50 yılı aşkın süredir Konya’da kaliteli bir şekilde üretim yaparak önemli bir konuma gelen Çağlak, 2018 yılı itibariyle hız kesmeden faaliyetlerine devam ediyor. Çağlak’ın üçüncü kuşak sahiplerinden olan firmanın Finans Sorumlusu Mustafa Çağlak, Çağlak’ın serüvenini anlattı.
Çağlak’ın köklü bir geçmişi olduğuna ve temellerinin 60’lı yıllarda dedeleri tarafından atıldığına dikkat çeken Çağlak Finans Sorumlusu Mustafa Çağlak, “53 yılı aşkın bir süredir Konya’da hizmet veriyoruz. Geçmişe gidersek firmamızın temelleri, dedemizin gençlik zamanlarında kurduğu 20 m2’lik bir şarküteri dükkânında atıldı. O dönemlerde peynir ve zeytin alım satımı ile uğraşan dedemiz, ciddi bir emek harcayarak sağlam bir temele imza atıyor. Bu süreçte tabi ki çocuklar yetişiyor ve ilk olarak babamız işe dâhil oluyor. Babam Osman Çağlak, ilk başlarda gecesini gündüzüne katarak tereyağı üretimi yapıyor. Gece saatlerce süren üretim, sabah yerini satışa bırakıyor ve satış macerası ufak ufak başlıyor. Sonrasında amcamız Cengiz Çağlak babam ile güç birliği yaparak işe başlıyor. Dede, baba, amca derken oluşan büyük çalışma azmi, markamızın yükselişinin mimarları arasında oldu diyebiliriz. Velhasıl tereyağının ardından süre gelen zaman diliminde doğudan gelen Siverek Peyniri de markamızın çatışı altına giriyor ve artık ivmemiz biraz daha hızlanıyor. Tüm bunların akabinde abim Mehmet Çağlak Üniversiteyi Gıda Mühendisi olarak tamamladıktan sonra üçüncü kuşağın firma çatısı altına girişi de gerçekleşiyor. Bu süreçten sonra abimin girişimleri ile AB Hibe desteğine başvurduk ve 2007 yılından sonra kaşar tesisi kurduk. Kaşar tesisi kurulduktan sonra 2013 yılında alınan yeni bir AB hibesi ile ürün çeşidimizi genişlettik. Yeni olarak Lor ve Kaymak ürünlerimizi üretmeye başladık. Şimdilerde ise hepimizin üzerinde özveri ile çalıştığı Bidon Tuluma ağırlık veriyoruz. Yani her aşaması büyük bir çalışma azmi olan Çağlak, 2018 yılı itibariyle tüm hızıyla devam ediyor diyebiliriz” dedi.
‘12.000 M2’LİK BİR ALANDA ÜRETİMLERİMİZE DEVAM EDİYORUZ’
20 m2’lik bir şarküteri dükkânında başlayan serüvenin 2018 yılı itibariyle 12.000 m2’lik bir alanda devam ettiğini ifade eden Mustafa Çağlak, “İlk başta da bahsettiğim gibi ufak çaplı başlayan işlerimiz 2018 yılı itibariyle 12.000 m2’lik bir alanda devam ediyor. Şu an itibariyle kapasitemizin yarısından fazlasını aktif bir şekilde kullanıyoruz. Bu alanın içerisinde depomuz da mevcut. Fabrikamızda ana kalem olarak Tereyağı, Kaşar, Lor, Kaymak ve Tulum Peyniri üretimlerimiz bulunuyor. Bu ürünlerimize bağlı olarak ufak üretimleri de gerçekleştiriyoruz. Fason üretim dediğimiz noktada ise Beyaz Peynir ve Zeytin çeşidimiz bulunmakta” dedi.
‘BİDON TULUM PEYNİRİ ’NE AĞIRLIK VERİYORUZ’
Ürettikleri ürünler konusunda aktif pazar arayışlarının daimi olarak devam ettiğini vurgulayan Mustafa Çağlak, “Üretimini sağladığımız tüm ürünleri Konya’nın genelinde satıyor ve müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Bu süreç zarfında özellikle son zamanlarda ise Bidon Tulum’a ağırlık vermiş durumdayız. Aslında baktığınız zaman Tulum Peynir konusunda her coğrafyanın kendisine has bir lezzeti vardır ve bizlerde bu bağlamda kendi lezzetimizi sunmak adına çalışmalar sürdürüyoruz. Kısa zaman içerisinde aktif olarak her yerde olacağız ve yeni lezzetimizi tam anlamıyla herkese sunmuş olacağız” dedi.
‘YEMEDİĞİMİZ ÜRÜNÜ ÜRETMEYİZ’
Vatandaşların damak zevki konusunda titiz olduklarını ve her ürünü kolay kolay benimsemediğine dikkat çeken Mustafa Çağlak, “Vatandaşlarımızın gıda konusunda ki hassasiyetini fazlasıyla biliyoruz. Bu bağlamda üretim yaparken büyük bir titizlikle çalışıyor, kendimize şiar edindiğimiz ‘yemediğimiz ürünü üretmeme’ kuralını asla aklımızdan çıkartmıyoruz. Bu kural dedemizin zamanında da vardı bizde de var bizden sonra ki gelecek olanlarda da kesinlikle olacak. Ancak günümüzde bu kuralı hiçe sayan kişiler de yok değil. Merdiven altı dediğimiz şekilde bu denli hassas bir sektörde üretim yapanlar mevcut. Bizlerde bu konuda hassas olarak çalışıp, hakkı ile üretim yapanlar olarak önlemlerimizi alıyoruz. Bu bağlamda Tulum Peyniri işine girdik. Neden bunu örnek veriyorum derseniz, riskli bir üretim olduğunu herkes bilir. Netice itibariyle kolay yapılabilen, taklidi basit bir üründen bahsediyoruz. Biz bu konuda ki iddiamızı en iyisini ve en lezzetlisini yaparak açıkça göstereceğiz. Kolay para kazanmak adına hileye başvuranlarla, halkımızın sağlığını tehlikeye atanlarla her alanda mücadelemizi verip, sektörümüzü iyi bir konuma taşıyacağız. Bugün bu sektörün en önemlisi olan süt konusunda Konya olarak iddialıyız. Bu özelliğimizi daha iyi yönde kullanmak adına atılımlar yapmalıyız. En azından sektörümüzü zedeleyenleri biran önce eleyip, yolumuza bakmalıyız” dedi.
‘ANADOLU’NUN LEZZETLERİNİ HER NOKTAYA ULAŞTIRACAĞIZ’
Ana maddelerinin Tereyağı olduğunu vurgulayan ve her bölgenin kendine has bir Tereyağı lezzeti olduğunu söyleyen Mustafa Çağlak, “Bizim işimizin ana maddesi Tereyağı. İç Anadolu da Tereyağı çok tüketilse de herkesin kendi coğrafyasına uygun bir tadı var ve ona göre de üretimi var. Ancak biz bu noktada Anadolu’nun merkezi olan Konya’da lezzetimizi bu coğrafyaya uygun olarak ortaya çıkartıyoruz. Netice itibariyle de İç Anadolu’nun her noktasına ürünlerimizi ulaştırıyoruz. Bu konuda yapmış olduğumuz girişimlerimiz var ve yavaş yavaş Akdeniz Bölgesi’ne doğruda ilerlemeye başladık. Çünkü bizlere yakın ve kültürlerimizi bilen konumlara ulaşmak lezzet konusunda daha önemli. Diğer türlü sosyal medya üzerinden vermiş olduğumuz reklamlar ve girişimler ile lezzetlerimizi birçok noktaya ulaştırıyoruz. Ancak lezzetlerin aynı olduğu yerlerde olmak şu aşamada bizler adına daha kolay olsa da ilerleyen zamanlarda her bölgeye ulaştırma arzumuz yüksek” dedi.
‘DOĞRU ADIMLAR İLE BÜYÜYECEĞİZ’
Yatırımlar konusunda dikkatli bir şekilde ilerlediklerini ve hayalleri arasında ihracat olduğunu vurgulayan Mustafa Çağlak, “Biz her alanda yatırım düşünüyor, hayallerimizi gerçekleştirmek istiyoruz. Bizlerin en büyük hayallerinden birisi ürünlerimizi ihracat ile dış piyasaya taşımak. Ancak bu durum çok kolay olmuyor. Netice itibariyle yurtdışındasüt üretiminin daha hesaplı olması büyük etken oluşturuyor. Her ne olursa olsun üretmekten de vazgeçmememiz gerekiyor. Bu sadece bizim içerisinde bulunduğumuz sektör için geçerli değil her sektörün sürekli olarak üretmesi gerekiyor. Sonrasında yapılacak yatırımlar ve büyümede de dikkatli olunarak doğru büyümenin önünü açmamız gerekiyor” dedi.
SAMİ KAYALAR
