Arif Nihat ASYA denilince yediden yetmişe aklımıza ilk gelen “BAYRAK” şiiri olur. Rahmetli ASYA uzun yıllar Adana’da öğretmenlik yapmıştı. Adanalıların dertleriyle dertlenmiş ve 1950 yılında milletvekili dahi olmuştur. 5 Ocak Adananın kurtuluş günüdür. Arif Nihat ASYA’nın Allah’ın rahmetine kavuştuğu günde 5 Ocak 1975’dir.
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü…
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü,
Işık ışık, dalga dalga bayrağım!
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.
Sana benim gözümle bakmayanın,
Mezarını kazacağım.
Seni selamlamadan uçan kuşun,
Yuvasını bozacağım.
Türk ve Müslüman olarak geçmişte insanımızın kullandığı bütün edebi tarzları en güzel biçimde kullanan Asya; Tek bir şairin gücünü aşacak ölçüde çok renkli, çok biçimli ve sayısız şiirler yazmış olan Arif Nihat ASYA, sanatında sürekli yenilikler ve yenilenişler bakımından 1940’lardan sonraki edebiyat şairleri arasında incelenebilirdi.
Ancak duyuşları, temaları bakımından yeni olmakla birlikte Orhan Veli gurubundan çok ayrı nitelik taşımaktadır. Yukarda da ifade ettiğim gibi yediden yetmişe birçok şiirini ezberlediğimiz Arif Nihat ASYA TÜRKCÜ VE MİLLİYETÇİLER gurubunda değerlendirilmektedir. Ancak o yıllarda şairimizi kafatasçı olarak da nitelendirme gafletinde bulunalar olmuştur!.
Mehmetçik, köylü, şehirli, güzel, gürbüz, cılız, yoksul insanlar, çocuklar, köy, kasaba, şehir kıyafeti içinde güzel kızlar, mektep çocukları, bebekler, sevilen dostlar, aile çevreleri, şiirlerinin insan kadrosunu teşkil eder. Bunun yanında Fatihler, Selimler ve Tanrı dağı yiğitleri, heybetli görünüşleri, atların nal sesleriyle bu halkın önüne geçmiş olanlar tarih ve mesafe boyunca derinleştirilir, geniş perspektife yayılır.
Türklüğün geçmiş hal ve gelecek içindeki değerlerini, Mehmetçiğin tavır feragatindeki büyüklüğü, halkımızın insan taraflarını, bayrağımızın dalgalanışındaki güzellikleri, İstanbul’un fethini ve başka zaferlerimizi zevk ve inançla söyleyen milli şairlerimizden biri olur.
“Kubbe-i Hadra”merhalesinde Mevlana’nın “Ruhu” ile tanışan Arif Nihat ASYA’nın biraz daha derinlik ve sonsuzluk özleyişine geçtiği görülür. Yurdun insanının diline, Kur’an’ına, nakışına, kilimine, mimari eserleriyle yeni bir Yahya KEMAL bakışlarıyla eğilmiş; bu değerleri yıkmak isteyen ters ideoloji sahiplerine, cahillere ve politikacılara karşı davacı ve yergici de olmuştur. Örneklersek;
Döndürüp durma elinde devrimleri,
Devrimler senin makaran değil;
Şehitlerden söz etme
Onlar senin kadavran değil.
Temiz eller kurmuştur bu memleketi.
Senin zembereğini kuran değil…
—Mevlevilikte gördüğünüz incelikler, güzellikler,
İnanışlar nelerdir sorusuna Arif Nihat ASYA Hocanın verdiği cevap;
—Mevlevilik şiir kadar güzeldir. Hangi yönünden bakarsanız hayranlık duyar, hayretler içerisinde kalırsınız. Yalnız gönül gözünüz açık olmak şartıyla!
Yine aynı röportajı yapan Yavuz Bülent BAKİLER son olarak Arif Nihat ASYA’nın yazmış olduğu şiiri anlatmıştır.
—Hocam Hazret-i Mevlana’nın Hakka yürüyüşünü sizden daha güzel yazan olmadı. Sizden sonra da kimse bu inceliklerle bu ürpertilerle bir ölüm şiiri yazamaz inancındayım. Derken Bakiler sizde okuyunca aynı kanaati benim gibi sizlerde paylaşacaksınız!
Yatırırken bu sedef kakmalı şimşir beşiğe,
Neyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Perdelerden taşırıp neyleri çığlık çığlık ,
Neyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Bir, ipekten ve köpükten yaratılmış yumuşak,
Tüyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Gece, mehtabı elekten geçirip kirpikler,
Ayla kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Mesnevi’sinde bir altın lüleden nur akıtıp,
Öyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
“Bu yürek duymayacaktır” dediler..esmadan ,
Hayla kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Sakalar dolduracak kırbaları Kevser’den,
Mey’le kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Ve açıp ağzını Nisan Tası’nın Besmeleler,
Suyla kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Ruhlardan, kokulardan, durulardan, duru bir,
Şeyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı…
Ulu Tubaların altında, gönüller, eller,
Böyle kundakladılar Hazret-i Mevlana’yı
Böylesi dört başı mamur tarifi uygun mudur? Tam manasıyla necip Türk Milletinin inanışını, yaşayışını her manada ifade eden ve aynı zamanda Mevlevi Şeyhi olan Arif Nihat ASYA’yı ölümünün 50. yılında rahmetle, hürmetle anıyor fatihalar yolluyorum. İnşallah genç kardeşlerimizin tanımasına vesile oluruz. Allah’a(cc) emanet olun efendim!