AK Parti tarafından 2004 yılından itibaren her seçim döneminde verilen bir söz vardı; Metro.
Bu söz o kadar tuttu ki Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de seçim kampanyalarında bunu kullandı.
2004-2009-2014 yerel seçimlerinde propaganda çalışmaları içinde metro yer aldı.
Hatta Organize Sanayi Bölgesi'ni şehir merkezi ile bağlamak için de banliyö sistemi protokolü 2009 yılında Devlet Demir Yolları Genel Müdürü Süleyman Karaman ile Başkan Tahir Akyürek tarafından imzalanmıştı.
2004'ten bugüne metro, banliyö sistemi lafta kaldı.
10 yılın sonunda sadece mevcut tramvaylar yenilendi, bir de Alaeddin-Adliye arası raylı sistem projesi hayata geçirildi.
Gelinen süreçte Başkan Akyürek, raylı sistemi mevcut Büyükşehir kaynaklarıyla yapamadığını anladı sanırım ki Ağustos 2014'te Konya'nın raylı sistem projesini hazırlayarak Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'na sunmuş.
Bakanlık da projeyi onaylayarak yatırım programı içine almış durumda...
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, dün "Konya hakettiği konfora kavuşuyor. Konya'yı metro ile geleceğe hazırlıyoruz..." sloganı ile projenin tanıtımını yaptı...
Bu ifade 2009 yılında Konya'nın bazı üst geçitlerine ve kavşaklarına asılan, "Konya'yı geçmişi kadar büyük ve görkemli bir geleceğe hazırlıyoruz" sloganını hatırlattı.
Her ikisinde de 'Hazırlıyoruz' ibaresi var. İnşallah, "Hazırladık, yaptık" sözlerini de duyarız...
Bundan sonra yetki ve sorumluluk Bakanlık'ta.
Umarım proje tanıtımla kalmaz ve en kısa zamanda çalışmalar başlar. Çünkü Konya artan nüfusu ve büyüyen yerleşim birimleriyle toplu ulaşıma en çok ihtiyaç duyan illerin başında geliyor.
Bu noktayı Bakanlık da iyi tahlil etmiş durumda.
Hazırlanan tanıtım kitapçığında, "Her gün trafiğe 82 yeni araç ekleniyor. 611 bin 130 olan mevcut araç sayısının 2023'te 1 milyon 400 bine çıkması olasılığı var" ifadesi kullanılıyor.
Dolayısıyla mevcut araç yoğunluğunu aşağıya indirmenin en iyi yolu toplu taşımayı sistemli bir şekilde şehirde oluşturmak gerekiyor. Raylı sistem bu açıdan önemli bir faktör oluşturuyor. İnsanları yoğun trafiğin içine sokmadan yeraltından istediklere yere en hızlı sürede ulaşmalarını sağlamak şehir içinde araç kullanımını azaltacaktır.
Bakanlığın hazırladığı tanıtım broşürüne göre tahmini olarak;
2030 yılında Konya nüfusu 2 milyon 580 bine,
Günlük yolcu hareketliliği 4 milyon 693 bin 914'e çıkacak.
Raylı sistemde şu anda günlük 107 bin 245 yolcu taşınırken 2030'da 1 milyon 25 bin 743 yolcunun taşınacak.
Raylı sistem projesi tamamlandığında ise;
Yüzde 22 olan mevcut raylı sistem toplu taşıma kapasitesi yüzde 63'e çıkacak,
Yüzde 78 olan karayolu toplu taşımanın da yüzde 37'ye inecek.
Söz konusu raylı sistem projesi ile üniversiteler, kamu kurumları, seyahat merkezleri, sanayi bölgeleri, hastaneler, turizm merkezleri birbirine bağlanacak.
Selçuk Üniversitesi'ne, adliyeye, havalimanına, Beyhekim Devlet Hastanesi'ne, stadyuma, otogara, mevcut ve yeni YHT Garı'na, Meram Eğitim Araştırma Hastanesi'ne, KTO-Karatay Üniversitesi'ne, Mevlana Müzesi'ne, Necmettin Erbakan Üniversitesi'ne raylı sistem ile gidilebilecek.
Toplam ray uzunluğu da 2030 yılı için 177,5 kilometre olacak.
Kampüs-Alaaddin Tramvay Hattı mesafe de 64 dakikadan 29 dakikaya düşecek.
İstasyonlarda yapılan altgeçitler, sadece raylı sistem kullanıcıları için değil, mevcut yollarda karşıdan karşıya geçişler de yayalar için güvenli geçiş imkanı sağlayacak...
Ayrıca Lojistik Köy içinde Konya Çevre Demiryolu Projesi hayata planlanmış durumda. Böylece gelecekte kurulması hedeflenen Kayacık Lojistik Köyü için raylı sistem de yapılmış olacak...
Proje uzun vadede Konya'nın raylı sistem sorununu çözeceğe benziyor. Ancak, "Yer yerinden oynuyor" denen proje de hemen bitmeyecek. Uzun yıllar, yer yerinden oynamaya devam edecek. Bazı hatların açılışı 2021'i bulacak. Net bitim tarihi de 2030. Demek ki Konyalılar olarak 2004'den bugüne olduğu gibi daha uzun yıllar metro hayali ile yaşamaya devam edeceğiz...
Umarım geçte olsa belirlenen süreçte hayata geçer.
Konya'ya hizmet siyasilerin vefa borcudur. Özellikle muhafazakar-milliyetçi partilerin vefa borcudur. Çünkü Konya 1960'lardan bugüne devamlı bu yapıdaki partileri destekledi, iktidar yaptı.
Ancak, 'Nasıl olsa destek veriyor' mantığı için de bugüne kadar hep kandırıldı, aldatıldı, oyalatıldı.
İktidarlara destek vermeyen yerler ilk önce yatırım alırken Konya üvey evlat muamelesi gördü.
Bugün de iktidara tam destek vermeyen ilerde raylı sistemler, metrolar yapılırken Konya, 12 yılın sonunda metro projesi ile karşılaştı.
Onun için Konya'nın hamasi, yüceltici, büyüleyici ifadelere ihtiyacı yoktur. Konya'nın gerçeklere, somut çalışmalara ihtiyacı vardır.
Konya'nın AK Parti'yle 2023'e gidip gitmeyeceği müneccimlerin işi olsa da hamasi sözler ile avutma siyasetine ihtiyacı yoktur, Anadolu'nun parlayan yıldızı olmaya ihtiyacı vardır.
Yıldız olup olamayacağı bu tür projelerin hayata geçip geçmeyeceğine bağlıdır.
10 yılın sonunda 'Metro yapacağız' ifadesi projeye dönüştü, tanıtımı yapıldı. Dile kolay 10 yıl boşa gitti. Bir 10 yıl sonra da inşallah metroyu kullanabileceğiz...
Şunu da unutmamak gerekir ki nihayetinden 2030 yılında tamamlanacak bu proje hayata geçtiğinde dünya toplu ulaşımda daha yeni bir teknolojiye geçerse de şaşırmayalım!