Selçuklu İlçesi Hocacihan Mahallesi Saray Caddesi üzerinde yolu ikiye bölen refüj üzerinde bulunan ve kime ait olduğu bilinmeyen mezar, dikkat çekiyor. Yaklaşık 200 yıllık olduğu tahmin edilen mezarla ilgili net bir bilgi yok. Mezarın kadın mı erkek mi olduğu bile bilinemiyor. Bu nedenle bugüne kadar mezarla ilgili bir çok efsaneler ve öyküler de ortaya atılmış durumda. Yaşanan bazı olaylar ise mezarda yatan mevtanın bir evliyaya ait olduğu görüşünü güçlendiriyor. Kesin olmayan bilgiler nedeniyle mezarın uydurma olduğu dahi düşünülse de, mezarın içerisinde bulunan kemikler nedeniyle mezarın uydurma olmadığı ortaya konmuş durumda.
İÇERİSİNDE KEMİKLER ÇIKTI
Kime ait olduğu ve kaç yıldır burada olduğu bilinemeyen mezarla ilgili bilgiler hep anlatılanlardan ibaret. Mahalle sakinlerinden yaşı büyük olanların konuyla ilgili anlattıkları bilgiler, mezarla ilgili tek bilgiler olarak görünüyor. Konuyla ilgili bilgiler veren mahalle sakinlerinden Bekir Battal (81), çocukluğundan beri mezarın orada olduğunu ve mezarla ilgili bir çok söylenti dinlediğinin bilgisini verdi. Hatta mezarın uydurma olduğunu dahi duyduğunu belirten Battal, “1985 yıllarında filan mezarın uydurma olup olmadığıyla ilgili bizzat mezara baktık. Ancak kemikler çıktı tabi hemen kapattık tekrar mezarı. Böylece uydurma olmadığını öğrenmiş olduk” dedi.
ÇAKIR AHMET’TEN DİNLEDİ
Gençliğinden beri araştırmaya meraklı olduğunu ifade eden Battal, mezarı merak ettiği için mahallenin büyüklerinden mezarla ilgili bilgiler aldığını söyledi. O dönemde mahallenin en yaşlılarından “Çakır Ahmet” isimli bir şahısın mezarla ilgili verdiği bilgileri paylaşan Battal, şunları söyledi, “Saray Köyü’nde bu mevta ölmüş, Hocacihan Mezarlığı’na gömün demişler. Buraya kadar kağnıyla getiriyorlar, tam mezarın şu anda bulunduğu alanda kağnı çökme yapıyor ve gitmiyor. Uğraşıyorlar uğraşıyorlar götüremiyorlar. Zamanın hocalarına filan hemen gidiyorlar, bunda bir hikmet var, buraya gömelim diyorlar ve buraya gömüyorlar. Öyle anlatıldı.”
NE OLDUĞU BİLİNMEZ
Battal, mezarla ilgili bazı ilginç olaylara da yer verdi. Mezarın daha önce kaldırılmak istendiğini ancak kaldırılamadığını belirten Battal, “Birkaç sefer trafik kazası filan oldu. Sonra burayı bu şekilde refüje aldılar, kadın mı erkek mi belli olmayan mevtalara Erler derler dediler bu garibin ismi de Erler olarak kaldı taşa da öyle yazıldı. Ama çocukluğumdan bu yana burası toprak yığınıydı, üzerinde taşlar vardı. O kadar koyun kuzu geçerdi, hayvanlara filan ordan taş alıp taş atarlardı. Ama üzerindeki taş hiç eksilmezdi. Allah’ın hikmetinden midir nedir bilinmez.” ifadelerini kullandı. Mezarın düzenlenmesiyle 1980 yıllarından sonra bu halini aldığını, o yıldan beri de bu şekilde durduğunu söyleyen Battal, mezarın ne olduğuyla ilgili sırrın hala kendini koruduğunu dile getirdi.
ABDULLAH AKİF SOLAK
