Tulukcu Akören Tarihi yazı dizisinde küçük yaşta çocuğunu kaybeden , genç yaşta kaybettiği evladını kabre yatırıp kendi eli ile üzerine toprak atan ,anne ve babasını genç yaşta kaybedip öksüz veya yetim kalan hüzünlü Akörenlilerin hayat hikayelerini kaleme aldı. Her yörede olduğu gibi Akören’dede nice aileler var, küçük yaşta çocuğunu kaybeden , genç yaşta kaybettiği evladını kabre yatırıp kendi eli ile üzerine toprak atan ,anne ve babasını genç yaşta kaybedip öksüz veya yetim kalan hüzünlü Akörenliler eksik değil. Ateş düştüğü yeri yakar sözü boşuna değil. Böyle durumlarda akraba ve komşuların değeri daha iyi anlaşılmış oluyor. Bu tür acıları yaşayanların daha merhametli daha yardım sever olduğu da aşikâr. Bu sayımızda 22 yaşında trafik kazasına kurban giden Mişa Akbayır, soba patlaması ile 14 yaşında vefat eden Mehmet Kayhan, böbrek rahatsızlığı nedeniyle 36 yaşında 2 çocuğunu yetim bırakan Akörenlilerin damadı Volkan Dalkılıç, 29 yaşında iki çocuğu öksüz kalan Samiye Çoban ve 33 yaşında doğum üzerine rahmetli olan Havana Uğuz’u kaleme aldık.
FOTO ALTI: 36 Yaşında iki çocuğunu yetim bırakan Gökhan Dalkılıç
22 YAŞINDA TRAFİK KAZASINA KURBAN GİDEN:MİŞA AKBAYIR
9 Aralık 1988 tarihinde Akören'de doğdu. Baba Yüğlülerin Mehmet'in oğlu A.Kadir , anne Tosbalıkların Bekci Mehmet Türel'in kızı Emine hanım . Mişa Akbayır ilkokul 1. ve 2. sınıfı Çumra Atatürk İlkokulu'nda 3.4. ve 5. sınıfı Konya Selçuk İlkokulu'nda okuyarak mezun oldu. Meram Kozağaç Esnaf ve Sanatkârlar Ortaokulu sonrası, Meram Endüstri Meslek Lisesi Metal bölümünden mezun oldu. Ailenin 4. çocuğu en küçüğü Mişa Akbayır , arkadaşının aldığı arabayı getirmek için Afyon'a otobüs ile yolculuk yaparken karşı yönden gelmekte olan Diyarbakır otobüs şoförünün uyuması neticesinde kafa kafaya 15 Kasım 2011 tarihinde çarpışması sonucu olay yerinde anında vefat eden üç kişiden biri 22 yaşında can veren Mişa Akbayır oldu. Olay yerine merakla koşup gelen 4 kişiye ise Afyon Çobanlar Belediyesi'ne ait otobüsün çarpması sonucu cenaze sayısı 7'ye çıkmıştı. Otobüs şoförü 8 yıl hapis cezası alsa da 7 ailenin yuvasına ateş düşmüştü. Mişa Akbayır bir gün sonra 16 Kasım 2011 salı günü memleketi Akören'de Tahtalı mezarlığa defnedildi.
FOTO ALTI: 33 Yaşında Konya Doğumevinde vefat eden Havana Uğuz
SOBA PATLAMASI İLE 14 YAŞINDA VEFAT EDEN: MEHMET KAYHAN
Baba Çolakhacının Ahmet Kayhan, anne Palanın Havanın kızı Ayşe Varol. Ailenin 4. çocuğu Mehmet Kayhan 15 Şubat 1963 tarihinde Akören'de doğdu. Mehmet Kayhan Mustafa Çetin İlkokulu'ndan mezun olduktan sonra ailesi Konya'ya taşınınca Eski Garaj tarafındaki Büyük Eczane yakınında bulunan Mehmet ……Usta'nın yanında tenekeciliğe başladı. Bir süre sonra dükkanları Muhacir Pazarı yakınına taşındı. Henüz 14 yaşında olan Mehmet Kayhan 15 Ocak 1977 günü sabahı dükkanını açtı. Soğuk kış günü sobayı yakmak için döktüğü tinerin patlayıp elbiselerinin tutuşması sonucu yanmaya başlayınca korku ile ödü patladı ve can verdi. Doktor raporu da bunu doğruladı.
FOTO ALTI: İlik kanserine yenik düşen Hatice Arzu Yalçın
14 yaşında ailesine büyük acı yaşatan Mehmet Kayhan Akören Kadıburnu Mezarlığı’na defnedildi.
FOTO ALTI: Kendi eliyle sobaya döktüğü tinerin patlaması ile 14 yaşında vefat eden....Mehmet Kayhan.
36 YAŞINDA ALMANYA'DA VEFAT EDEN: VOLKAN DALKILIÇ
15 Ağustos 1973 tarihinde Almanya'ya giden Kerimlerin İsmail Kınaç- Perihan Kınaç (Yeni Mehmet'in kızı) ın kızları Özgül hanımdan torunları Volkan Dalkılıç böbrek yetmezliği nedeniyle 10 Nisan 2024 tarihinde 36 yaşında Almanya'da vefat etti. Baba Dortmunt’ta yaşayan aslen Denizli’li olan Aydın- Özgül Dalkılıç çiftinin 1 Ağustos 1988 doğumlu oğulları Volkan Dalkılıç ilkokul sonrası araç tamiratı ilgisi ile kendini yetiştirdi zaman içinde de araç ticaretine yönelmişti. 7 yaşında İlyas ve 6 yaşında Akın adında iki oğlu olan Volkan Dalkılıç Alman Natali hanımla evliydi. Böbrek yetmezliği nedeniyle Esen, Münister ve Herne hastanelerinde uzun süre tedavi gören Volkan Dalkılıç 10 Nisan 2024 tarihinde vefat etti ve Almanya’nın Castrop Rawuksel Mezarlığı’na defnedildi.
FOTO ALTI: 14 Yaşında oğulları Mehmet Kayhan ı kaybeden baba Ahmet Kayhan ve anne Ayşe Kayhan...
SAMİYE ÇOBAN (ACAR)
Babası Hüseyin Acar (Arabacı Hüseyin), annesi Tekiş'in kızı Fadime Tekiş. Hüseyin ve Fadime Acar’ın dokuz tane çocuğu olmuş ve dokuz çocuğun hepsi de genç yaşta vefat etmişti. En son vefat eden Samiye ailenin sekizinci çocuğuydu. 1946 yılında teyzesinin oğlu Mustafa Çoban ile evlenerek gelin oldu. 1947 yılında çocukları Beşir Çoban dünyaya geldi. Bu arada gelin Samiye'nin baba evinde kalan en küçük kız kardeşi Hayriye'nin de 18 yaşında vefatı ile anne ve baba yapayalnız kalmıştı. Bu duruma çok üzülen Samiye kocası Mustafa'yı da ikna ederek anne ve babasını yalnız bırakmamak için onların yanına taşınırlar. Burada ailenin ikinci çocuğu Kadriye (Kıyak) dünyaya gelir. Aile çok sevinçlidir. Rahmetli Samiye üçüncü çocuğunu doğurmak üzeredir. Doğum sancıları başlar. O zaman köyün ebesi olan Şirif (Keremin kızı) çağırılır. Samiye rahmetli iki gün sancı çeker, doğum bir türlü gerçekleşmez. Zira çocuk ters gelmiştir. Baba Mustafa Çoban birkaç defa ebenin yanına gelerek Konya'ya götüreyim dese de, ebe az kaldı doğum olacak der. Ama beklenen doğum bir türlü gerçekleşmez. En son Konya'ya götürmeye karar verilir. O yıllarda Akören'in tek vasıtası olan Şoför Deli Hasan'ın cemsesi çağrılır. Dokuz çocuktan sonra yaşayan tek kızlarını cemsenin kasasına bindiren anne ve baba ağlamaktadırlar. Kamyonun kasasına bindirilen Samiye ağlamakta olan babasına dönerek "Ağlama baba geri geleceğim mutlaka" der. Ağlamaklı haldeki baba bırakılarak Konya'ya doğru yola çıkılır. Ama yollar bir türlü bitmek bilmez. Kaşınhanı'na gelindiğinde kamyonun kasasına hızlı hızlı vurulur. Araba durur ve Hasan Emmi ne oldu re diye vuruyorsunuz diye bağırır. Arabanın kasasında bulunan kadınlardan Samiye öldü feryadı yükselir. Gelin Samiye karnındaki bebeğiyle, ardında İki öksüz bırakarak Kaşınhanı'nda hayata gözlerini yummuştur. Kaşınhanı'ndan araba geri döner. Baba ağlama mutlaka geri döneceğim diyen Samiye'nin cenazesi köye geri getirilerek Kadıburnu Mezarlığı'na defnedilir. Elbette bütün canlılar ölümü tadacaktır. Ama Samiye Çoban'ın ölümü geride kalan anne ve babaya daha ağır gelmiştir. Yarı felçli yedi yıl yatan baba Arabacı Hüseyin kızının ardından sürekli gözyaşı dökmüş. Anne Fadime hanım ise "dokuz çocuğuma kefen sardım ama Samiyem hepsini bastırdı" ifadesini dilinden eksik etmedi. Geride kalan Beşir ve Kadriye yavrular dede evinde kalırlarken baba Mustafa Çoban iki yıl kadar sonra Karahüyüklü Döndü Koca hanımla evlendi. Sonraki doğan çocuklarından Beşir ve Kadriye'yi de ayırmayan döndü hanım ile nene ve dede de baba ile beraber öksüzlere kanat gerip onları büyüttüler. Dede Arabacı Hüseyin ve nene Fadime hanımın kabirleri de Kadıburnu Mezarlığı'nda. Samiye Çoban rahmetlinin oğlu Beşir Çoban, öğretmen emeklisi olup. Konya'da ikamet etmektedir. Üç çocuk babasıdır. Cemil, Mustafa ve Samiye. Kızı Kadriye Kıyak ise Kavaklı Mevlüt Kıyak'ın eşi olup Konya'da ikamet etmekte ve iki çocuk annesidir (Hulusi, Şerife).
FOTO ALTI: 6 Yaşında yetim kalan Beşir Çoban ve ailesi.
HAVANA (HAVVA) UĞUZ
1950 yılında doğum için gittiği Konya Doğumevi'nde vefat eden ve hastane ilgililerince Musalla Mezarlığına defnedilen Havana Uğuz 1917 yılında Akören'de doğdu. Babası Hasanağanın Mehmet, annesi ise Seyit Çetinkaya'nın kızı Fadime hanım. Akif, Osman, Şerife Fındık öz kardeşleri Hafız Hasan Tulukcu ise baba bir kardeşidir. 1934-35 yıllarında Pepemin Seyit Uğuz ile evlendi. Birer ikişer yaş ara ile Abdurrahman, Fatma ve Ayşe adında üç çocukları doğdu üçü de ikişer üçer yaşlarına gelince vefat ettiler. Daha sonra Nevzat, Mehmet ve İbrahim adında üç çocukları doğdu. Havana Uğuz, 1950 yılında yeni bir doğum için rahatsızlanınca Akören Belediyesi eski başkanlarından Hocanın Hüseyin Ögüt'ün Chavrolet marka kırmızı renk kamyonu ile sabah namazı sonrası baba Hasanağanın Mehmet, Kayınvalide Pepenin Havana ve beyi Seyit Uğuz'un nezaretinde Konya Doğumevi'ne getirilir.
FOTO ALTI: 1.Temmuz 1924 tarihinde dünyaya gelen Samiye Çoban 21.Aralık.1953 tarihinde 29 yaşında rahmetli olmuştu.
- Üç gün sonra gelin, gelininizi ve bebeğinizi alin.
Sözü üzerine, üç gün sonra baba Seyit Uğuz otobüsle Konya'ya gelir.
Sabırsızlıkla doğumevinin yolunu tutar.
Eşi ve bebeğini almaya gelen baba bir sürprizle karşılaşır, bıraktığı yerde emanetini bulamaz, sorar soruşturur. Hasta bakıcının birisi,
-Senin Nevzat adında bir oğlun var mı? diye sorar , o da;
-Var, cevabını verir.
FOTO ALTI: Samiyen Çoban nın küçük çocuğu Kadriye Kıyak ve ailesi.
-Senin hanımın Nevzatım, Nevzatım diye sızlaya sızlaya öldü, şu da eşyaları…
Bu söz üzerine yüreğine ve ocağına ateş düşer. Orada olanlar tarafından eşinin eşyaları heybesine doldurulan Seyit Uğuz neye uğradığını anlayamadan doğumevinden çıkıp Eskigaraj'ın yolunu tutar.
FOTO ALTI: Baba Mustafa Çoban ve öksüzlere kanat geren ikinci hanımı Karahüyüklü Döndü Koca
Kafası dönen baba şaşırır yolunu bulamaz oysa daha biraz önce oradan gelmiştir. Sora sora Eski Garaj'a gelir ve Akören'e döner. Havana Uğuz'un ölüm tarihi kayıtlara 1950 olarak geçmiştir. Ayı, günü bilinmemektedir. Hatırlanan susamlar ekilirken doğum üzerine Konya Doğumevi'nde vefat ettiği ve Musalla Mezarlığı'na defnedildiğidir. O yıllarda doğumevinde ve Devlet Hastanesi'nde vefat edenlerin Havana Uğuz'dan farkı yoktur. Orada öleni haber verecek ne telefon ne onu götürecek bırakın ambulansı, cenaze arabasını veya bir başka vasıta yoktu. Bu nedenledir ki bu iki yerde ölenler yetkililerce Musalla Mezarlığı'na defnedilirdi.
FOTO ALTI: 1950 Yılında eşi Havana hanımı kaybeden Seyit Uğuz 58 yıl sonra 3.Subat.2008 tarihinde vefat etmişti.
Birisi yedi, diğerleri dört ve iki yaşında olan üç çocukla 32 yaşında yalnız kalan baba Seyit Uğuz çok geçmeden Berber Ali'nin kızı, Ayşe hanımla evlendi. Rahmetlinin babası Hasanağa'nın Mehmet'te Seyit Uğuz'un annesi Havva Uğuz'la evlenmişti. En küçük İbrahim'i dede Mehmet Tulukcu yanına aldı. Babaanne Havana ve dede Mehmet torun İbrahim'i büyüttüler, kunduracı olan İbrahim Uğuz, İnliceli Mehmet Şanlı'nın kızı Akife hanımla evli. Konya'da ikamet ediyor. Havva, Mehmet. Hülya adında üç çocuk babası.
FOTO ALTI: Baba Volkan Dalkılıç çocukları Akın ve İlyas ile.
Yeni bir aile olan Seyit Ayşe Uğuz çifti Nevzat ve Mehmet ile yeni bir hayata başladılar. Ortanca Mehmet 1960 yılında 14 yaşında annesi gibi Konya'da vefat etti ve Musalla Mezarlığı'na defnedildi. Yeri belli değil.
FOTO ALTI: Natali - Volkan Dalkılıç ailesi.
Büyük olan Nevzat Uğuz ise emekli emniyet mensubuydu. Semerci Tevfik'in kızı Hasibe hanımla evliydi Rahmi, Rafet ve Havva adında uç çocuk babasıydı. 10 Nisan 1995 tarihinde vefat etti. Kabri Musalla Mezarlığı'nda.
Seyit Uğuz Ayşe - Uğuz çiftinin daha sonra 8 çocukları daha dünyaya geldi. Seyit Uğuz'da 3 Şubat 2008 günü vefat etti.
FOTO ALTI: Mişa Akbayır baba Abdülkadir Akbayır ile.
HATİCE ARZU YALÇIN
27 Şubat 1981 tarihinde Karadeniz Ereğli'de doğdu. Babası Ahmet Çavuş'un Kara Mustafa'nın oğlu Ahmet Remzi Yalçın, annesi ise rahmetli Postacı Osman Işık'ın kızı Emine hanım .Ahmet Remzi Yalçın-Emine Yalçın çifti Karadeniz Ereğli Demir Çelik (ERDEMİR) Fabrikası'ndan emekli olduktan sonra 2004 yılında Konya'ya gelerek Selçuklu ilçesine yerleştiler, halen emekli hayatını burada sürdürüyorlar. Yalçın ailesinin ortanca çocuğu Hatice Arzu Yalçın Alaplı Ahmet Zeki Atalay İlkokulu'ndan mezun oldu. Emsallerine göre şen şakrak evin hareketlisi idi. Her zaman güleryüzlü olan H. Arzu Yalçın Alaplı Kız Meslek Lisesi'nde okurken zaman zaman göz ağrısı nedeniyle doktora gidip çeşitli ilaçlar kullanmıştı. Çoğu Akörenli gibi Yalçın ailesi 1996 yılında bayram münasebetiyle babaevine gelmişti. Arzu kızımız babasına kafasının ağrıdığını söyleyince baba Ahmet Remzi Yalçın da kızını birinci bayram günü ikindi vakti Akören'in doktoru Erdal Avan'a götürdü. Genç doktor genç kızı muayene ettikten sonra babaya kızını Konya'ya götürmesi gerektiğini söyledi. Baba bunun üzerine zaman kaybetmeden kızını aynı gün Konya'ya götürerek 1. Organize Sanayi'nin içinde o yıllarda faal olan SSK Çocuk Hastanesi'ne muayene ettirdi. Muayene sonrası Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne havale edilen Arzu kızımız Tıp Fakültesi'ne yatırıldı. Yalçın ailesinin mübarek bayramı Akören ile hastaneler arasında geçti. Bayram sonrası Meram Tıp Fakültesi'nin ilgili profesörü olaya neşteri vurdu. Genç kızın ciddi bir rahatsızlıkla karşı karşıya olduğunu hastalığının isminin de kan kanseri olduğunu ifade etti. Bu vurgu uzunca bir süre çekilecek sıkıntıların ve sonu acı ile bitecek olayların ilk ciddi habercisiydi. Genç kız bir ay Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yattı. Aile daha sonra Arzu kızımızı Ankara SSK Dışkapı Hastanesi'ne götürdü. Ciddi hastalık için bu hastane yetersiz olunca Maliye Bakanı Özel Kalem Müdürü hemşehrimiz Adem Özden'in yardımıyla hastamız Hacettepe Tıp Fakültesi Hastanesi'ne yatırıldı. Hasta hastanede üç ay tedavi görürken, ailesi de Selüloz- İş Sendikası misafirhanesinde kalıp çocuklarının her türlü takipleri ile meşgul oluyorlardı. Hastanın üç ay sonra çıkışı yapıldı, aile Ankara'dan bir ev kiralayarak iki yıl kadar süren kemoterapi tedavisini takip etti. Bu dönemde Ankara'da yaşayan Akörenli hemşehrilerimizin birçoğu Yalçın ailesine kucak açtı. Ali Çoban, Ahmet Kınaç dahil birçok eş- dost yardımcı oldu. O yıllarda Ankara Akörenliler Derneği Başkanı olan emekli astsubay Ali Aşık ailesi, kızı ve oğlu bu konunun öncüleriydı. Yalçın ailesinin akrabası olan emekli albay rahmetli Salih Yalçın'ın kızı Sevim hanım da evini ve gönlünü açanlardandı. 1997 yılında ilik nakli gerçekleştirildi. Kardeşi Huriye'den alınan ilik ile Hatice Arzu Yalçın kızımız 15 gün kadar sonra düzeldi. Hastanede kalınan zamanda bir kişi refakatci kalırken, bir kişi de hastane dışındaki işlere koşturmaktaydı. Son zamanlarda öyle oldu ki her hafta bir otobüs dost Karadeniz Ereğli'den Ankara'ya Arzu kızımıza kan vermek için seferber olmaktaydı. 10 otobüs yardımsever Ankara'ya gelip gitmişti. İyi ki Erdemir vardı. Büyük bir müessesede çalışmak avantajdı. Herkes yardıma koşmuştu ama, hiçbir şeyin Allah'ın emrinin dışına çıkması mümkün değildi, İlik nakli ile düzelme başlasa da karaciğer sorunu belirmişti. Tüm uğraşlara rağmen 17 yaşında olan Hatice Arzu Yalçın 26 Temmuz 1998 günü vefat etti. Acıların en ağırlarından biri olan evlat acısını Yalçın ailesi tatmıştı. Hacettepe Hastanesi'nde yıkanan genç kızın cenazesi o yıllarda Ankara'da olan Mustafa Yalçın'ın arabası ile dost ve akrabalarla Akören'e getirildi. Emniyet mensubu İsmail Arıcı ve Davut Ünver'in eşi Ayşe Ünver'de cenaze ile Ankara'dan gelenlerdendi. Arzu kızımız aynı gün öğleden sonra musallada kılınan cenaze namazı sonrası Tahtalı Mezarlık’a defnedildi. Rahmetli Hatice Arzu Yalçın genç yaşta aramızdan ayrıldı.
FOTO ALTI: Anne Emine hanım ve Mişa Akbayır...
FOTO ALTI: Mişa Akbayır’ın kabri Akören Tahtalı Mezarlıkta..
FOTO ALTI: Arzu Yalçın başarılı bir öğrenci idi..
FOTO ALTI: Arzu Yalçın uzunca bir süre Ankara da tedavi görmüştü