Konya Sivil Toplum Kuruluşları İcra Heyeti Başkanı Muhsin Görgülügil, sivil toplum kuruluşlarının pandemi sürecinde sivil toplum çalışmalarının zor da olsa aksatılmadan devam ettiğini söyledi.

Koronavirüsün, Türkiye’ye 11 Mart itibariyle geldiğini hatırlatan Konya Sivil Toplum Kuruluşları İcra Heyeti Başkanı Muhsin Görgülügil, “Hükümetimiz sıkı bir kontrol mekanizması kurmuştu. Buna bağlı olarak vakalar da az görülüyordu. Daha sonra vakalar artınca tedbirler de arttı. Buna bağlı olarak hem STK’lar hem de esnaf alınan tedbirlere bağlı olarak sıkıntılı günler geçirdi” dedi.

‘ZORLUK YAŞADIK AMA FAALİYETLERİMİZİ AKSATMADIK’

“STK’lar olarak faaliyetlerimizi askıya almadık ama daha yavaş çalışmak durumunda kaldık” diyen Muhsin Görgülügil, “Pandemi çıkar çıkmaz hemen açıklama yaptık. Pandemiyle ilgili alınan tüm kararların arkasında olduğumuzu deklare ettik. Bu sahada STK’lara düşen neyse yardımcı olacağımızı belirttik. Çok az bir yardım kuruluşumuz bu süreçte yardım çalışmalarına dahil edildi. Halbuki bizim Konya’daki tüm STK’larımız hem Konya’da, hem Türkiye’de hem de İslam coğrafyasında tüm mazlumların imdadına koşmak için gayret göstermekte. Buna bağlı olarak yardım faaliyetlerinde önemli bir tecrübeye de sahip. Biz, STK’larımızdan daha çok istifade edilmesini ister ve beklerdik. Yardım kuruluşlarımıza minnettarız. Yardım derneklerimiz tüm zorluklara rağmen Türkiye’de, Konya’da ve yurt dışında yardım faaliyetlerini sürdürdüler.  Derneklerimizin elinde zaten listeler var. Bu listeler aracılığı ile yardımları düzenli bir şekilde dağıtıp, doğru adrese ulaşmasını sağladık” ifadelerini kullandı.

‘NEREDE OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM VARSA, ORADA STK’LAR VAR

Sivil toplum kuruluşlarının sivil inisiyatifin her alanda harekete geçmesi için çaba harcadığını, ayni ve nakdi yardımlarla darda kalanın yardımına koştuğunu, deprem, sel, yangınlar ve benzeri birçok konuda da azami gayret göstererek müşkül durumda olanların derdine derman olmaya çalıştığını söyleyen Muhsin Görgülügil, STK’ların aynı zamanda kamu vicdanının sesi olduğuna vurgu yaptı.

Nerede olağanüstü bir durum varsa orada STK’ların olduğunu dile getiren Görgülügil, “Elazığ’daki deprem, Karadeniz’deki sel felaketi, Ege’de yaşanan deprem, yangınlar ve benzeri birçok felaketle karşılaştık. Bizim Konya’daki yardım kuruluşlarımız felaketin olduğu her bölgede yardıma koştular. Aşevi kurdular her şeyden önce. Ardından yatak, yorgan, giyecek ve gıda yardımında bulundular. Yani bizim Konya’daki STK’larımız hızlı bir organizasyon yaparak ihtiyaçları ihtiyaç duyulan alanlara hızlı bir şekilde ulaştırmayı yine başardılar” diye konuştu.

‘KONYAMIZIN HAMİYETPERVER İNSANLARINA TEŞEKKÜR EDİYORUZ’

Görgülügil, “Pandemi başladıktan sonra yaz döneminde pandeminin azalacağı söyleniyordu. Bir ara azalma eğilimine girse de içinde bulunduğumuz dönemde zirve yapmış durumda. Alınan önlemler ya yeterli kalmıyor ya da bu önlemlere riayet hususunda sıkıntımız var. Bu durum iktisadi hayatımıza yansıyor. Kış şartları geldi. Bizim örf ve adetlerimize göre yapılacak olan kış şartları dahi yapılamadı diyebilirim. Konya’da yabancı uyrukla yaklaşık 110 bin insanımız var. Onların da temel birçok ihtiyacı var. Bunların karşılanması için derneklerimiz harekete geçti ve gayret gösteriyor. Maalesef şu anda iktisadi durum zayıflama eğiliminde. Yardımlarımız yeterli gelmiyor. Ama sosyal bünye içinde faaliyet gösteren birçok kurumumuzun faaliyetleri askıya alındı. Mesela bazı vakıf ve derneklerimizin öğrenci yurtları vardı. Bu yurtlar süreçte boş kaldı. Sağlıkçılarımız bu yurtları kullandı. Devletimizin aldığı karar doğrultusunda karantina şartlarına uymayanlar buralarda ikame edildi. Dolayısıyla buradaki öğrenci kardeşlerimize gidecek olan yardımlar da heba edilmedi. Bu yardımlar ayni yardım şeklinde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmış oldu. Dolayısıyla, derneklerimiz ihtiyaç sahiplerine ihtiyaçlarını ulaştırma konusunda öyle büyük problemler yaşamadı. Bizim 190 kuruluşumuz var. Bir ihtiyaç varsa bu kuruluşlarımızın hepsinin haberdar olabileceği bir grubumuz var. Kimin nerede nasıl bir ihtiyacı varsa ve bu ihtiyacı gidermek için hangi yardım derneğimiz müsaitse o hemen harekete geçiyor. Yine Konyamızdaki hamiyetperver insanlarımıza da teşekkür ediyoruz.

Konya ecdattan gelen görü ve bilgiyle insanlara yardım etme, şefkat ve merhamet duyguları husususunda çok hassas. Sürekli yardım eden yardımseverlerimiz var. Tabi bir tarafta ihtiyaç sahipleri var, diğer tarafta da yardım etmek isteyen insanlarımız var. Bizim yaptığımız aslında bunları biraraya getirmek. Yardım kuruluşlarımız bu manada aldıkları yardım malzemeleri veya nakdi yardımı ihtiyaç sahibine teslim ettiklerini, hayırsevere de beyan eder. Aslında güvene dayalı bir sistem var ortada. Ama yine de şeffaf olmaya gayret ediyor derneklerimiz. Bir yardım alan kişinin ikinci bir yardım derneğinden yardım almaması için bir altyapı oluşturmaya çalışıyoruz. Bunun için bir ortak ağ kurmaya çalışıyoruz. İhtiyacı olan alsın, ama fazlasını istemesin. Çünkü aynı şekilde bir başkasının da ihtiyacı olabilir. Bu konuda da olabildiğince şeffaf olmaya gayret ediyoruz” dedi.

UFUK TURU TOPLANTILARI ONLİNE ORTAMA TAŞINDI

Bir gelenek haline gelen ve örnek teşkil eden Ufuk Turu Toplantıları’nın bu yıl 17.’sini gerçekleştireceklerini söyleyen Muhsin Görgülügil, “Ufuk Turu Toplantılarını her yıl belli konu başlıkları altında Nisan – Mayıs aylarında yapıyorduk. Bu yıl pandemi nedeniyle yapamadık. Ama Aralık ayında bunu online bir şekilde gerçekleştireceğiz. Şu an altyapı çalışmaları yapılıyor, büyük ölçüde de tamamlandı. 3 gün program akdedilecek.

Bizim bir akademi heyetimiz var. Bir de danışma kurulumuz var. Ufuk Turu faaliyetine başlamadan önce heyetlerimizle Türkiye’nin ve dünyanın gündemini tartışıyoruz. Hangi konu üzerinde bir ittifak kurulmuş oluyorsa onu gündemimize alıyoruz. Bu yıl Müslümanlar arasındaki değişim konusunu gündemimize aldık. Bununla ilgili 16 panelistimiz vardı. Salon toplantısı yapamadığımız için online ortamda 10-11-12 Aralık tarihlerinde yapacağız. 2,5 saatlik oturumlar gerçekleştirilecek. Konular işlendikten sonra soru ve cevap kısmına geçilecek. Hayra vesile olmasını diliyoruz.

Yaptığımız Ufuk Turu Toplantıları da tarihe not düşüyor, kitaplaştırıyoruz. Ufuk Turu Toplantıları aslında STK’ların birlikteliğini örnek göstermek açısından da örnek teşkil ediyor. Diğer şehirlere örnek oluşturuyoruz. Farklı alanlarda faaliyet gösteren derneklerimize bunu önerdik. Bizim yapımızı inceleyip kendi bölgelerinde bunu icra etmeye çalışanlar var” ifadelerini kullandı.

‘FİKRİ OLAN, FİKİR SUNAN, KONUŞAN, GÖSTEREN, YANLIŞI DÜZELTMEYE ÇALIŞAN BİR YAPIMIZ VAR’

Türkiye’nin önemli konularında da fikir sunan bir yapıya sahip olduklarını dile getiren Konya STK İcra Heyeti Başkanı Muhsin Görgülügil, “Basın açıklamaları yaparak gerek duyulan konularda açıklamalar yapıyoruz. İcra heyeti olarak 15 günde bir toplantı yaparak rutin ve asgariye düşürmek zorunda kaldığımız hizmetlerimizi yürütmeye çalışıyoruz. Biz istiyoruz ki, Türkiye gündemini her şehirde yeterince takip edebilsin. Konuşan bir toplum yapısı oluşturulsun. Herkes fikrini açıkça beyan edebilsin. Fikirler tartışılsın istiyoruz. Biz, konuşan bir Türkiye istiyoruz. Konuştuğunda zarar göreceğini düşünen insanlarımız çoğunlukta ama konuşulmadığı durumda daha büyük zarar görülen konular var. Sivil toplum eleştirirse yöneticilerin önünü de açar. Bunu da görmek ve bu şekilde anlamak gerekir. İnşallah önümüzdeki günlerde STK’ların faaliyetlerini daha geniş bir yelpazede yapabilecekleri bir altyapı oluşturulur diye umut ediyoruz. Toplumun geneline olumsuz etki edebilecek bir durum söz konusuysa, burada antitez üretmek için sesimizi daha gür çıkarmamız gerekiyor. Bu da sivil toplumun özgür olmasından geçiyor” diyerek sözlerini tamamladı.

RASİM ATALAY

Editör: TE Bilişim