatılan bu enstitünün arazisi üzerinden el çekilmeli, düşünülenler bir kez daha gözden geçirilmelidir. Enstitünün yerinden çok yapmakta olduğu görevi ve Konya ve Türk Tarımı için gerekliliği dikkate alınmalıdır.