Bacasız fabrika olarak tabir ettiğimiz turizm,bu sezon turist sayısında ki azalış ile beraber sıkıntılı dönemden geçerken ülkemize gelen turist sayısında ciddi oranlarda azalış yaşanıyor. Ülke ekonomisi içerisindeki turizm sektörünün etkisi göz önüne alındığında bu yıl verdiğimiz kayıplar oldukça fazla. Tedbirlerin şimdiye kadar çoktan alınması gerekiyordu fakat görünen o ki ya tedbirler alınmamış yada alınanan tedbierler yeterli olmamış ve şimdi Turizm Bakanlığı sezon içerisinde alacağı tedbirler ne kadar yeterli olabilir? Bir çok turist çoktan rezervasyonlarını yaptırdılar dolayısıyla tedbirlerin önceden ciddiyetle alınması ve yeni pazarlara girilmesi gerekmekteydi. Herneyse zaten bizim ülkede tedbirler birşeyler gerçekleştikten sonra alınır daha öncesinden olaylar çok ciddiye alınmaz. İlla ki bir şeyler olacak sonrasında harekete geçilecek bu sadece burada anlatılan turizm tedbirleri ile alakalı değil her konuda. Mesela, geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız maden felaketleri yüzlerce insanın canına mal oldu, zamanında sorular çalındı ÖSYM kurumundan şimdi tebir alındı sınavlara kimlik haricinde girilmiyor, savcı öldürüldü ondan sonra herkes aranmaya başlandı adliyelerde....Fazlasıyla bu gibi örnekleri sıralamak mümkün malesef bu durumu şu hikaye güzel açıklıyor. Kes öküzü kır küpü. Zamanında bir köyde öküzün kafası küpe sıkışmış ve köylü öküzün kafasını çıkarmak için hayvanın kafasını kesmişler ve sonra küpü kırmışlar halbuki başta küpü kırsalardı hayvan yaşardı.

Aslında çok daha öncelerinden turizm ile ilgili problemler olabileceği kendini göstermekteydi,şöyleki turist sayısı olarak özellikle Antalya bölgesi genel olarak Rus turistlere bağlı Ruslar gelirse iş var gelmezlerse Allah büyük. Uzun yıllardır hep bu şekilde olan düzen geçtiğimiz dönemlerde Rusya'da yaşanan ekonomik sıkıntıdan dolayı sekteye uğradı dolayısıyla Rusya'da ekonomik kriz halkı etkiledi halk da tatilini erteledi yada iptal etti. Sonuç olarak bizde bu durumdan etkilendik. Zaten Türkiye'ye gelen turistlerin genel olarak profilini diğer bir deyişle gelir seviyesi incelendiğinde orta seviye yada biraz daha altı olan turislerden oluşmaktadır. Yaşanan bir ekonomik kriz bu gelir seviyesinde ki insanaları otomatik olarak etkileyerek tatillerini kolaylıkla iptal ettirir. Halbuki buna karşın yüksek gelir seviyeli insanlar ekonomide ki krizlere rağmen kolay kolay tatilleriden vazgeçmemkle beraber turist olarak gittikleri ülkelerde çok ciddi harcamalar yaparlar. Kendi tecrübelerime dayanarak ve turizm içinde yetişmiş birisi olarak genel olarak izlenimim bu şekilde yani gelen turistlerin kalitesi çok düşük, bazıları hatta ilk defa tatile çıkıyorlar ülkemize çok ucuz fiyatlar ile geliyorlar.

Dolayısıyla durum iki şekilde açıklanabilir. Yukarıda bahsettiğim gibi turizm de belli başlı ülkelere ciddi oranda bağlılık ve gelen turislerin kalitesi. Bazı bölgeler hariç Türkiye'de genel olarak otellerimizin hedef kitlesi orta seviye turistler, zaten bunun için herşey dahil sistemler var. Aslında bu sistem ülke ekonomisi için çok büyük kayıp. Ye ve iç otelden dışarı çıkma dolayısıyla çarşıda ki esnaf iş yapamasın, işsizlik artsın, piyasa dengeyi bulamasın. Kıyaslandığında diğer ülkeler ile Türkiye herşey dahil sistem otelcilikte ilk sıralarda ve aslında yıllardır kaybettiklerimiz daha büyük. Ülkemize gelen turistler bakımından çok daha fazlasını hak ediyor cennet gibi olan vatanımızın her köşesinin pazarlamasını yapamıyoruz. Bugün kaliteli turistler İtalya, İspanya ve Fransa gibi ülkelerde tatil yapıyorlar. Arta kalanlar Yunanistan sonra da Türkiye'ye geliyorlar geliş amaçları ucuz olması ve yemek ve içmek. Bu durum yıllardır bu şekilde biz aslında azalan turist sayısından bahsediyoruz ama diğer bir yandan kaybettiklerimizde çok fazla uzun yıllar boyunca. Demem o ki herşey turist sayısı ile bitmiyor gelen turistlerin kalitesi de çok önemli. Ama amaç otel odası doldurmak ise onu zaten yapıyoruz yıllardır.