Erken ya da tekrar seçime bir buçuk aydan daha kısa bir süre kaldı. Siyasî Partiler Milletvekili aday listelerini bugün itibariyle Yüksek Seçim Kurulu'na iletecekler.
Seçimler yenileneceği için, yeni isimlerin de ortaya çıkmasına kesin gözüyle bakılıyor. Siyasî Partilerin, 7 Haziran seçimlerinden ders çıkararak, oy kaybettikleri seçim bölgelerinde, kıl payı Milletvekili kaybettikleri yerlerde yeni isimleri listeye koymaları bekleniyor.
Bazı Siyasî Partiler de yeni ittifak arayışları içine girip, kendilerini daha güçlü hale getirmeye çalışıyor.
AK Parti ve Saadet Parti'sinin 1 Kasım erken ya da tekrar seçime birlikte İttifak yapıp girmeleri, tabanda bir heyecan uyandırsa da, maalesef akametle sonuçlandı.
Saadet Partisi Lideri Mustafa Kamalak Biz şartlarımızı ilettik. Bizim temel ilkemiz bellidir. Yoksa 3-5 Milletvekilin maaş alması, 3-5 arkadaşımızın milletvekili olması gibi bir düşüncemiz kati suretle yoktur. Başkasının himmetine bağlı bir zaferden ümidi kes dese de, ittifak görüşmelerinin 20 Milletvekili istemelerindeki ısrardan kaynaklandığı açıkça dile getiriliyor.
İnsan sormaz mı? Madem ilkeleriniz var, Milletvekili sayısı gibi bir ısrarınız yok, o zaman niçin 20 Milletvekili ısrarı yapıyorsunuz?
Ülkenin içindeki durum belli iken, eviniz yanıyorken, bu yangını söndürmek için niçin bir gayretiniz yok?
BBP ile yaptığınız 7 Haziran seçimlerinin sonuçları ortada iken, 20 Milletvekili ısrarı neden?
Oysa tabanları birbiriyle hemen hemen örtüşen bu iki siyasî partinin birleşmemesi için hiçbir neden yok. Gel gör ki başta lider gözüken, hiçbir zaman lider olamayan basiretsiz insanlar yüzünden verilen oylar Meclis'e değil, çöpe gitmekte, boşa atılmaktadır. Bu da HDP gibi teröre destek çıkan, terörden beslenen bir partinin işine yaramaktadır.
İşin en acı tarafı, Marksistler, Leninistler, Homoseksüeller, Ateistler, Paralelciler, Yamuklar, Dev-Solcular ve Ateistler birlikte ve beraber hareket ederken, birlikte olması beklenenler, bir araya gelmekten kaçınmaktadırlar.
Artan şehit haberleri, öldürülen polis ve askerlerimiz, yakılan yıkılan öz kaynaklarımız, birilerinin ihtirasına kurban edilmektedir.
Hâlâ sen ben kavgası, hâlâ kibir ve gurur, hâlâ bencillik, ülke menfaatinin önüne geçirilmekte, cennet vatanımız, güzel yurdumuz bir ateş çemberi içine atılmaktadır.
KİMLER ADAY GЦSTERİLMELİ?
7 Haziran seçimleri gösterdi ki, her aday öncelikle kendi yaşadığı, kendi hizmet ettiği, kendi doğup büyüdüğü, kendi doyduğu şehirden aday gösterilmelidir.
İstanbul'da yaşayan bir aday Konya'dan, Konya'da yaşayan bir aday İstanbul'dan aday gösterilmemelidir.
Bakalım yeni listeler nasıl oluşacak? Kimler hangi gerekçelerle, hangi kriterlerle nerelerden aday gösterilecek?
Seçmenleri saf yerine koyup, başka şehirlerde yaşamış bir insanı hiç bilmediği, sokaklarını, caddelerini, meydanlarını görmediği, sorunlarını hiç bilmediği bir şehirden aday göstermek hiç de mantıklı değildir.
Seçilmeden önce ortalıkta, sahada hiç görülmeyen bu insanlar, seçildikten sonra, hiç görülmemektedir. Beklenen hizmetler alınmamaktadır.
Bakalım bugün kesinleşecek aday listelerinde bu gerçeğe ne kadar yer verilecek.
Bakalım hangi aday adayları hayal kırıklığı yaşayacak?
Bakalım, kimlerin başına hiç beklemediği bir anda talih kuşu konacak?
Bugün göreceğiz.
Hayırlı, huzurlu ve bereketli cumalar!
BİR TEKLİF
1 Kasım erken ya da tekrar seçimlerinde şehir meydanlarında miting yapılmasın. Sokaklara Türk bayrağı dışında, bayrak ve pankart asılmasın. Konvoy yapılıp gürültüye sebep olmasın. Çevre kirliliğine sebep olacak el ilanları dağıtılmasın. Milletin kafası ütülenmesin.
Siyasî Partiler, Televizyon ve Gazeteler aracılığıyla, Sosyal Medya üzerinden, sokak ve cadde gezerek, esnaf, tüccar, Pazar yeri gibi yerleri dolaşarak kendini tanıtsın.
İsraftan kaçınılsın. Siyasî Partiler ve Milletvekili adayları paraları çoksa, fakir fukaraya, garip gurebaya, okumaya çalışan üniversite, lise öğrencilerine dağıtsın. Çocuklara hediye versin.
GЬNЬN SЦZЬ
KUVVETİNE GÜVENENLER, KORKUTMA KÜÇÜKLÜĞÜNDE BULUNNMAZLAR.
Sultan Abdьlhamid Han
KAMİL BİRCAN 18.09.2015