Spor Yazarı Uğur Buluş Türk futbolunun içinden geçtiği derin krize dikkat çekerken, Konyaspor’un yeni yapılanmasını da gözler önüne serdi. Buluş, yönetim ve teknik heyete güvenini ifade ederken, “Türk Futbolu’nun genel durumundaki karamsarlığa karşın, Aykut Kocaman önderliğindeki Konyaspor’un, tribündeki taraftarlarının da inancı ve gücüyle bu sezonu iyi geçirmesi adına gerçekten umudumuz var” dedi
Konya Yenigün Gazetesi Spor Yazarı Uğur Buluş Konyaspor özelinde yeni sezonu değerlendirdi. Türk futbolunun içinden geçtiği derin krizi değerlendiren Buluş, “Türk Futbolu’nun genel durumundaki karamsarlığa karşın, Aykut Kocaman önderliğindeki Konyaspor’un, tribündeki taraftarlarının da inancı ve gücüyle bu sezonu iyi geçirmesi adına gerçekten umudumuz var” dedi.
İşte Uğur Buluş’un o yazısı;
Geçtiğimiz sezondan kalan pek çok sorun ve tartışmayı bu sezona da devreden Türkiye Süper Ligi’miz başladı.
Konyaspor’umuzun 19.sezonunu geçireceği ligin yaz döneminde takımların yapacakları transferlerden çok; kulüplerin borçları, VAR uygulamasına rağmen halen tartışılan hakem kararları, yayıncı kuruluşla yaşanan sözleşme krizi ve sürekli güçlüden yana politikalarına alıştığımız TFF’de yaşanan yönetim değişikliği konuşuldu.
Geçtiğimiz yıllarda yaşanan hakem hataları, “hakemlerinde hata yapabileceği” gibi insani bir yaklaşımıyla sineye çekilmişti. Fakat VAR uygulamasına rağmen fahiş hakem hatalarının devam etmesi insanların adalet duygularında derin yaralar açtı. Bu haliyle VAR, adaleti sağlamaktan çok, hakem kararlarına kılıf sağlamanın aracı haline dönüştü.
Yıllardır yapılan hesapsız transfer harcamaları ile derin ekonomik krizler yaşayan kulüplerin en başında ise 3 İstanbul takımı geliyordu. Daha önce, İstanbul takımlarının borçları göz önüne alındığında çok çok cüzi borçlara sahip Anadolu’nun şehir takımlarına kimse sahip çıkmamış ve bu kulüpler tarih olmuştu.
Oysa devlet, bu kez “artık bittik” diyen İstanbul takımlarını kurtarmak için tüm imkânlarını devreye alarak, devasa borçlara sahip bu kulüpleri uzun vadeli kredilerle rahatlattı. Bu kulüpler de tabi ki hemen eski transfer alışkanlıklarına dönmekte hiç gecikmediler.
Aynı şekilde, tarafsızlığı sorgulanan yayıncı kuruluş da, yaşanan abonelik iptalleri ile taahhütlerini yerine getiremeyecek duruma gelince sözleşme bedellerinde indirim talep etti. Daha önce yıllık 500 milyon dolar olan yayın gelirleri 410 milyon dolara düşürülerek kulüplerin gelirlerinde yaklaşık %20’lik azalmaya yol açacak şekilde yeni bir anlaşma sağlandı.
TFF’de ise, İstanbul takımlarının eski yöneticilerinin Federasyon Başkanlığı yapma geleneği devam etti. Seçilen(!) yeni yönetimin aslında atama ile geldiğinden her halde kimsenin şüphesi yok. Atamayla gelenin de atayandan emir almasını beklemek çok şaşırtıcı olmaz.
Tüm bunları alt alta koyunca Futbolumuzun geleceği hakkında iyimser olmak o kadar zor ki, yıllardır devam eden bu çarpık yapının daha ne kadar devam edebileceği şüpheli.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Gelelim Konyaspor’umuza…
Yazının başlığı ile anlattığımız karanlık tablonun tezatlığını fark edenler için Konyaspor taraftarlarını diğer tüm takım taraftarlarından ayıran bir rahatlığı söz konusu.
Pek çok takımla mukayese edildiğinde makul sayılabilecek miktarda borca sahip bir kulübümüz, işinin ehli ve ne yaptığını bilen bir teknik direktörümüz, o teknik direktöre saha içi ile ilgili tüm yetkileri devretmiş transfer sevdalısı olmayan bir yönetimimiz ve her şeyden önce başarının transferle değil doğru yapılanma ile olacağını daha önceki tecrübeleri ile bilen inançlı bir taraftar kitlemiz var.
Geçen yıl Konyaspor’un kadrosunda yer alan Jahoviç, Yatabare, Fofana, Traore gibi forvet elemanlarının yerini, eski oyuncumuz Riad Bajiç’in dışında Erdon Daci, Mücahit Can Akçay ve Ali Karakaya ile doldurmuş gözüküyoruz. Bunun dışında yeni katılan oyuncular Miya ve Lavan.
Forvet hattındaki bu kapsamlı değişim sayesinde, aldıkları ücretler ile verdikleri fayda arasında orantı olmayan pek çok oyuncudan kurtulmuş oldu Konyaspor. Bunun yerine daha makul rakamlarla gelecek vaat eden gençlere şans tanımayı tercih etti. Normalde böyle bir kararın pek çok riskleri olsa da Aykut Kocaman’ın ne istediğini bilen tavrı bizim de umudumuzu korumamız için yeterli.
Orta sahamız en oturmuş ve alternatifli bölgemiz. Geçen yıl transfer edilen Jevtovic’in daha verimli bir sezon geçireceğini düşünüyorum. Sürekli eleştirilmesine rağmen kulaklarını tıkayıp işine bakan Volkan Fındıklı ise futbol kariyerinin en olgun dönemini yaşıyor. Soğukkanlı ve çalışkan Johnsson ile yılların tecrübesi Ali Çamdalı’nın da eklendiği o bölgede sıkıntı yaşanacağını düşünmüyorum.
Hazırlık maçlarında, geçtiğimiz yıllarda Aykut Kocaman takımlarında görmeye alışık olduğumuz alan daraltan, yardımlaşmalı pas oyununu artık daha iyi uygulandığını tespit etmek sevindirici olsa da gol yollarında genç oyunculardan beklenen fayda henüz alınamamış gözüküyor.
Kişisel kanaatim, bu haliyle bile Konyaspor’un fazla sıkıntı yaşamadan ligi tamamlayabileceği yönünde. Fakat ilk 5 ve Türkiye Kupası şampiyonluğu gibi hedefler için bu kadro şu haliyle yetersiz.
Bu sezon yaklaşık 25 bin Kombine rakamına ulaşması beklenen Konyaspor taraftarı yeter ki sabırlı olsun ve birkaç sezondur kaybolan iç saha atmosferini yeniden oluşturarak ilk haftalarda ritmini bulmakta zorluk çekebilecek takımımıza destek olmaya devam etsin.
Türk Futbolu’nun genel durumundaki karamsarlığa karşın, Aykut Kocaman önderliğindeki Konyaspor’un, tribündeki taraftarlarının da inancı ve gücüyle bu sezonu iyi geçirmesi adına gerçekten umudumuz var.
Yeni sezon başta Konyaspor olmak üzere tüm takımlar için hayırlı olsun.
