Mekanı Cennet Olan Şehitlerimizin Saygıdeğer Aileleri…
“Ayyıldızlı bayrağımız için vatan müdafaası yolunda
şehadet şerbetini içmiş aziz şehitlerimizi rahmet
ve minnetle anıyoruz. Sizler bizim başımızın
tacısınız. Allah tüm ailelerimize sabırlar
ihsan eylesin…”
“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehîd oğlusun, incitme, yazıktır, atanı,
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.”
(Mehmet Akif Ersoy)
***
Şanlı tarihimiz, binlerce kahramanlık hikayesi ile dolu. Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, KutülAmare’de, Kahramanmaraş’ta, İzmir’de vatan toprağının en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine kadar her karışında bir mücadele, bir şehit kanı vardır.
***
Ne mutlu bize ki kahramanlık hikayeleri ile büyüdüğümüz dedelerimiz olduğu gibi kahramanlıkları gelecek nesillere kalacak evlatlarımız var. İşte bugün bu vatan evlatlarından, kahramanlardan birinin adı Piyade Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz.
***
27 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz, vatan için, bayrak için görev yaparken, Hakkari’nin Yüksekova İlçesi Buzul Dağları bölgesinde, güvenlik güçleri ile PKK’lı teröristler arasında çıkan çatışmada şehit oldu.
***
Şanlı tarihimiz, binlerce kahramanlık hikayesi ile dolu. Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, KutülAmare’de, Kahramanmaraş’ta, İzmir’de vatan toprağının en doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine kadar her karışında bir mücadele, bir şehit kanı vardır.
Ne mutlu bize ki kahramanlık hikayeleri ile büyüdüğümüz dedelerimiz olduğu gibi kahramanlıkları gelecek nesillere kalacak evlatlarımız var. İşte bugün bu vatan evlatlarından, kahramanlardan birinin adı Piyade Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz.
Halis Yasin Özcengiz, 22 Ekim 1990 yılında Konya’nın Akören İlçesi’nde dünyaya geldi. Emine-Ahmet Özcengiz çiftinin sevinç kaynağı olan şehidimiz, ilk ve orta öğrenimini Akören İlçesi’nde, lise eğitimini ise Akören Ali Aşık Çok Programlı Lisesi’nde tamamlar.
Vatani görevini 1991/4 tertip olarak Kars-Sarıkamış’ta yapan Halis Yasin Özcengiz, 18 Mart 2013 yılında Isparta Dağ ve Komando Merkez Komutanlığı’nda kursiyer olarak mesleğe başlar. 21 Haziran 2013’te Komando eğitimini bitirerek yeni tayin yeri olan Dağ ve Komando Tugay Komutan yardımcılığı 1.Tabur 3.Bölük Komutanlığı Yüksekova Hakkari’ye atanarak mesleğe devam eder.
4 Eylül 2014 tarihinde Esra Özcengiz ile evlenen şehidimizin, Hira Nur adını verdikleri bir kız çocuğu dünyaya gelir.
Piyade Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz, 21 Eylül 2017 tarihinde Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’ndeki Buzul Dağları bölgesinde güvenlik güçleri ile bölücü terör örgütü PKK’lılar arasında çıkan çatışmada şehit oldu.
Vatan ve bayrak için görevini ifa ederken şehit olan Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz, arkasında gözü yaşlı bir eş, anne baba ve 1,5 yaşında kızını bıraktı. Kızı şu anda 3 yaşında.
“ACEP ŞAKA, YALAN OLUR MU Kİ’ DEDİM YALAN OLMADI”
Oğlunun şehit haberini alışlarıyla ilgili anne Emine Özcengiz, şöyle anlatıyor:
“Yatsı namazını kıldım, sonrası oğlumun şehit haberi geldi. Pusuya düşmüş yavrularım, orada şehit olmuşlar. Şok olduk. Çok zor, çok zor. ‘Yandı yavrularım’, ‘Yandı kuzularım’ dedim, başka bir şey diyemedim. Telefona koştum, telefona çıkmadı kuzum. Ardından gelinimi, arkadaşlarını aradım. Ne gelinim, ne arkadaşları kimse çıkmadı telefonlarıma. ‘Acep şaka, yalan olur mu ki’ dedim yalan olmadı. Yavrum söylerdi ki; ‘Anne şehit olursam, böyle bir şey olursa sakın bağırma, izleyerek yaşa’ derdi. Aynısını yaptım, bağıramadım. Rabbim böyle bir acıyı gösterdi, bir daha göstermesin.
Türk Bayrağına sarılı tabutu geldi, cenazesini göstermeyeceklerdi bana. Baktım, yüzünü öptüm, üç gün kokusu elimden çıkmadı yavrumun. O anı yaşadıklarımı unutamam. Mezar değildi onun evi, bir saraydı. Doyasıya oğluma baktım, sonra defnettik. Hiç ağlamadım, devamlı dua ettim.”
Şehit annesi Emine Özcengiz, son telefon konuşmalarında oğlunun 1 Ekim’de yıllık iznini kullanıp ziyaretlerine geleceğini söylediğini belirterek, “Hakkari’de oturuyorlardı. En son Ramazan ayı içerisinde eşiyle ve çocuğuyla birlikte Konya’ya geldiydi. O zaman görüşmüştük. İkinci sefer Ramazan ayı onsuz geçiyor. Ayrılığı ise zor oluyor. Eve vardığımda o varmış gibi geliyor bana. Unutulmaz, sofraya otursan, odaya girsen unutulmuyor. 1,5 yaşında kızı vardı, babasız kaldı yavrum” diye konuştu.
“ŞEHİT ANNESİ OLDUM, HAFIZ ANNESİ OLDUM”
İki oğlundan birinin asker olmak istediğini, diğer kardeşini ise şehit ağabeyinin okuttuğunu dile getiren anne Emine Hanım, şunları kaydetti:
“İki oğlum var. Biri ağabeyi gibi asker olmak istiyor. Şehit oğlum, diğer kardeşini okutuyordu, onun hafız olmasını çok istiyordu, bana, ‘Anne hafız annesi olacaksın’ derdi. Görseydi ne derdi abisi. Küçük kardeşi hafız oldu. Geçen hafta İstanbul’a gittim, hafızlığı kazandı. Ona gittim geldim. Bir yandan çok mutluyum ancak acısı daha bir ayrı. Rabbime şükürler olsun, hafız annesi oldum, şehit annesi oldum.”
“ŞÜKÜRLER OLSUN, BİZE EVLAT VERMİŞ, ŞEHİT ETMİŞ, ŞEHİT AİLESİ ETMİŞ”
Şehit annesi Emine Özcengiz, “Evde günlerce ağladım ben. Halen ağlarım. Ne faydası var, hiçbir şey yok. Duadan başka yapacak hiçbir şeyimiz yok. Allah’ıma şükürler olsun, bize evlat vermiş, şehit etmiş, şehit ailesi etmiş. Allah’ım devletimize milletimize yardım etsin, kahrolasıcaları kahreylesin. Onların evlerine ateş düşmeyecek mi?, sebep olanlar göçmeyecek mi?” dedi.
“GÜNLÜK BU ATEŞ YANIYOR, GEÇMİYOR”
Her şehit haberi geldiğinde acılarının tazelendiğini duygulanarak anlatan anne Emine Hanım, “Her şehit haberinde, oğlumda dediğim gibi ‘Yandı kuzularım’ derim. Başka bir şey diyemem. İnanın boğazıma düğümlenir. Diyecek çok da yapacak bir şey yok. Günlük bu ateş yanıyor, geçmiyor. Rabbim kimseye bu acıyı vermesin” diye duygularını paylaştı.
“İYİ Kİ GELİNİM, TORUNUM VAR”
Gelininin oğlu yerine geçtiğini, torununun kendilerine teselli olduğunu duygularıyla paylaşan şehit annesi Emine Özcengiz, şöyle devam etti:
“Şükürler olsun iyi ki gelinim var. Gelinim değil kızım var. İyi ki torunum var. Gelinim, oğlumun şehadetinden sonra annesinin babasını yanına Osmaniye’ye taşındı. Orası da bizim burasıda bizim. Sık sık Konya’ya gelip gidiyor. Torunum şehidimin emaneti. Günlük telefonla çocuğumun sesini duyuyorum. Onları çok seviyorum, onlar teselli oluyor. Mutluyum o yönden.”
Şehit annesi olduktan sonra bir oğlunu kaybettiğini fakat çok dost kazandığına işaret eden Emine Hanım, “Arayanım, soranım çok oldu. Bizi unutmadılar, sahip çıktılar. Allah hepsinden razı olsun. Rabbim, milletimize, devletimize yardım etsin, çok versin. Askerlerimizi muhafaza eylesin, nöbet tutan kuzularımızı korusun” diye dua ediyor.
“ASKER SEVMEK HER KADININ HARCI DEĞİLDİR'”
Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz’in şehadete ermeden daha önce eşi Esra Özcengiz'in sosyal paylaşım sitesindeki sayfasında askeri postal resminin üzerine "Asker sevmek her kadının harcı değildir. Çünkü her kadın ölüme nefesi kadar yakın olan adamı sevmeye cesaret edemez..." ve "Askerden daha cesur biri varsa o da askere aşık kadındır!!!" dikkati çekmişti. Şehidimizin cenazesi askerlerin omuzlarında uçaktan indirilirken, eşi Esra Özcengiz kucağında 1,5 yaşındaki çocuğu Hira Nur ile birlikte, “Ağlamayacağım, sevindirmeyeceğim onları” demişti ve öylede yaptı, alçakları, vatan hainlerini sevindirmedi.
Esra Özcengiz, eşinin üniformasını giyerek cenaze törenine katılmıştı.
Şehidimiz, törenle memleketi olan Konya’nın Akören İlçesi’ndeki Orta Mezarlığı’na defnedilmişti.
Bugün, şehidimizin ismi, adının verildiği Şehit Halis Özcengiz İmam Hatip Ortaokulu’nda yaşatılıyor.
***
Yenigün Gazetesi olarak bu cennet vatanımız için şehadet şerbetini içmiş, aziz şehidimiz Halis Yasin Özcengiz’i rahmet ve minnetle andık, annesi Emine Özcengiz’e plaket takdimini gazetemiz adına Konya Şehit Aileleri Derneği Başkanı Recep Pekdemir yaptı.
Milletin huzur ve güvenliğini sağlamak, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü koruma uğruna her türlü fedakarlığı gösteren şehidimiz Piyade Uzman Çavuş Halis Yasin Özcengiz’e bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz, mekanı cennet, ruhu şad olsun, ailesine sabırlar ihsan eylesin.
***
