Geçtiğimiz günlerde Konya Milli Eğitim Müdürlüğü ve bazı dernekler tarafından, "Gençlik ve İnanç" konulu bir çalıştay düzenlenmişti. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi ve İHL Meslek Dersi öğretmenlerinden oluşan 50 öğretmenin katıldığı çalıştayda‘gençlik deizme kayıyor’ vurgusu yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde partisinin grup toplantısında Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ı kürsüye çağırarak Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğünün hazırladığı deizm raporuyla ilgili tepki göstermişti. Grup toplantısında konuşan Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli ise bu tespite çok sert tepki göstererek, "Densiz bir uydurmadır" demişti. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Sosyoloji uzmanları ve ilahiyatçılar, ‘Gençlik deizme kayıyor’ diyenlerin İmam Hatip Liselerinin artmış olmasından ve İlahiyat Fakültelerinden çoğalmış olmasından dolayı rahatsızlıklarını Deizm üzerinden dile getirdiklerini belirttiler. Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, “Mademki sizler o okullarda öğretmensiniz, bu çocuklar Deizme kayarken siz neredeydiniz?’ Türkiye’de ‘gençlerin deizme kayması’ gibi bir mevzu yok aksine dindarlaşma var. Bunun yanında belki dünyevileşme vardır” dedi.
“DEİSTLER, ‘DİNİN VE AHLAKIN MENŞEİ AKILDIR’ GÖRÜŞÜNÜ SAVUNURLAR”
Deizm görüşünü savunanlar hakkında bilgiler veren ve bu görüşü savunanların aklın her şeyi çözdüğüne inandıklarını belirtenNecmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, “Deizm felsefi bir terimi ve 16.YY Avrupa’sında ortaya çıkmış bir inanç biçimidir. ‘Allah içindeki âlemi yarattı ve bir kenara çekildi’ anlayışı mevcuttur. ‘Biz Allah’ın varlığına ve birliğine inanırız ama peygamberlik inancına, vahiy inancına, öte dünya inancına inanmayız’ şeklinde protesto ediyorlar. Aklın her şeyi çözdüğünü söylüyorlar. ‘Akıl olduktan sonra ne peygambere, ne vahiye hiçbir şeye ihtiyaç yoktur. İnsan yaşam ilkelerini kendi aklıyla belirler, dua ve ibadete de ihtiyaç yoktur’ gibi görüşleri o dönemde ileri sürdüler. Hristiyan dünyasında evet, böyle bir anlayış tarzı var. Allah’ın varlığına ve birliğine inandıkları halde, dinlerin yönetsel yasaklarına inanmamaktırlar. Doğal din zihniyetinden hareketle, dinin ve ahlakın menşei akıldır görüşünü savunurlar. Tabiatı makineye, Allah’ı da makiniste benzetirler” diye konuştu.
“İMAM HATİPLERLE İLGİLİ RAHATSIZLIKLARINI, DEİZM ÜZERİNDEN DİLE GETİRİYORLAR!”
‘Mademki sizler o okullarda öğretmensiniz, bu çocuklar Deizme kayarken siz neredeydiniz?’ diyerek tepkisini gösteren Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, Türkiye’de ki gençlerde deizmin değil, dünyevileşmenin olduğundan bahsederek ifadelerine şu şekilde yer verdi: “Ben, Deizmin Türkiye’de yaygın olduğuna inananlardan değilim.Bazı gençlerimizde İslam konusunda bir geri çekilme, pozisyon değiştirme durumu ortaya çıkmış olabilir ama Deizm anlayışının bizlerde olması söz konusu değildir. Bazı çevreler İmam Hatip Liselerinin artmış olmasından ve İlahiyat Fakültelerinden çoğalmış olmasından dolayı rahatsızlıklarını Deizm üzerinden dile getiriyorlar. Yani bunun anlamı deizm üzerinden hükümeti eleştirmektir. Bizim Ateist olduğunu söyleyenimiz bile, kültürel manada Müslüman'dır. Vahiyi ve peygamberi reddetmez. 50 tane din dersi öğretmeni bir araya gelmiş ve bir çalıştay yapmışlar. O arkadaşlara şunu diyoruz; ‘Mademki sizler o okullarda öğretmensiniz, bu çocuklar Deizme kayarken siz neredeydiniz?’ Türkiye’de ‘gençlerin deizme kayması’ gibi bir mevzu yok aksine dindarlaşma var. Bunun yanında belki dünyevileşme vardır. Bunun adı aslında Deizm değil, dünyevileşmedir. Dünyevileşme; Bir kimsenin Allah’tan gelen ilahi emirleri ve yasakları kabul etmesi ile birlikte, Allah’ın yaratan ve yöneten olduğunu ile birlikte İslam’ı uygulamada tembellik göstermeleridir. Yani insan namaza ve oruca inandığı halde bunları yerine getirmiyor demektir. Bir İmam Hatip öğrencisinin deist olacağına ben inanmıyorum! İmam Hatip Liselerinde ve İlahiyat Fakültelerinde ki öğrenciler ‘deizme kaydı’ söylemi gerçekten bir insafsızlıktır, vicdansızlıktır ve haksızlıktır. Çocuklara siz ‘deizm nedir?’ deseniz bilmezler ki! Türkiye’de dünyevileşmeden bahsedebiliriz ama deizmden bahsedemeyiz. Türkiye’de olup biten dünyevileşmedir.”
“BU OLAYLARIN ARKA PLANINDA FETO VAR!”
KTO Karatay Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü Sosyoloji Tezli Yüksek Lisans Programı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mazhar Bağlı ‘gençlerin deizme kayması’ ile ilgili söylemlerin arkasında FETO olduğunu ve “FETO zaten ibadetsiz bir İslam’ı oluşturmak istiyordu” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “Esas konu modernleşmeye bağlı olan değişimdir. Modernleşmenin dünyada, dünyevileşmeyi beraberinde getirdiğini görüyoruz. Dünyevileşmenin bir diğer yansıması da ibadetsiz bir dini inancı benimsemektir. İslam pratiklerle var olan bir inançtır. Sadece inanmak yetmez, ahlakımızı ve tutumlarımızı değiştirmekte gerekir. Bu olayı deizm olarak görmekten ziyade modernleşmeye bağlı dünyevileşme olarak görmek daha iyidir. Bana göre bu olayda FETO’nun etkisi çok büyük. FETÖ zaten ibadetsiz bir İslam’ı oluşturmak istiyordu” dedi.
DEİSTLERİN BAZILARI AHİRET İNANCINI KABUL EDER, BAZILARI DA ETMEZ
KTO Karatay Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü Sosyoloji Tezli Yüksek Lisans Programı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüsamettin Erdem, Deistlerin, ahiret konusunda net olarak bir şey söylemediklerini ifade eden Erdem, “Onların ifadesi ile tanrı Âdem’i yaratmış, ondan sonra onlara bir takım düzen, kurallar ve işleyişler vermiş. Yarattıktan sonra da bir daha müdahale etmeksizin Âdem’in kendi yasaları doğrultusunda hareket ettiğine, dolayısı ile Allah’ın hiçbir şekilde müdahale etmediğini savunan bir görüştür deizm. Bu görüşün insanla ilgili anlayışına baktığımızda; İnsan, Allah’ın bir kez yaratmış olduğu varlıktır. İnsan kendi aklını kullanmak suretiyle kendi doğrularını kendisi bulur. Dolayısı ile ilahi bir mesaja yol göstermeye ihtiyaç yoktur. Bunlar ahiret konusunda net olarak fazla bir şey söylemezler. Çünkü bazıları ahiret inancını kabul eder bazıları ise kabul etmez” diye konuştu. Deizm anlayışının yayılmasında bazı tarikatların hizmet ettiğini belirten Erdem, sözlerine şu şekilde devam etti: “Deizm anlayışının yayılmasında tarikatların veya yolların hizmet ettiği bilinmektedir. Dinler arası diyalog diye dediğimiz bir anlayış var. Aslında dinler arası diyalog dediğimiz hadise onları ortak noktada birleştirmeye çalışmaktır. Bu birleştirmede de bir takım tavizler vermek gerekiyor. Dolayısıyla tavizlerin büyük ölçüde bu kişiler tarafından İslam’dan verildiğini görüyoruz. İslam Kur’an ile hadisin oluşturduğu bir bütündür. Deizm Anadolu karakterine yakışmayan bir durumdur. Anadolu insanı hem Allah’a inanır hem de Allah’ın kendisini kontrol ettiğine inanır.”
HÜSEYİN MENEKŞE
