Zan ile dünyayı değerlendiren
Hep zan eder
Adı üstünde zanneder.... Sanır.
Ya da sanıyorum diyerek, değerlendirenler;
Adamı; alim de yapar
Zalim de
Sanır çünkü.
Çabuk ikna olur
Çabuk karar verir
Sanır ,
Sonunda ben öyle zannettiydim der,
Zan ile hayatına yön verir
Zan ile yönetir,
Hatta itham eder de,
Kendini sanmıştım diye sıyırmaya çalışır
Çok sığdır düşüncesi;
Bakış açısı çok dar,
Ona göre hayat;
Sadece onun baktığı yerden ibarettir,
Ruhu kara olduğu için,aydınlıktan korkar
Uyanıktır, aydınlanmayı külfet görür
Sisli bulanık havayı çok sever,
Zannetmesi kolaydır,
Karşısındaki uyanıncaya kadar
O işini görür zaten..Ya da gördüğünü zanneder..
Başkasının aklına çabuk uyar
Sanki kendi aklı Yok...
Ya da aklını kullanmaktan korkar..
Kibarca çabuk ikna edilebilir desek de;
Bizim köyde o tiplere uydum akıllı derler
O an hoşuna gidenin peşinden uyup giderler:
Zannetmek; bir kıvırma taktiği de
Söyler söyleyeceğini
Yapar yapacağını;
Olmuyorsa, ya da yüzüne vurulmuşsa;
Ben öyle zannettiydim der..
Güler gülümser,sırıtır.....
Cehaletini; yılışarak kapamaya çalışır..
Hiç bir zaman
Ben hata yaptım demez,
Yanlışı asla kabul etmez,
Diyemez..
Çünkü itiraf bir erdem:
Olamayan erdem nasıl gösterilir ki..
Hele mecbur olunacak bir yerde ise
Zannının kabul edilmesini ister::
Kabul olunmazsa bozulur..
Hani saygı duyulacaktım diye hayıflanır
Kendi Kendine
Oysa saygın olmayı hiç aklına bile getirmemiştir.
Saygın olmayı hiç tarif edememiş aklıyla
Katlanılmak ister,
Yani halk deyimi ile;
insanlar hep bana gebe kalsın ister..
Katlanmak zorunda olanlar
Onun tam istedikleridir.
Dayanılmaz olduklarında bile
Bile ona katlandıklarında,
O göbeğini kaşıyarak;
Keyifle Celallenir,
Zannettim diyerek
En güzel kalbi kırmaktan çekinmez
Ben öyle sanmıştım
Deyiverip sıyrılır, en kötü yanlışlarından
O olamayan doğrulukların sahibi
Diğerleri.......;
Doğru olsalar da
Zannedilerek yanlış olmaları istenen ötekiler..
Zannederek yaşamak, dar bakış açısı ile değerlendirmeler yapmak.....
Çevremize bir bakalım, zannetmeden yaşayan kaç kişi var,
Kendimize bakalım, ne kadar zan ediyoruz..Sanıyoruz..
Bazen haberler, çevre, toplumun yaşayış biçimi..
Olaylar karşısındaki tavrımız..
Uyuyan ruhumuz...
İnsanız diyoruz da yoksa kendimizi insan mı zannediyoruz diye düşünmeden edemiyorum.
Allah biz insanlara alemi emanet ederken, kendimizi insan olarak tarif ederken,
Birçok güzel sıfatları da yaratmış...Her şeyden önce irade vermiş....
Bunları kullanmayınca; demem o ki kendimiz İnsan mı sanıyoruz...
Aslında bir de zannetmenin iyi huylusu var,
Hüsn-ü zan....
Hımmmm.....o zannımızı bizi zayıf gösterir diye göstermekten hep çekiniriz..
Oysa hüs-ü zan, insan-ı kamil olmanın en önemli adımı, basamağı..
Değil mi?
Hüsn-ü zan ile kalın kalalım....buna çok ihtiyacımız var sanırım..