OSTİM'de 31 yıldır faaliyet gösteren Emse Mühendislik firması, enflasyonun çok yüksek olduğu dönemde döviz panosu üretimi ve ihracatıyla elektronik sektörüne adım attı. Türkiye'de bankalar, hastaneler ve kamu kurumları için sıramatik sistemleri üreten firma, bu ürünleri, Ortadoğu ve Arap ülkeleri başta olmak üzere 31 ülkeye ihraç etti. Bu ülkeler arasında, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Mısır, Katar, Ürdün, Kuveyt, Umman, Fas, Libya, Suudi Arabistan, Sudan ve Tunus gibi Arap ülkeleri yanında, Rusya, Estonya, Hindistan, Letonya, Bulgaristan ve Moldova da yer alıyor.

Emse Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı Muslu Oğuz, yurt dışında Hindistan ve Çin gibi ülkelerle rekabet ederek rüştlerini ispatladıklarını belirterek, "Terzi işi mühendislik ürünleri üretiyoruz. Bazı ülkelerdeki ihale şartnamelerinde özellikle Emse adı yazılarak firmamız talep ediliyor. Bu da bizim için gurur verici. Tacikistan'a kadar mal sattık. Düşük maliyetimiz ve kalitemiz ile rekabette öne çıktık. Türk malı elektronik ürünlerine ön yargı vardı. Bunu aştık." dedi.

Aynı zamanda resmi Ar-Ge merkezi de kurduklarını ifade eden Oğuz, artık sıramatik sistemlerinin kendilerini tatmin etmediğini, havalimanı otomasyon işlerine yöneldiklerini söyledi. Oğuz, Türk Hava Yolları (THY) için havalimanı sistemleri ürettiklerini ve bu ürünlere yurt dışından da talep geldiğini ifade ederek, "Havalimanı sektöründe 7-8 çeşit ürünümüz var. Havalimanı check-in kioskları ve bu kioskların çanta mobil modelini yapıyoruz. Dünyaca ünlü bir havayolu firmasından sipariş geldi. Fazla bagajı olanların ücretini hemen kredi kartıyla ödeyeceği bir cihazımız var. Bu cihazla, yolcunun uçağı kaçırması önleniyor. Havalimanında kontuardan geçerken 'hizmetimizden memnun kaldınız mı' diye soran anket cihazları bize ait. Ürdün, Dubai gibi ülkelerde bankalara da verdik bu cihazı. Özel sipariş projeye de açığız. Havalimanında güvenlik, yolcu tanıma gibi özel konularda da çalışmalarımız var. " diye konuştu.

Türkiye'de ilk self servis bagaj teslim cihazı

Oğuz, THY için İstanbul 3. havalimanında kullanılmak üzere otomatik self servis bagaj teslim cihazı geliştirdiklerini ve şu anda bu cihazın Türkiye'de kullanımının bulunmadığını dile getirdi. Cihazın dünyada da yeni yeni geliştirildiğine dikkati çeken Oğuz, "Havalimanlarında yoğun saatlerde yolcunun kendi valizini kendisinin teslim edeceği bir sistem. Personelin yetersiz olduğu yoğun saatlerde büyük avantaj sağlıyor. Türk firması olarak bu cihazı geliştirmekten dolayı gururluyuz. Yabancı rakiplere göre düşük maliyetli üretim yaptık, yazılımını da kendimiz hazırladık. Bu cihazda da dünya çapında yer edinmeyi hedefliyoruz. Cihaz için çok iyi tepkiler aldık. Teklifler alıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Arap ülkelerindeki Türk imajının olumlu olması nedeniyle bu ülkelerde başarı sağladıklarına dikkati çeken Oğuz, "Devlet büyüklerimizin girişimleri sayesinde bize sempati duyan Arap ve Ortadoğu ülkeleri var. Sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde 'one minute' çıkışı sonrasındaki haftada Kuveyt'e 100 bin dolarlık mal sattık. Kuveyt o güne kadar ya Avrupa'dan ya da Amerika'dan mal alırdı. Türk malı almazdı. Bize böyle faydaları da oldu. Müteşekkiriz." dedi.

Oğuz, Arap ülkelerine satış sonrası bakım gibi hizmetler sunmak için Duabi'ye de ofis açtıklarını dile getirdi. Geliştirdikleri cihazların üretiminin tamamını kendilerinin yaptığına dikkati çeken Oğuz, "Yazılım, tasarım, metal ve plastik parçaların kesimi, gövde yapımı ve devre üretimini biz yapıyoruz. Yazılımı tamamen kendimiz yaptığımız için dışarıya bağımlı değiliz. Böylece hızlı şekilde üretimi sağlamış oluyoruz. Yılda binin üzerinde cihaz üretiyoruz. Üretim, geçen yıllarda 2 bine kadar da çıktı. Kiosk dışında yazılım ve Ar-Ge çalıştığımız için mekanik ürünler biraz daha azaldı. Azalmış hali de yine bin adet civarında. Katma değerli ürünler üretiyoruz. " ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim