Yeşil Beyazlı takımda top oynamış Yugoslav kökenli futbolcuları kaleme aldı

Türk futbolundan yayın gelirlerinin ortak bir havuza devredilmesine kadar yani Cine 5'li günlere kadar takımlarımızın yabancı transferleri genelde 1991'e kadar var olan Yugoslavya'dan olurdu. O yıldan sonra Yugoslavya karışıp dağılmaya başlarken bir yandan da Türk takımlarının cebine para giriş ve yönünü Güney Amerika'ya çevirmişti. Ancak yine de hiçbir dönemde Allah ligimizi Yugoslavsız bırakmadı. 1993'te dağılma evresinde olan Yugoslavya'da Bosna topraklarında büyük bir katliam yaşanıyordu. Hiç unutmuyorum o günlerde bir milletvekili kürsüye çıkıp şunları söylemişti, "Bugün Bosna'da yaşayan ve Bosnalıyım diyen insanların soyu Fatih Sultan Mehmet'in nüfus politikalarından ötürü 600 yıl önce %90'ı Konya ve kalanı da Bursa'dan götürülen vatandaşlarımızdır. Bu yüzden o coğrafya da özellikle soydaş ve dindaşı olan Türkiye vatandaşları ve hükümetleri kayıtsız kalamaz" demişti. Evet, belki de Yugoslavların özellikle de Bosnalıların Türkiye'de futbol oynama istekleri sanki biraz da kalıtsal bir istekmiş gibi geliyor bana. 1965'te profesyonel liglerde oynamaya başlayan Konyaspor, ilk yabancı transferini 1968'te gerçekleştirmiştir. Bilin bakalım bu yabancı futbolcunun uyruğu neresi? Tabii ki Yugoslavya! 1966'da Beşiktaş, Yugoslavya'dan Vladamir Nikolovski isimli bir forvet oyuncusunu denemek üzere Türkiye'ye getirir. Ancak futbolcuyu Beşiktaş, çok oyalamış ve yine tarihinde hiç yabancı futbolcu oynamamış olan Galatasaray'ı bir heyecan sarmış ve ayağına kadar gelen bu yabancı futbolcu müessesinden faydalanmak istemiş ve imzayı attırıvermiş. 

KONYASPOR TARİHİNİN İLK YABANCI OYUNCUSU 

2 yıl Galatasaray'da oynayan Nikolovski, futbolu bırakmak isterken bir anda kendisine gelen ilginç bir teklifi değerlendiriverir. Evet, o ilginç teklif Konyaspor'dan gelir ve Nikolovski, GS'den sonra Konyaspor'un da tarihinin ilk yabancı futbolcusu olur. Ve Nikolovski, Konyaspor forması ile çıktığı ilk maç olan Kastamonu deplasmanında 1 gol atarak, Konyaspor'un formasıyla ilk gol atan yabancı futbolcusu da oluvermişti. 2 yıl Konyaspor'da oynayan Nikolovski'yi Konyalılar çok severken hatta ona "Niyu" diye sesleniyorlardı. Nikolovski sonrasında Konyaspor taraftarı yıllarca yabancı futbolcuya da hasret kalmıştır. 

SUAD KARALİC TRANSFERLERDE YARDIMCI OLDU

1986'da ise yine Türkiye'de FB, Bursa, Edirne formaları giyen Suad Karalic, tam futbolu bırakmak üzere iken Konyaspor'da futbol oynamaya razı edilir. 2 yıl Konyaspor'da forma giyen Karalic, çok başarılı olduğu gibi Konyaspor'u da ilk kez Süper Lig'e çıkaran başkahramanlardan oldu. Suad Karalic'in Konyaspor'daki izleri sadece oynadığı 2 yıllık futbolu değildir. Sonraki yıllar da Enver Lugusic'ten tutun da Elvir Balic transferlerinde dahi katkısı olduğu gibi yine yakın döneme kadar o coğrafya isimlerinden yararlanılan ve fayda veren bir isim olmuştur. 1987-88 kadrosunda Esad Hosic isimli Bosnalı ve Gürsel Balic isimli Kosovalı isimleri de burada belirtmek gerekir. Her ikisi de iyi sol ayaklı oyunculardı.

 

70 MAÇTA 2 GOL ATTI 

1988'de ilk kez Süper Lig'de yer alan Konyaspor, 2 yıl boyunca kadrosunda yabancı futbolcuya yer vermeyerek bu alanda da ciddi bir rekora imza atmıştır. 1990'da ise Konyaspor'da bir devrim gerçekleşmiştir. Takımın başına Yugoslav bir hoca olan Zoran Çolakovic getirilmiştir. Zoran Hoca, gerçekten şehirde bir heyecan fırtınası oluşturmuştur. O günkü yerel medya Zoran Hocayı  adeta Yugoslav futbolunun Tatar Ramazanı gibi lanse ederek oradan her istediğini elde edebilecek hatta o günlerin en iyi Yugoslav'ı Darko Pancev'i bile Konya'ya getirtebilecek bir adam gibi anlattı. Fakat Zoran Hoca, ilk olarak Tomic isimli yaşını 32 ve penaltı canavarı diye lanse edilen bir kaleci getirtti. Ancak kalecinin yaşının önce 40 olduğunu daha sonra da futbolu bırakalı 4 yıl olup bu sürede Yugoslavya'da dolmuş şoförlüğü yaptığını öğrendik. Tabi o zaman Transfermarket, Maçkolik falan olmadığı için bunları öğrenmek biraz zaman alıyordu o günlerde! Allah'tan daha sonra Karalic, Enver Lugusic'in elinden tutup Konyaspor'a getirerek belki de lig tarihini en iyi yabancı kalecilerinden birisine sahip olduk. Zoran Çolakovic, daha sonra o yılların Şampiyonlar Ligi finalisti Kızılyıldız'ın elinden Muharrem Saiti diye bir oyuncuyu Konyaspor'a tuttu getirdi dediler. Büyük golcü dediler Muharrem Saiti için. Ancak büyük golcü Saiti, 2 yıl boyunca 70 maçta toplam 2 gol attı. Atılan o 2 golün oynandığı maçlarda da kaybettik o da ayrı konu. Riad Bajic'i öpüp başımıza koyalım yani. 

GÖNDERİLEN OYUNCU YILIN FUTBOLCUSU SEÇİLDİ 

Daha sonra ise Fadıl Murici isimli bir oyuncu getirdi Zoran Hoca. Fadıl Murici, kısa bir süre sonra uyum sağlayamadığı için gönderildi. Ancak gittiği takımda o kadar iyi oynadı ki 1991'de Yugoslavya'nın en iyi futbolcusu seçilmiş! Bu arada Almir Memic diye bir libero getirildi. Ancak adamı her gelen rakip forveti skorboard arkasındaki Muhacir pazarına gönderiyordu! Velhasıl Zoran Çolakovic döneminde fecaat Yugoslav transferleri yaşanırken Lugusic tek başına şerefini kurtarmıştı o günlerin.Zoran hocadan sonra 1991'de takımımıza Sakaryaspor'dan Blerim Mula isimli yaşlı bir defans Yugoslav katıldı. Ve o sezon ligde kalmamızda da önemli bir iş yapmıştı 'Dede' lakaplı Blerim Mula. 1992-93'te Brezilya modası takılan Konyaspor, devre arasında takıma Trabzonspor'dan Yugoslav kaleci Petranovic'i kattı. Ama Petranovic'te o sezonun en kötüleri arasında yer aldı. 1993-2003 yıllarını 2. Lig'de geçiren Konyaspor, 2003'te yükseldiği Süper Lig'deki ilk transferlerinden birisi yine bir Sloven kökenli bir Yugoslav oldu. 

BEN FUTBOLU BIRAKIP ŞARKICILIK YAPACAĞIM

Bursaspor'da 2 yıl forma giyen kaleci Kelemen, transfer edildi. Ancak sezon başı kamp sonrası takımdan gönderildi. 2005'te ise takımımızın hocası bir Yugoslav efsanesi Saffet Susic olmuştu. Saffet Hoca döneminde ise, yakın dönemde belki de Bosna futbolunun en önemli ismi Elvir Balic takıma katılmıştı. Balic, Konyaspor'da yine eski formunu yakaladı derken adam bir gün, "ben futbolu bırakıp şarkıcılık yapacağım" deyiverdi. 2005'te ise Aykut Kocaman hoca, Konyaspor'a Vlademir Vasilj diye bir kaleci getirdi ama o da bir iki maç oynayıp yollandı. 2007'de ise Milos Mihajlov isimli bir Sırp defans oyuncu transfer edildi. Milos, Konyaspor'da iyi futbol oynamasına karşın Konyaspor için bir dönüm noktası olan 'transfer yasağının' konulmasına neden olan oyuncu olmuştu. 2008'de Ünal Karaman Hoca, Damir Kahraman isimli bir Sırp kaleci getirdi ancak o da tam bir skandal transfer oldu. 2010'da gelen Muammer Salibasic ise Konyaspor'da nerdeyse forma giymeden giden bir Yugoslav transferi olmuştu. Evet, buraya kadar Konyaspor'un Yugoslav transferi deyince Karalic, Nikolovski ve Lugusic dışında kayda değer bir icraatı yoktu maalesef! Bosnalı dediğimiz zaman Konyaspor'da teknik direktörlük yapan Nejat Biyedic gibi efsane ile Hüsnü Mujuni'yi de anmak gerekir. Yine Yugoslav göçmeni Sedat Balkanlı ile Saffet Sancaklı'yı da burada kayıtlara geçmeli diye düşünüyorum. 

ÖMEROVİÇ'İN KATKISI VAR 

2013'te ise yeniden Süper Lig'e dönüldü ve takımımıza Hırvat Kokolevic ile Sırp Vukovic katıldı. Kokolevic bazen çok eleştirsek de Konyaspor'da 2 yıl oynayabilmiş bir Yugoslav olarak kayıtlara geçti. Vukovic ise halen Konyaspor'da oynarken taraftarın da sevgilisi oldu. Vukovic'in bazen forvetleri kıskandıracak derece de attığı goller de cabası. 10 yıl sonra başlayan 2. Aykut Kocaman döneminde en dikkat çekici transferler ise Yugoslav transferleri diyebiliriz. Aykut Hoca, Sloven Vid Belec transferi ile 10 yıl önceki gibi kötü bir Yugoslav transferi ile başlasa da durumu sonradan epey toparladı. Riad Bajic ve Skubic transferleri adeta tüm Türkiye'ye 80'lerdeki Yugoslav furyasını hatırlattı. Arnavut diye bildiğimiz ama geçenlerde artık Kosova Milli Takımı'nda yer alacağını öğrendiğimiz Alban  Meha'yı da bu ekolün başarılı isimleri arasında belirtebiliriz. Ve devamında da yine Bosnalı Amir ve son olarak Milosevic transferleri gerçekleşti. Elbette ki bu Yugoslav transferlerinde ülkemize gelmiş en iyi Yugoslav futbolculardan olan yardımcı hocamız Ömerovic'in katkısı yadsınamaz. Ne diyelim, kötü Yugoslav futbolcu yoktur; Aykut Kocaman görmemiş kötü Yugoslav futbolcular vardır diyelim.

YASİN ORUÇ

Editör: TE Bilişim