Ramazan aylarında Cezayir’de gündüzleri hayat duruyor. Dükkânlar ve mağazalar kapalı olurken açık olan işletmelere Devlet tarafından ceza kesiliyor. İftar sonrası canlanan sokaklarda ki insanlar zamanlarını genellikle ibadetle geçiriyor. İşin en ilginç tarafı ise Cezayir’de ki Müslümanlar orucunu sütle açarak camiye ibadet etmek için koşuyor. Gazetemize özel açıklamalarda bulunan ve sorularımızı yanıtlayan 27 yaşındaki Cezayirli Abdelhadi Drıbat ülkemize eğitimini devam ettirebilmek için geldiğini söyledi. Ramazan aylarını genellikle ibadetle geçirdiklerini dile getiren Abdelhadi Drıbat; “Konya’da bütün insanlar bizlere yardımcı oluyor. Ramazan’da iftarları toplu bir şekilde yapmamız bizleri çok mutlu ediyor. Camiye gittiğimiz zaman farklı ülkelerden Müslümanlarla birlikte namaz kılmak bizi çok gururlandırıyor” dedi.
Abdelhadi Drıbat öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Türkiye’ye neden geldiniz?
27 yaşındayım. 2015 yılında Türkiye’ye geldim. Jeoloji Mühendisliği bölümünde doktora yapmak için Türkiye’yi seçtim. Şuanda burslu olarak eğitimimi alıyorum. Türkiye’ye seçmemdeki diğer bir sebep ise Müslüman bir ülke olmasıydı. Doktoramı da yurtdışında yapmak istemedim.
Cezayir’deki yaşam şeklinden bizlere bahsedebilir misiniz? Türkiye ile Cezayir arasında ne gibi bir farklılıklar var?
Cezayir’de genellikle müstakil evler yer alıyor burada ise yüksek binalar bulunuyor. Yiyecek, içecek yani beslenme açısından elbette farklılıklar var. Türkiye’de olanaklar daha yüksek ve iyi. Son derece de memnunuz.
Cezayir’de Ramazan Aylarında ibadetlerinizi nasıl yapıyordunuz? İftarlar ve sahurlar noktasında bizlere bilgi verebilir misiniz?
Orada 48 vilayet bulunuyor. Şehirden şehre de yaşam biçimleri değişiyor. Ramazan aylarında özellikle sabah sahur vaktinden sonra, namaz kılıyoruz. İşlerimiz saat 08.00 ile 09.00 arası başlıyor. Eve dönmeden önce pazara uğrayarak alışverişimizi yapıyoruz. İkindin namazının ardında iftar hazırlıkları başlıyor. Akşam ezanı okuduktan sonra orucumuzu sadece süt ile açıyoruz ve sonra camiye gidiyoruz. Camiden döndükten sonra da karnımızı doyuruyoruz. Cezayir’de özellikle buğdaydan yapılan bir çorba var o tüketilir. İftardan sonra vaktimizi genellikle namaz kılarak geçiriyoruz. Teravilerde sadece 12 rekat oluyor.
Daha önce Türkiye’de hiç Ramazan geçirdiniz mi? Geçirdiyseniz buradaki Ramazan aylarını nasıl buluyorsunuz?
Türkiye’de 2 kere Ramazan ayı geçirdim. Konya’da insanlar gerçekten çok muhafazakâr. Konya’da ve Türkiye’de en çok garibime giden şey ise Ramazan aylarında bütün restoranların açık olmasıydı. Ama şuanda alıştım. Birde burada oruç tutmayan Müslüman sayısı biraz fazla, Cezayir’de ise neredeyse hiç bulamazsınız. Oruç tutmayan bir insan olsa bile milletin gözünün önünde bir şeyler yemez. Zaten açık olan Restoranlara devlet tarafından ceza kesiliyor.
Cezayir’de Ramazan Bayramları nasıl geçiyor?
Bayram sabahı kalktığımız zaman ilk camiye gidiyoruz. Namazdan geri döndükten sonra akrabalarımızı ziyaret ediyoruz. Yani bütün çocuklar ve aileler sevinç içerisindedir. Yeni kıyafetler alınır ve çocuklar sabah kadar o kıyafetlerle uyur.
Konya’yı nasıl buldunuz? Burada, siz misafir öğrencilere yardımcı olunuyor mu?
Ben burada bize hiçbir ayrımcılık yapıldığını görmedim. Bütün insanlar bizlere yardımcı oluyor. Ramazan’da iftarları toplu bir şekilde yapmamız bizleri çok mutlu ediyor. Camiye gittiğimiz zaman farklı ülkelerden Müslümanlarla birlikte namaz kılmak bizi çok gururlandırıyor.
ABDULLAH AKİF SOLAK
