Hayatının her anında kendine küçük de olsa hedefler koyarak başarıya ulaşan Habibe Demir, son olarak tanıştığı KOMEK sayesinde işkadını oldu. 

Hatay İskenderun doğumlu 43 yaşındaki Habibe Demir, ilkokuldan sonra okumadı. Ancak amcasının nasihati üzerine Demir, sonraki yıllarda okumaya karar vererek 19 yaşında ortaokulu, 32 yaşında da liseyi bitirdi.

Yaptığı bir işi asla yarım bırakmamak adına oldukça azimli olan Demir, bu azmini iş hayatında da gösterdi. Hayatında küçük de olsa belli hedefler koyan Demir, azmi sayesinde hedeflerini hep gerçekleştirdi. Çevresindekilerin elinin lezzetli olduğu yönündeki değerlendirmeleri sonucu Balıkesir’de yaşadığı sırada içliköfte yapıp satmaya başlayan Demir, kısa sürede tanınmaya başladı. Eşinin tayini nedeniyle geldiği Konya’da, azmederek başladığı işi genişletmek amacıyla girişimlerde bulunan Demir, Konya Meslek Edindirme Kursları (KOMEK)’le tanıştı. Burada gittiği 3 farklı kursla hem öğrenen hem de çevre edinen Demir, kendi iş yerini açarak hedeflerine ulaşan başarılı bir işkadını oldu. Şimdi kendine yeni hedefler koyan Demir, işini büyütmek ve içliköfteyi bölge bölge yaymak istiyor. 

İÇLİKÖFTE HAYATINI DEĞİŞTİRDİ 

Hatay İskenderun doğumlu olan 43 yaşındaki Habibe Demir, ilkokuldan sonra okumadı. Amcasının nasihati ve ısrarı üzerine sonradan okumaya karar veren Demir, 19 yaşında ortaokulu, 32 yaşında da liseyi bitirdi. Kendini azimli ve inatçı olarak tanımlayan Demir, hayatını hedefler koyarak yaşadığını söyledi. Bu hedeflere ulaşmak için çalıştığını ve hedeflerini yarım bırakmadığını ifade eden Demir, yemek yaparak satma fikrinin ilk ne zaman çıktığını şöyle anlattı, “Ben hep ev hanımlığı bana göre değil diye düşünüyordum. Bir çok defa bunu eşime de söylemiştim. Bir şeyler yapma isteği vardı hep. Giyim üzerine bir şeyler yapmayı planlıyordum. Balıkesir’deykenhazır giyim kursuna falan gittim. Bu konuda kendimi geliştiriyordum. Çok hırslı değilim ama ufak ufak hedefler koyuyorum kendime. Tesettür üzerine dergi bile çıkarmayı düşündüm bir aralar. Ben kendimi bu yönlerde geliştirirken, etraftan elimin lezzetli olduğu söyleniyordu. Ama tabi bu konuda bir şeyler yapabileceğim hiç aklıma gelmemişti. Bir gün oğlumun okulunda kermesvardı. Okula katkısı olsun diye içli köfte yapmıştım. Bilerek içli köfte yapmıştım çünkü; kermes okula katkı sağlamak için yapılmıştı. Pasta börekten ziyade içli köftenin, farklı bir lezzet olduğu için daha çok satılıp daha çok katkı sağlayacağını düşünmüştüm. Öyle de oldu. Sonra beni tanıyan öğretmen arkadaş elimin lezzetli olduğunu söyledi ve yemek yapabileceğimi önerdi. Böylelikle başlamış oldum. Evde içliköfte yapıp satmaya başladım. Yaklaşık 6 ay içinde çok tanındım. Daha çok eşim asker olduğu için o çevreye satmaya başladım. Daha sonra protokol falan derken satış ağım genişledi.” 

BİR TELEFON KOMEK’LE TANIŞTIRDI

Eşinin tayini nedeniyle geldiği Konya’da yaptığı işi devam ettirmek isteyen Demir, Konya’yı tanımadığı için ilk başlarda zorluklar yaşadı. Kimseyi tanımadığı için ilk olarak işe interneti değerlendirerek başlayan Demir, “Keyifleye”adında bir internet sitesi açtı. İşini biraz daha profesyonelleştirme adına attığı bu adıma, kendini tanıtmak için isekartvizit bastırmak izledi. Ardından İş-Kur’a açtığı bir telefonla hayatı değişmeye başlayan Demir, konuyla ilgili şunları söyledi, “İş-Kur’a telefon açtım. Ben içliköfte yapıp sattığımı söyledim ve burada bu satışı yapabileceğim yerler sordum. İş-Kur’dan bayan beni davet etti ve gittim. Girişimcilik kursu ve KOMEK’i önerdi. KOMEK çok doluydu ama inat ettim ben gideceğim dedim ve başladım. Böylece KOMEK’le tanıştım. KOMEK’te çevre edindim, Konya’yı ve Konya halkını tanımaya çalıştım. KOMEK benim için bir temel oldu. Hem öğretti hem de bir çok insan tanıdım. Aşçı çırağı, pasta, baklava kursuna gittim. Orada güzel bir aile gibi olduk.”

KOMEK YOL GÖSTERİCİ OLDU 

KOMEK’le tanışmasının ardından kendisine çok fazla katkısının olduğuna dikkat çeken Demir, “KOMEK’teki hocalarımın çok güzel tavsiyeleri ve yol göstermeleri oldu. Bir işe başlamam konusunda tavsiyeler verdiler. Bir çok teklifler alıyordum ama ince eleyen sık dokuyan biri olduğum için kabul etmiyordum.Askeriyeye özel bir gün vesilesi ile yemek yapmıştım. Oradan da iş teklifi geldi. Hocalarım da çalışmam konusunda ısrar edince orada işe başladım. 3 gün sonra orada şef oldum. Çok ağır bir yükün altına girdim. 1 yıl kadar orada çalıştım ve yolları ayırdık. Çünkü kendi işimi kurmak için hedef koymuştum. Sonra bir yandan evde yemek yapmaya devam ederken diğer yandan iş yeri arayışlarına girdim. Yaklaşık 1 buçuk yılın ardından da dükkanımı açtım. 2 çalışanımla birlikte 3 kişi çalışmaya başladık” diye konuştu. 

40 KİŞİLİK İŞYERİ İLE YEMEKLER YAPIYOR

İşyeri açarak hedefine ulaşan Demir, Yazır Mahallesi’nde 40 kişilik kapasiteye sahip ‘Keyifleye’ ismini verdiği dükkanında isteğe göre yemekler yapıyor. Yaptığı işle ilgili detayları paylaşan Demir, “Dükkan dizaynını A’dan Z’ye ben yaptım. Şu an için 40 kişilik kapasiteye sahip. Doğum günü organizasyonları, toplantılar gibi guruplara daiş yapıyorum.  Kaliteye çok önem veriyorum. Bu nedenle malzeme alırken özenle seçiyorum. Çünkü müşterimin bana güvenmesi gerekiyor. Bu güveni de sağladım. Bu güveni devam ettirmek için kaliteden ödün vermiyorum. İçli köfte, sarma, dolma, yaş pasta, kuru pasta, tavuklu pilav aklınıza gelecek her şeyi yapıyoruz. Daha çok talebe göre yapıyoruz. Her geçen gün menü daha da zenginleşecek” dedi. 

YENİ HEDEFİ BÜYÜMEK VE İÇLİKÖFTEYİ YAYMAK

İşyeri açarak koyduğu hedeflere ulaştığını söyleyen Demir, yeni hedeflerini de anlattı. Demir, “İnsanların hilesiz, kaliteli şeyler yemesini istiyorum. Çünkü gıda sektöründe insan sağlığıyla oynandığını çok iyi gördüm. Bu yüzden hedefim hep kaliteli, gönül rahatlığıyla insanlara yedirebileceğim yemekler yapmak oldu. Şimdiki hedefim de organizasyonlara ev sahipliği yapmak daha da büyümek. Ama gözüm içli köfteyi bölge bölge yaymak istiyorum” açıklamasında bulundu. 

ABDULLAH AKİF SOLAK

Editör: TE Bilişim