Gıda, Tarım ve Hayvancılık BakanıAhmet Eşref Fakıbaba köyüne geri dönen çiftçi ailelere 300 damızlık koyun, koyunlara bakanlara ise asgari ücret üzerinden maaş verileceği yönündeki açıklamasını geçtiğimiz günlerde yapmıştı. Bu kapsamda uygulamanın başlaması ile birlikte hayvanlara bakanlara sigorta yapılacak, asgari ücret ile yem desteği verilecek ve bütün hayvanlar veterinerlere zimmetlenecek. Uygulama ile kırsalların cazip hale getirilmesi, köy nüfuslarının artması, kırmızı et açığının kapatılması ve dışarıdan yapılan ithalatın durdurulup ihracata yönlendirilme amaçlanıyor. Proje köylüler ve halk tarafından ilgiyle karşılandı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Derbent Belediye Başkanı Hamdi Acar proje ile kırsalların ekonomisinin canlanacağını belirtti. Konya İli Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Fettah Öztürk ise “Kırmızı et açığını kapatmak ve dışa bağımlılığımızı bitirmek için uygulanmış bir proje” dedi. 

KÖYLERDEKİ NUFÜS SAYISININ ARTIŞINA NEDEN OLACAK

Derbent Belediye Başkanı Hamdi Acar, köylere dönmenin halk açısında avantajlı olduğunu belirterek köylerdeki nüfusunda bununla birlikte artacağını ifade etti.

Şehirlerdeki kalabalıklaşmanın da önüne geçileceğini belirten Acar sözlerine şu şekilde devam etti: “Milletimiz şehir merkezinde sıkıntı içerisinde yaşayacağına köye dönmeyi tercih edecek. Köyde halkımız hem asgari ücret alacak hem de 300 koyun sahibi olacak. Köylüler ilerde de koyun sayısını artırarak iyi bir çiftçi olma şansına sahip. İnsanlar şehir merkezinde toplanmak yerine ülkemizin ilçe ve köylerine dağılmış olacak. Daha önceden Derbent ilçesinde keçileri yetiştirmek serbestmiş. Ormanlara zarar veriyor diye keçiler yasaklanınca köyden şehre göç başlamış.  Bizim göç kaybımız şuanda durdu ama bundan sonrada inşallah artmasını bekliyoruz. Köylülerimiz bu projeyi duyduktan sonra sevindi. Biz kendilerine daha ayrıntılı bilgileri aktardık.”

KIRSALIN EKONOMOSİ CANLANACAK

Kırsalların cazip hale getirilmesi için de iyi bir uygulama olduğunu dile getiren Başkan Acar, projenin ekonomik anlamda da değer katacağını belirterek,

“Bu proje ile sigorta, asgari ücret, yem desteği verilecek ve bütün hayvanlar veterinerlere zimmetlenecek. Hükümetimiz bu konuda üzerine düşeni yapıyor. Kırsalların cazip hale getirilmesi lazımdı bu konuda da fedakârlık bu proje ile yapılıyor. Büyükşehir yasası ile kırsaldaki ilçelerimiz altyapısı, yolları ve büyük projelerin hayata geçirilmesi ile yaşanılabilir hale geldi. Bu proje ile de ekonomik anlamda değer kazanacağız. Hem nüfus artacak hem de kırsalın ekonomisi canlanacak.Projenin amacı zaten ithalatı bırakıp ihracata yönelmek. Eğer bu tedbirler alınmamış olsa bütün kırsaldaki yaşayan insanlar şehirlere toplanacaktı. Şehirler insanların ruhsal sağlığını da bozuyor. Kırsalda yaşayan insanlar daha sakindir. Bence proje toplum sağlığı yönünden de olumlu” diye konuştu. 

PROJEYE KEÇİLER DE DÂHİL OLURSA İYİ OLUR

Derbent ilçesinde daha önceden yaylım hayvanlarının olduğunu söyleyen Başkan Acar, projenin içerisine keçilerin dahil olmasını da vurguladı. Böylelikle keçilerini daha fazla gelir elde ettireceğinin altını çizen Acar cümlelerini şu şekilde aktardı: “Daha önceden ilçemiz yaylım hayvanları ile doluymuş. Bu yüzden ‘bizim otlak alanımıza geçtiniz’ diye halk kavga edermiş. Şimdi baktığımızda ise dağ, yaylalar her yer bomboş. Kışın yem desteği var ama yazın yeme gerek yok. Yazın hayvanlar dağlarda yayılarak hem daha da sağlıklı olacak. Büyükbaş hayvancılığı yönlendirmek iyiydi ama küçükbaş hayvanların getirisi daha iyi olur. Keçilerin masraf ve maliyeti daha az oluyor. Getirisi ve kazancı daha çok olduğu için bu projeye keçilerde eklenmeliydi. Keçilerin ekonomiye ve kırsaldaki insanlara daha çok kazanç sağlayacağını düşünüyoruz”

İŞİ BİLENLERİN YAPMASI GEREKİYOR

Konya İli Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Fettah Öztürk ise projenin küçükbaş hayvanların çoğalmasında etkili olacağını vurgulayarak bu işi bilenlerin yapmasının da daha faydalı olacağını söyledi.

Uygulamanın bazı şartlarının olacağını da dile getiren Öztürk, “Küçükbaş hayvancılığın çoğalmasında bakanlığımızın çabası var. Kırmızı et açığını kapatmak ve dışa bağımlılığımızı bitirmek için uygulanmış bir proje. Gelen yazılı bir açıklama yok ama hayata geçeceğini düşünüyoruz. Müracaatları alacak olan tarım müdürlükleri ama bizde verilecek olan göreve her türlü hazırız. Köyde hayvanlarımın başında 4 tane çobanım var ama ‘2 günde Konya’ya gitmem lazım’ diyor. Küçükbaşın yetişmesi büyükbaş gibi değil tamamen bilgiye dayalı. Eğitimle olacak bir iş değil. Koyunlara bakma işini bilenlerin yapması gerekiyor ve şartta aranmalıdır. Millet herkes alacak diye heves ediyor ama bu uygulamanın illaki de şartı olacak. Bu projenin duyurulmasının ardından köylüler sevindi. Küçükbaş hayvanı yetiştirmekte sevgi işidir. Sevmeyen insan bu işi yapamaz. Gençlerinde bu işi yapmasını istemiyoruz. Bizce bu işi orta yaştaki insanlar yapmalıdır” diye konuştu. 

KONYA’DA 1 MİLYON 531 BİN ANAÇ HAYVAN BULUNUYOR

Öztürk ayrıca hayvan sayısındaki açıklanana son verileri de söyleyerek, “Türkiye’de 27 milyon anaç hayvan var. Mesela Avrupa’da neden hayvan eksiği yok. Çünkü domuz eti tüketiyorlar. Biz Müslüman olduğumuz için domuz eti tüketmiyoruz. Sene başında güncellediğimiz rakamlara göre Konya’da 1 milyon 531 bin anaç hayvanımız, 9 bin kişi de üyemiz  bulunuyor” dedi. 

ET İTHALATI BİZİ RAHATSIZ ETTİ

Tarım Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'nın projeyle ilgili yapmış olduğu açıklama ise şu şekildeydi;  “Geldiğimiz günden beri et ithalatı bizi rahatsız ediyor diye söylüyoruz. Niye bu et ithalatına girdik, bunu nasıl düzeltebiliriz diye düşünüyoruz. Eğer kırsaldaki kardeşlerimiz geçim için kısmetlerini illerde arayacak olurlarsa o zaman hem tarım hem hayvancılık biter. 300 koyun projesi insanları heyecanlandırdı. Bizim amacımız hayvan sayısını nasıl artırırız. Şu anda 45 milyon küçükbaş hayvan sayımız var. Normalde bunun 90 milyon olması lazım. Kişi başına bir küçükbaş düşmeli. Göreve geldiğimizde bu sayıyı nasıl artırırız diye baktık. Biz destek verirken mutlaka merası, ahırı olacak, bu işi bilecek. Herkese hayvan desteği vermiyoruz. 500 bin anaç koyun vermek için yola çıktık. Önemli olan temeli sağlam kurmak. Hayvan sayısını artırarak ithalatı bitireceğiz ve ihracat yapacağız. Biz buna inanıyoruz. Önce hanımefendiyi köyünde tutmamız gerekiyor. Hanımefendi evde kalırsa eşi de çocuğu da şehre göç etmez. Bu proje ile sigorta, asgari ücret, yem desteği vereceğiz. Bütün hayvanları veterinerlere zimmetleyeceğiz. Bir sene sonra 300 koyunun en az 300 yavrusu olacak. 15 ay sonra hesaba oturacağız. Bizim sağladığımız destek ne kadar tuttuysa çıkaracağız. Ne kadar yavru oldu, 300 tane. Yavruları alıp kalan parayı çiftçimize ödüyoruz. Bütün masrafları çıkardığımızda en kötü 30 bin lira para kalıyor üreticimize. Bu proje çok önemli. Bu proje ile bizim hayvan varlığımız arttırılacak”

HÜSEYİN MENEKŞE

Editör: TE Bilişim