Ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Konya’ya gelen Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk ve beraberindeki heyet Yeşilay Konya Şubesi’ni ziyaret etti. Ziyarette Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Sekreteri Osman Baturhan Dursun, Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Merkez Paydaş Yönetim Direktörü Egemen Akyüz,  Türkiye Yeşilay Cemiyeti Yönetim Kurulu Özel Kalem Müdürü Abdurrahman Çınar, Yeşilay Konya Şube Başkan Vekili Nevzat Yeğin , Türk Yeşilay Cemiyeti Konya Şubesi Yönetim Kurulu Üyeleri Ömer Bardakci ve Dr. Mehmet Doğrul ziyarete eşlik etti. Ziyarette Yenigün Gazetesine özel açıklamalarda bulunan Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk Yeşilay gönülleri ile büyük işler başaran sivil toplum kuruluşu olduğuna dikkat çekti. 

ANAOKULDAN ÜNİVERSİTEYE KADAR EĞİTİMLER VERİYORUZ 

Yeşilay yüzyıla yaklaşık süre öncesinde kurulan, dünyada en eski bağımlılık ile mücadele eden sivil toplum kuruluş olduğunu ifade eden Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, “Yeşilay yüzyıla yaklaşık süre öncesinde kurulan, dünyada en eski bağımlılık ile mücadele eden sivil toplum kuruluşu. Buda milletimizin bağımlılık konusunda ne kadar hassas olduğunun göstergesi.  Yeşilay İstanbul’da 1920’de ilk defa kurulduğunda İstanbul işgal altında idi. İşgal altındaki bir ülkenin, bir şehrin, vatandaşların, gençlerin alkol bağımlısı olma riskine karşı birleşip bir araya gelip, farklı branşlarda böyle bir cemiyet çatısı altında birleşmeleri oldukça ilginç. Bu şunu gösteriyor. Bizler bağımlılıkların sadece insanın bedenine verdiği zararlar değil, kişinin hem ruhsal yaşamına , hem de toplumsal yaşamına vermiş olduğu konularda oldukça hassas bir toplumuz. Bu hassasiyetimizin ana noktası da kendi değerlerimizden kaynaklanıyor. Biz Yeşilay olarak büyük ve uzun süreli mücadelede her zaman savunuculuk yaptık. Sağlıklı yaşamı savunduk. Bağımlılıklardan uzak bir yaşamı savunduk. Bağımlılıkların insanın beden ve ruh sağlığına olan zararları insanlara bahsettik. Son dönemlerde bu savunuculuğumuzu her alanda yapmaya başladık. Anaokulundan başlayarak , üniversiteye kadar geniş yelpazede, anne ve baba eğitimleri ile toplumun her kesimine bu noktada eğitimler veriyoruz. O bizim için önemli. Bu eğitimleri verirken de Türkiye Bağımlıkla Mücadele adını verdiğimiz bir program uyguluyoruz. Her yaş grubuna özgü eğitim modellerimiz var. Bu modellerle de öğretmenlerimiz ve rehber öğretmenlerimiz , bu konuda eğitim almış uzmanlar çocuklarımızı bilgilendiriyor. Bu eğitimler içerisinde teknoloji bağımlılığı da var. Teknolojiyi herkes sağlıklı bir şekilde sonuna kadar kullanalım ve nimetlerinden istivade edelim ancak, teknolojinin bizi esir almasına, sosyal hayatımızı engellemesine , insanı ilişkileri engellemesine , zihinsel üretimimizi de engellemesine izin vermeyelim diye . Bu anlamda sadece ekranla yaşayan, sadece telefonu ile yaşayan bireyler topluluğu oluşmasın diye uğraşıyoruz” dedi. 

40 ÜLKEDE YEŞİLAY BAYRAĞINI DALGALANDIRIYORUZ 

Yeşilay tarihsel süreç içerisinde var olduğunu, son zamanlarda çalışmalarda dikkatleri üzerine çektiği ifade eden Öztürk , “Yeşilay tarihsel süreç içerisinde hep var olan ama zaman zaman daha fazla gündeme gelen sivil toplum kuruluşu olmuş. Fakat son dönemlerde bizler Yeşilay’ın hem çalışmaları ile hem de görünürlüğü ile de gündeme gelmek istiyoruz. Bu amaçla yapmış olduğumuz bütün çalışmalar kamu spotları, dergilerimiz, yaptığımız uluslararası bilimsel toplantılar ve en önemlisi sadece Türkiye’de değil dünyada 40 ülkeyi aşan şekilde Yeşilay’ların kurulması bizleri mutlu ediyor. Yeşilay’ın sadece Türkiye’de sivil toplum kuruluşu olmayıp, 40 yakın ülkede Yeşilay bayrağının dalgalanması bizi oldukça mutlu ediyor. Çünkü bağımlılık meselesi bir toplumun meselesi değil, dünyanın meselesidir. Bu anlamda çalışmalarımız devam edecek. Yeşilay sadece savunuculuk yapan bir sivil toplum kuruluşu değil, aynı zamanda bağımlılık noktasında danışmanlık veren bağımlı gençlere ve bireylere rehabilitasyon hizmeti veren, psikoterapi hizmeti veren  bir sivil toplum kuruluşu haline geldi. YEDAM adını verdiğimiz merkezlerimiz ile anne ve babalardan , bağımlılara kadar geniş bir yelpazede başvurup danışmanlık hizmeti alabileceği, bireysel ve grupsal terapiler alabileceği ayaktan tedavi merkezlerimiz var. İnşallah en kısa süre içerisinde daha problemli vakalar için de  yatarak rehabilitasyon modelini  hayata geçirmiş olacağız” ifadelerini kullandı.

YEŞİLAYCI OLMAK  İNSANIN DOĞASI İLE ÖRTÜŞEN BİR ŞEY

Yeşilaycı olmak aslında insanın doğası ile örtüşen bir şey olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Yeşilaycı olmak aslında insanın doğası ile örtüşen bir şey. Ben hiçbir çocuk görmedik ki anne babası sigara ve alkol içerken mutlu olsun. Çocuklarımızın hepsi bunlardan rahatsız oluyorlar. Hatta anne ve babalarına sigara ve alkolü bıraktırmak için çok büyük çapa sarf ederler. Demek ki insanın doğasında Yeşilaycılık var. Daha sonra akran etkisi ile, yaşıtlarının etkisi ile ergenliğin getirdiği bazı sıkıntılar ile bu şekilde bağımlılıklar gelişebiliyor. Biz her zaman şunları söylüyoruz. Öğretmenlerimiz ve anne, babalarımız önce çocuklarımıza örnek olacağız. Bunun yanında çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren çocuklarımızı sağlıklı yaşam ile ilgili bilgiler ile donatacağız. Çocuklarımızı meşgul edeceğiz. Özellikle ilkokuldan itibaren çocuklarımızın boş vakitlerini geçirebileceği alanlar bulmamız gerekiyor. Bunlardan en önemlisi de çocukların yeteneklerine göre bir spor ve sanat faaliyeti olabilir. Çocuğunu takip eden, çocuğunu düzenli olarak iyi bir iletişim kuran anne ve baba bu anlamda koruyuculuk hizmeti yapmış oluyor” dedi.

YEŞİLAY GÖNÜLLERİ İLE BÜYÜK İŞLER BAŞARAN SİVİL TOPLUM KURULUŞU

Yeşilay gönülleri ile büyük işler başaran sivil toplum kuruluşu olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Yeşilay gönülleri ile büyük işler başaran sivil toplum kuruluşu, Yeşilay gönülleri erken yaşlardan itibaren bu bayrağı devir alıyorlar. Ama şuadan özellikle üniversitelerde var olan Yeşilay gönüllüleri, genç Yeşilaycılarımız sadece kendi aklarının değil, daha küçük çocuklara verdiği eğitimler ile çok iyi rol model oluyorlar, Büyük çalışmalar yapıyorlar. O yüzden hepsini tek tek tebrik ediyorum ve teşekkür ediyorum. Bu ülkenin geleceği için büyük hizmetlerde bulunuyorlar. Ben tüm gençliğimizi Yeşilay bayrağı altında toplanmaya davet ediyorum. Çünkü Yeşilay demek sağlıklı bireyler ordusu demek. Bizim de böyle bir millet olma zorunluluğumuz var” ifadelerini kullandı. Yeşilay Konya Şube Başkan Vekili Nevzat Yeğin de ziyaretlerinden dolayı Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk ve beraberindeki heyete teşekkür ederken, şube çalışmaları hakkında bilgi verdi.

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA

Editör: TE Bilişim