3 aylık aradan sonra heyecanla beklediğimiz haftayı hüsranla kapattık.

Maç kadrosu ve ilk yarım saatlik oyunu izleyince takım artık başka bir hüviyet kazanmış demeden duramamıştım. Öyle ki Shengelia ve Anicic hariç tüm oyuncular dikkatli ve istekli bir oyun sergiliyordu.Kanat atakları, bindirmeler ve gol arayışı bizleri fazlasıyla ümitlendirmişti. Ama işte gelmeyen gol hep bir yanımızı eksik bırakmaya yetti.

Gol futbolun olmazsa olmazı, ve bu golü ben forvetim diyen herkes atamıyor işte.

Bajic, Thuram, Erdon takımın gol ayaklarıyken bizim gözümüz Milaseviç’te, Jevtoviç’te. İşte bu eksiklik bizi şimdi ateş çemberinin daha da içine attı.

Ligin 2. Yarısının ilk 8 haftalık bölümünde çoğu maçlarımızı direkt rakiplerimize yaptık, bundan sonraki süreçte rakipler biraz daha dişli olacak. Bu cendereden nasıl çıkacağımızı hep beraber kara kara düşünme vakti geldi çattı.

2 yıl önce yine düşme korkusunu iliklerimizde hissederken takımda Sergen hoca, Etoo, Jahoviç vardı ve O ekibin arkasında da 'sizin gücünüz bizim tutkumuz' diyen taraftarı vardı. Bu güç o dönem takımı ligde tutmuştu.

Şimdi bu sac ayağını oluşturma vakti yönetimde. Yönetim, hoca ve oyuncular omuz omuza vererek bizi tekrar ayağa kaldırmak ZORUNDALAR.

Yiğit düştüğü yerden kalkarmış.

Biraz daha çaba biraz daha özveri ve biraz daha hırs istediğimizi almaya elbet yetecektir.

Kalın sağlıcakla…