Konyaspor’da son haftalarda alınan kötü sonuçların ardından Teknik Direktör Aykut Kocaman, Kon TV canlı yayınına katılarak merak edilenleri konuştu. Aykut Kocaman burada, sezon başı transfer planlamasından son haftalardaki düşüşe, saha içi taktikten Başkan Hilmi Kulluk’a kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu. İşte Kocaman açıklamaları…

BÜTÇEYİ KONTROL EDİLEBİLİR BİR HALE GETİRMEK İSTEDİK

Bu sezon sadece Konyaspor için değil bütün takımlar için diğer sezonlara göre daha sıkıntılı bir sezon. Yayıncı kuruluş ile yaşanan süreç, gelmesi muhtemel yeni vergi yasası ve daha pek çok süreç. Aynı zamanda kulüplerin içinde bulunduğu borç durumu. Bütün bunları yan yana getirdiğimiz zaman Konyaspor açısından yapmamız gereken, bütçeyi daha kontrol edilebilir hale getirmekti. Bu nedenle bütçeli oyunculardan daha maliyetsiz oyunculara doğru yönelmek zorundaydık. Diğer yandan yaş ortalaması yüksek bir takımdık. Yaş ortalamasını olması gereken tarafa çekmek istedik. Tabi nihayetinde de en az 1,5 puan ortalamasını yakalamak istiyorduk. Bu duygu ve düşüncelerle başladığımız sezonda 8. hafta Malatyaspor maçına kadar beklentimizin ve ortalamaların üstünde gidiyorduk. 7 hafta 12 puan, 1,7 puan ortalaması. İlerleyen haftalarda fikstürün de zorlaşacağı hesap edildiğinde bizim için olumlu bir durumdu.

AKILLARA ZARAR BİR DURUM

O dönemde de zaman zaman ifade ettim. Bu sezon ligde ilginç sonuçlar ortaya çıkabilir dedim. Lig bu sezon herkese fırsat sunuyor. 3-4 maç kazanan takımlar kendini bir anda zirvede bulabilirken, 3-4 maçlık sıkıntılı süreç geçiren takımlar da bir anda alt sıralara iniyor. Lig başarı ya da başarısızlık anlamında herkese bir şeyler vaat ederken bizim başlangıcımız iyi görünüyordu. Hatta beklediğimden biraz daha iyiydi. Ondan sonra iki milli ara ortasında oynadığımız 4 maç var (3M, 1B). Bu seri Yeni Malatyaspor maçı ile başladı. Bu maç futbol sahalarından ender görülen bir olaya sahne oldu. 13. saniyede kalecimiz Serkan oyundan atıldı. Kırmızı kart gören ilk takım değiliz. Bu dünyanın sonu da değil. Aynı pozisyonda golü yememiz 90 dakika 1 kişi eksik tam sahada mücadele etmemize neden oldu. Bu da yüksek enerji sarfiyatı demekti. Ardından Fenerbahçe mağlubiyeti. Beklemediğimiz bir sonuçtu. İki maçta da kötü sonuçlara rağmen gidişat açısından makul karşılayabilirdik. Ancak Eyüpspor maçı Konyaspor ailesini oluşturan bütün dinamikleri kıran, beklentileri ve umutları son derece zedeleyen bir maçtı. Benim takımımın yaşamaması gereken bir maçtı. Bir şekilde turu geçmeliydik. Böyle bir şekilde kupadan elenmek bizi ciddi anlamda kırdı. Fenerbahçe maçına kadar olan bölümde ligin en fazla şut atan takımlarından biriydik. 3. bölgede en fazla oynayan, ceza sahasına girme sayısı yüksek takımlardandık. Ancak son 2 maçta toplam şut sayımız 3, orta sayısı 4. Akıllara zarar bir durum. Bunu anlayabilmek ve anlatabilmek çok kolay değil. Büyümesi ve gelişmesi beklenen bir takımdan çözülen bir takım haline geldik. Bu oyunda özgüven denilen şeyin ne kadar önemli olduğunu çok net gösteren en net durum. Tabi ki inişler çıkışlar olacak. Çok oturmuş bir takım değiliz. Şimdi soru şu: Biz hangi takımız? 7. haftaya kadar olan bölümdeki kuvvetli takım mı, yoksa Fenerbahçe, Eyüp, Gençlerbirliği ve Sivas maçlarındaki takım mı? Bundan sonra yönümüzü belirleyecek olan ve cevabını bulacağımız soru bu...

BEN GİTTİKTEN SONRA…

Benim genel antrenörlük tarzım transferden daha çok mevcut oyuncuların geliştirilmesi ve onlardan en iyi şekilde verim almak üzerine. Bunu sağladığınız anda kulüp ekonomik olarak düzlüğe çıkma yolunda ilerliyor. Tabi bunun ben gittikten sonra yine eski haline döneceğini bile bile bu sıkıntıları çekiyoruz. Doğru olduğuna inandığım şey bu. Öncelikle verimliliği artırmak. Ben Fenerbahçe’ye gittikten sonra çok transferli bir dönem yaşadı Konyaspor. O sezon 21 tane oyuncu geldi. İçinde Eto’o’nun da bulunduğu 21 oyuncu geldi. Sonuç? Beşiktaş Osmanlıspor’u yenemeseydi deplasmanda, Konyaspor son haftaya Fenerbahçe karşısında kümede kalmak için gelecekti. Transfer bu işin doğasında var ama tek başarı yolu değil. Ücretini ödeyemeyeceğiniz yıldız transferi kısa vadede çözüm gibi görünen, orta ve uzun vadede ise sorunları daha da derinleştiren bir çaredir.

FUTBOLDA BİR ADIMIN HESABI YAPILIYOR

İki kişi ile korner kullanma konusunda Fenerbahçe’deyken de aynı yorumlar yapılıyordu. Sanki yeryüzündeki 2 kişi ile korner kullandıran tek antrenör benmişim gibi davranılıyor. İlginç bir ruh hali bu. İki farklı ayaklı oyuncu topun başında olduğu andan itibaren bir kere kalecinin pozisyonu değişmek zorunda kalıyor. Savunma yerleşimi değişmek zorunda kalıyor. Rakip takımdan 2 oyuncu korner kullanan oyunculara yaklaşmak zorunda kalıyor. Gelmediği zaman pasla başlama ve kaleye direk gitme şansı veriyor çünkü size. Gelmeleri ise birkaç oyuncunun daha ceza sahasından eksilmesi anlamına geliyor. Rakibin bize göre pozisyon almasından sonra kendi setimizi uyguluyoruz ama bu sene henüz korner golü bulamadık. Vuruş şansını bulduk ama golü bulamadık. Bundan önceki Konyaspor serüvenimizde de Fenerbahçe döneminde de ciddi anlamda bunun avantajlarını sağladık. İnsanlar buralara takılmasın. Bir şey yapılıyorsa vardır bir sebebi. Futbolda artık bir adımın bile hesabı yapılıyor artık.”

AZ BULUNUR BİR İNSAN

Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, son olarak Kulüp Başkanı Hilmi Kulluk hakkında konuştu. Kulluk’un son derece titiz çalışmalar yaptığını dile getiren Kocaman, “İçimden geleni açıkça söyleyeyim. Sayın başkan için şunu söylemem lazım. Son derece titiz, son derece hassas, çok namuslu bir insan. Futbol piyasası için az bulunur niteliklere sahip. Biraz futbol dünyasına aykırı bir insan. Bunu olumsuz anlamda söylemiyorum” ifadelerini kullandı.

SPOR SERVİSİ

Editör: TE Bilişim