23 ARALIK DÜNYA ŞEHİT ÇOCUKLAR GÜNÜ!..

Abone Ol

AYLAN, RİM VE TARIK BEBEKLER!..

Aylan bebeği bilmeyen yoktur aramızda. Suriyeli denizde kaybolan mültecilerimize temsilen gösterilen. Kırmızı tişörtü, lacivert pantolonuyla, sahile vurmuş haliyle gözümüzün önünde, dünya gündemindeydi.

 Rim zeytin gözlü, lüle saçlı güzel  çocuğumuz da dedesinin kucağında tüm şehit olan Gazze’li bebek ve çocuklarımızı temsil etmekte. Dedesinin metaneti tüm herkese örnek oldu. Dedesi Halid, kızı Maysa’ya ruhum derdi. Maysa’yı evlendirdi. Sırasıyla Ahmet, Rim, Tarık doğdular. Ambargo nedeniyle çocuklar sağlıklı olamadılar, iyi beslenemediler zaten.

Dedesiyle aynı gün doğmuştu Rim. Lüle lüle saçları, zeytin tanesi iri gözleri, gülücükler saçarak evine, çevresine bereketiyle gelmişti. Halid dedesi onu, ruhumun ruhu Rim’im diye sever. Dedesini de Rim sever sakallarıyla oynar, sarılır ilgiyi üzerine çekmeye çalışır, kendini belli eder, sevdirirdi.

En son dedesinden  elma, muz ve kebap istemişti. Halid dedesi bunları alamamıştı Rim’e.

Su yok, elektrik yok, ilaç yok, yiyecek yok. Halid dede şöyle diyor bizlere:

“Şunu bilmenizi isterim ki, yanlarınızda sizlerinde yavruları var, insan sustuğuyla sınanır, binlerce çocuk öldürülüyor, hayata tutunabileceğimiz dalları kesiyor. Geceleri bombaların füzelerin ışığıydı aydınlatan evlerimizi.

Bombaların patladığı anı onlara oyun olarak gösterdik,ses geldiği zaman alkışlayarak oyuna çevirmiştik, zamanla evler, duvarlar yıkılınca artık oynamak istemediler.

Komşularım öldü, arkadaşlarım öldü, çevremde herkes öldü.

Oyun oynamayı kestiler, sekiz bin çocuk öldü bu topraklarda. Anne kucağında uyurken, beşiğinde uyurken yıkılan duvarlar geldi üzerlerine.

Rimin gözlerindeki cenneti gördüm öyle öptüm. Rim bedeni tamdı en azından mezarı olacaktı. Parçalanmış cesetler torbalara konularak defnedildi çoğu zaman.

Bir odada bulunan çok insana isabet eden bomba sebebiyle, elleri kolları dağılmış cesetlere eşleyen yakınları var.

Hastaneye bakıma gitmişti Halid dede. Aslında anlamazdı hasta bakmaktan fakat bir işin ucundan tutarım diye düşünmüştü. Bombalama başlamıştı. Bomba sesleri ruhu kızı Maysa’yla oturdukları evin oradan geliyordu. “Koştum o tarafa doğru, toz bulutu dağılıp gün ağarmaya başlayınca  evimizi yerle bir, yıkılmış gördüm. Onların olacağı yeri bildiğim için oraya yöneldim. Ellerimle enkazı kaldırmaya başladım, kızımın iniltisini duydum.Kızım sağdı. Rim ve Tarık anneleriyle yatardı. Koskoca parçaları ellerimle yerinden kaldırdım, Rim ve Tarık’ı gördüm aynı yatakta uyuyorlardı. Rimin koluna dokundum seslendim, gözünü açar diye bekledim ama uyanmadı, kardeşiyle cennet kuşu olmuşlardı. Kucağıma aldım kokladım mis gibi cennet kokuyordu,  lüle lüle olan  saçlarından öptüm, emanet ettim emanete sahip çıkana. Yavrularım bütündü parçalanmadan uyur gibi halde onları gönderdim. Bu halede hamdeyledim, ne ölümler gördü bu acılı  gözlerim. Hastaneye geri döndüm, sıra bize de gelecek. Çember daralıyor. Allah yolundan ve emrinden ayırmasın.

Seni seviyorum Rim, ruhumun ruhu, Tarık’ım kavuşmak üzere kavuşmak üzere!..

Torunlarını şehadete uğurlayan acılı Halid dede!!!

İsmini aldığın kahramanlar;

Halid bin Velid,

Hanzala Bin Ebi Amir,

Şeyh Yasin Ramazan’lar…

Suretiyle aramıza mı girdin? Sizdeki bu sabır ve metanet bizlere örnek oldu . Sizler bu zamanın müslümanlarına çok büyük ders verdiniz. Zamanın yaşayan sahabesi gibi hareket ederek tüm cihanı kendinize hayran bıraktınız. Sayenizde müslümanlar ve batı insanlığı uyanmaya başladı.

Rim uyudu fakat uyumasıyla,

Uyuyan tüm gönülleri  uyandırdı.

Rim cennet seni bekliyor,

Çok sevin gülsün yüzün,

Orada artık yok keder ve hüzün

Kanatlarına aç git meleğim,

Kardeşin Tarık ve diğer kardeşlerinle

Cennette karnınız iyice doysun,

Orada cıvıl cıvıl gülüşlerinizle

Cennetler şenlensin,

Cennette büyüyüp, serpilin,

Manen Filistine  destek için gelin.

Şehitlerin ölmediğini, sizi öldürenlere Kendinizi göstererek bildirin,

İnsanlık donmuş seyrediyor,

Nutku tutulmuş bir şey demiyor.

Zalim ölür , zulüm ölür, şehitler ölmez,

Diriler ölmüş, şehitlerse diri,

Şehitlerin savaşı olacak bu savaş, öyle ki!..

Şehitlerle kazanılacak bu savaş, belli ki!..