Geçtiğimiz haftadan itibaren Konya’da etkili olan hava sıcaklıkları, mevsim normallerinin üzerinde seyretti. Şubat ayında olmamıza rağmen, sıcak havanın etkili olması kafalarda soru işareti bıraktı. Özellikle kenar bölgelerdeki ağaçlar, bitkiler ve meyveler filizlenmeye başladı. Uzmanlar kış döneminde olmamıza rağmen etkili olan sıcak havanın normal olmadığını vurgulayarak uyarılarda bulundu. Şuanda yaşadığımız hava şartlarının Konya’nın iklim özelliğinin olmadığının altını çizen Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Eğitim Fakültesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Pınar, geçen yıl yaşanan iklimin Konya’nın asıl iklimi olduğunu belirtti. Vatandaşlar ve çiftçilerin sıcak havaya aldanmaması gerektiğini de ifade eden Pınar, “1 ay sonra yapılacak tarımsal faaliyet, baktığınız zaman bitkilerdeki bu uyanışa göre şimdi yapılması gerekiyor. Yani kaygılı bir durum var. Üzerinde durulması gereken en önemli konu iklimdeki dengesizleşmelerdir” dedi.
İKLİMDEKİ DENGESİZLEŞMEYE DİKKAT ETMEMİZ GEREKİYOR!
Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Eğitim Fakültesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Pınar şuanda yaşanılan sıcak havaların Konya’nın iklim özelliği olmadığını vurgulayarak, bir dengesizleşmemenin olduğunun altını çizdi. Ağaçların, bitkilerin ve meyvelerin zamanından önce filizlenmeye başladığını da ifade eden Pınar, sözlerine şu şekilde devam etti: “Şuanda yaşamış olduğumuz hava şartları Konya’nın iklim özelliği değil. Konya’nın geçen yıl yaşamış olduğu iklim asıl iklimidir. Bu yılda tam tersi olan bir kış dönemi geçiriyoruz. Herkes kışın havaların iyi geçmesinin güzel olarak algılayabilir ama bu normal değil. ‘Kömür az yakıyoruz, havalar güzel geçiyor dışarıya çıkabiliriz’ diye düşünülebilir ama maalesef her şey bunlardan ibaret olmuyor. Dünyadaki iklim dengesi ve iklimin getirmiş olduğu özelliklere bağlı olarak ortaya çıkan birçok özellikler var. Mesela bitki örtüsü bunun en temelidir. Bitki örtüsü aynı zamanda ekonomik olarak yetiştirdiğimiz tarımsal bitkiler oranın iklim özelliklerine bağlı olarak ortaya çıkar. İklimdeki değişme ister istemez ilk etapta direk olarak bunları etkiliyor. Alınması gereken yağışları almadığı dönemlerde kuraklık bu bitkileri etkiler. Üzerinde durulması gereken en önemli konu bu dengesizleşmeler. Geçen yıl bu vakitler nasıl bir iklim yaşıyorduk? Bugün nasıl bir iklim yaşıyoruz? Olmaması gereken zaman da soğuğun olması, ya da hava sıcaklığının olmaması gerektiği zamanda değerlerin üstüne çıkması iyi değil. Şu anda bahçelerde bulunan çiçekler ve ağaçlar bile açmaya başladı. Bu işten ekonomik anlamda kazanç sağlayan insanları düşünürsek iyi bir şey değil. Kayısı ve bazı meyveler tarımsal açıdan çok önemli gelir kaynağı. Salınımlar ve dengesizlikler tahmin edilemeyecek durumlardır. Donma olduğu zaman açan çiçekler ve ağaçlar dondan zarar görüyor. Ağaçların, bitkilerin, meyvelerin filizlenmeye başlamış olması normal zamandan 1 ay önce olan bir durumdur."
TATLI SU ORANLARININ DÜŞMESİ BİRÇOK ŞEYE ZARAR VERECEK
Dünyada genel anlamda ortalama olarak bir sıcaklığını olduğunu belirten Pınar, dünyadaki tatlı su oranlarının düşmesinin birçok şeye zarar vereceğini de ifade ederek cümlelerini şu şekilde aktardı: “Küresel ısınma dediğimiz şey nihai olarak değerlendirilebilecek bir alandır. Dünyada genel anlamda ortalama olarak sıcaklıkta bir artış var. Ama bu artış bizim düşündüğümüz gibi 3-5 derece olan bir artış değil. 20 sene sonrayı düşündüğümüz zaman ortalamada birkaç derece dünya ısısının artmış olması demek, bizim hiç düşünmediğimiz birçok şeyin felakete dönüşmesi demektir. Buzullar eridiği zaman direk tuzlu suya karışacak. Dünyada tatlı suyun azalmış olması birçok şeye zarar verecek anlamına gelmektedir. İçinde yaşadığımız çağda 4 kez buzul ve 4 kez buzul arası dönem yaşanmış. Oluşan buzullar yavaş yavaş erimeye başlayınca kurak döneme geçiliyor. Deniliyor ki; biz buzul arası döneme doğru gidiyoruz. Biz buzullaşmadan sonra kurak bir dönemin içerisindeyiz aslında.”
ZAMANSIZ YAŞANAN DON OLAYLARI ÇİFTÇİLERİ SIKINTIYA SOKABİLİR!
Yağışların zamanın gerçekleşmesi gerektiğini belirten Pınar, yaşanılabilecek donmaların çiftçileri sıkıntıya sokabileceğini de söyledi. Pınar, “Kış girmeden önce son dönemde yağan yağmurlar birazcık kurtardı. Bu beklenilen gibi duruyor ama ilerleyen zamanlarda oluşacak soğuk ve donma çiftçileri sıkıntıya sokabilir. Karasal iklim bölgesinde yağmur çok gerekli ve beklediğimiz bir şey ama kar zamanında yağmalıdır. Bu yıl karın yağdığını söyleyemeyiz. Yağan yağmurun veya karın 3-5 yıl sonra yer altı suyuna karışması gerçekleşiyor. Kar yağışı hem yorgan gibidir hem de yer altı su kaynakları açısından önemlidir” diye konuştu.
HAVALARIN ISINMASINA ÇİFTÇİLER ALDANMASIN
Son günlerde artan sıcak havalara çiftçiler kesinlikle aldanmaması gerektiğini de ifade eden Pınar, kaygılı bir dönemden geçildiğini belirterek sözlerine şu şekilde devam etti: “Şu anda bundan sonraki periyotta ne olacağını bilemeyiz. 1 ay sonra yapılacak tarımsal faaliyet, baktığınız zaman bitkilerdeki bu uyanışa göre şimdi yapılması gerekiyor. Yani kaygılı bir durum var. Yağan yağmurlar, kuraklık tehlikesinden dolayı bitkilerin çıkmama tehlikesini kurtardı ama bundan sonrasının ne olacağını bilmiyoruz.”
