Yoksulluk, günümüzde birtakım makro ve mikro faktörlerin etkisiyle ortaya çıkmaktadır. Makro faktörlerin başında; küreselleşme, işsizlik, küresel sermaye, ekonomik krizler ve göç gibi unsurlar gelmektedir. Eğitimsizlik, kapasite yoksunluğu, yoksulluk kültürü ve bireysel özellikler gibi unsurlar ise mikro faktörler arasında yer almaktadır.

 Günümüzde küresel bir sorun halini alan yoksulluk, beraberinde çeşitli sosyal problemler de getirmekte ve birtakım olumsuz sonuçlar da doğurmaktadır. Yoksulluk, genel olarak, sosyal dışlanma, Şiddet ve suç, gecekondulaşma ve gettolaşma, marjinalleşme, konut ve toplumsal cinsiyet ayrımcılığı gibi sorunlara yol açmaktadır.

Yoksulluk ayrıca, aile parçalanmaları, boşanma ve depresyon gibi problemler doğurmaktadır. Yoksulluğun yol açtığı sorunlar dünya genelinde benzer olmakla birlikte, mahiyetçe ülkeden ülkeye önemli farklılıklar göstermektedir.

Yoksulluğun çok boyutlu hale gelmesinde küreselleşmenin ve kapitalizmin büyük etkisi vardır. Dünya ekonomik pazarının genişlemesi, malların ve hizmetlerin yaygın hale gelmesi, para akışının hızlı bir Şekildegerçeklemesi ve üretimin esnek bir görünüm kazanması gibi unsurlar, bir yandan zenginliği artırırken diğer yandan da kitlesel yoksul kesimleri meydana getirmektedir.

Bunun altında yatan en büyük neden ise kaynakların adil olmayan bölüşümüdür. Yani küresel sermaye en zenginleri daha zengin hale getirmekte, alt tabakada yer alan yoksul ve dezavantajlı kesimleri ise daha yoksul duruma düşürmektedir.

Küresel ölçekte düşünüldüğünde, dünya ülkelerinin tamamında yoksul insanlar görülebilmektedir. Yeryüzündeki genel zenginliğe rağmen, yoksullukta ve yoksulların sayısında bir artış gözleniyor. Batı Avrupa ülkeleri ve ABD gibi dünyanın en gelişmiş ülkelerinde bile yoksul insanların sayısında bir artış görülmektedir.

Gelirinin toplumun ortalamasının çok altında olması, toplumun yaşam şekliyle uyum gösteremeyip dışlanmak üstelik yapabilecek tüketimin yoksulun kendi kendisini toplumsal olarak yeniden üretebilmesi için yeterli olmaması, kapana kısılmışlık, umutsuzluk.

Yoksulluk, sadece yiyecek ekmek bulamamak değildir. Onun da ötesinde, insanın saygınlığına duyulan büyük bir açlıktır. Sevmeye ve başkaları için önem taşıyan birisi olmaya gereksinim duyarız

Öncelikle ekonomik bir problem. Yalnızca ekonomik olarak bile pek çok açıdan değerlendirilebilir. Ülkelerin yoksulluğu kaynak yetersizliğine, üretim faktörlerinin şanssız dağılımına, üretimin niteliğine, niceliğine, pazardaki talebine bağlanabilir. Bir ülke ekonomisinin ticaret hacmi büyük değil, girdileri kısıtlıysa, bir de büyük ülkelerden alınan borçlar faizleriyle birlikte ödenmeye çalışılıyorsa yoksulluk kaçınılmaz sonuçtur. Matematik öyle söylüyor.