Son günlerde devlet denetiminde olan birçok alanda çok ciddi şikayetler geliyor.

Bize de bu konuda ulaşan okuyucularımız var.

TÜVTÜRK ücretleri bunlardan birisi…

Superonline…

Bunlar sadece aklıma gelenler…

Bu başlıkları ilerleyen yazılarımızda ayrı ayrı ele alacağız ama sigorta şirketlerinin keyfi davranışları  her geçen gün insanları daha da zor durumda bıraktığı için bu yazıda bu alandaki mağduriyetlere öncelik verelim istedim.

Malum her kişiden birinde araç bulununca…

Herkesin başına gelebilecek bir konu kazalar… Zira birçoğumuzun en az birkaç saati trafikte geçiyor.

Allah korusun, kaza yapıyor ya da kazaya karışıyorsunuz sonrasında tutanak tutuluyor ve sigorta ya da kaskonuza devrediyorsunuz işi.

Dikkat edin kaza yapmanız dışında da kazaya karışıyorsunuz diyorum.

Yani hiçbir suçunuz yok ama kazaya karıştığınız için bu tür işlerle uğraşmak zorunda kalıyorsunuz.

Sonra…

Sigorta şirketlerinin keyfine bırakıyorsunuz kendiniz ve aracınızı…

Araç sahipleri bilirler, her yıl sigorta için bir miktar para ödüyorlar, ödüyoruz.

Devletin garantörlüğü altında alınan bu paralar bir fonda bekletiliyor ve sizin kazaya karışmanız halinde de zararınız bu fondan tazmin ediliyor.

Yani parayı alırken çok kolay alıyorlar.

Dikkat edin, devlet garantörlüğü adı altında diyorum.

Oldu ki, kazaya karıştınız, hemen harekete geçiyorlar ve zararınınız tazmin ediliyor.

Aslında böyle olmalı…

Değil mi?

Ama olmuyor.

Adeta sizi yalvartıyorlar.

Aracınızı çekiyorsunuz servise sonra eksper bekliyorsunuz.

Bekle ki gelsin…

Keyfi ne zaman yeterse!

Geçtiğimiz günlerde böyle bir hadiseyi yaşadığımız için rahatlıkla yazıyorum bunları.

Gazetemizin araçlarından bir tanesi karışılan bir kaza sonrasında serviste bir haftadan fazla bekledi.

Bekletildi daha doğrusu…

Neden biliyor musunuz?

Eksper gelmediği için…

Dedim ya…

Bir haftadan fazla aracımız serviste bekletildi. Yani çok ciddi bir mağduriyet var.

Bizim başka araçlarımızın olması belki işimizin aksamasını engelledi ama her vatandaşın iki tane aracı yok.

Sigorta şirketlerinin bu keyfi uygulamaları bakın nasıl mağdur ediyor?

Sadece bize mi yapılmış diye merak edip şöyle kısa bir çalışma yaptım.

Bu konuda sosyal medyada okuduğum şikayet yorumları da çok ilginç. Devletin denetiminde olan sigorta şirketlerinin bu kadar keyfi tutumları kabullenilebilir değildir.

Küçücük bir aymazlık ama mağdur ediliyorsunuz.

Eksper gelmediği için aracınız bir haftadan fazla serviste yatıyor ve ciddi mağduriyetler yaşıyorsunuz.

Oysa ki, kaza sonrasında sigorta şirketleri ve eksper ataması dahil yapılması gerekenler kanunlarla belirlenmiş.

Eksper atamadan tutun da kaza sonrasında diğer işlemlerin yapılmasına dair birçok işlemin sınırları da netleştirilmiş.

Buna rağmen keyfi hareket etmeleri mağduriyetleri beraberinde getiriyor.

Sadece bu mu?

Hayır…

Yorumları okuyunca şaşırdım.

Hatta işi bir tık daha ileri götürmüşler ki, Sigorta Mağdurları Derneği (Simader) adı altında dernek bile kurmuşlar.

Örneğin, sigorta şirketleri vatandaşı, istediği tamircilere yönlendirip hasarları ucuza getiriyor. Yan sanayi üretimi parçayla aracın değeri düşüyor.

Aklınıza bile gelmez değil mi?

Şu cümleler de ekonomi yazarı olan Faruk Erdem’in “Sigortada ‘tamici’ oyunu” başlıklı yazısından…

Milyonlarca sürücü sigorta şirketlerinin 'tamir oyunu' yüzünden mağdur oluyor. İmkânı olanlar mahkemelere giderek hakkını ararken, imkânı olmayanlar maddi kayıpları ödemek zorunda kalıyor. Sigorta şirketleri gerek zorunlu trafik sigortasında gerekse kasko sigortasında vatandaşları kendi belirledikleri servislere yönlendiriyor. Araçlarında hasar meydana gelen sürücüler de bu servislere gitmek zorunda kalıyor. Araçlar burada tamir ediliyor, parçaları değiştiriliyor. Buraya kadar sorun yokmuş gibi görünmesine rağmen asıl mağduriyet bu servislerde gerçekleşiyor. Çünkü buralarda hasarın daha düşük çıkması için TSE onayı olmayan, yan sanayi parçalar kullanılarak hem aracın orjinalliği bozuluyor, hem de değeri düşüyor. Vatandaş aracını satarken, bu değişikler kayıtlarda çıktığı için daha az değer biçiliyor. Kazada hiçbir suçu olmayan vatandaş hem aracının değerini kaybediyor hem de özellikle ticari araç sahipleri için uzun süre aracından uzak kalıyor.

Mağduriyet var…

Hem de devletin kontrolünde olan bir alanda mağduriyet…

Hani Cumhurbaşkanımız vatandaşın mağduriyet yaşamaması için talimat veriyor ya…

Ne yapalım?

Mağduriyet var…

Hatta mağduriyetler…

Yazımın başında yazdım ya…

TÜVTÜRK var…

Süperonline var…

O alanlardaki mağduriyetleri de diğer yazılarımda ele alacağım inşallah.

Sigorta şirketleri konusunda şu soruları sorayım;

Denetim yapılmıyor mu?

Bu aymazlık kimin?