Çocuklar ve gençler sınav stresinden, aileler ise çocukları ve kendileri için psikologlardan yardım alıyor. Konya'da da bu alanla ilgilenen Pandomim Psikoterapi ve Danışmanlık Merkezi sahiplerinden Uzman Klinik Psikolog Bayram Duysak, kendilerine gelen hastalara bu konularda ne tür terapi uyguladıklarından bahsetti.

ALTI YAŞINA KADAR KONUŞAMAYAN ÇOCUKLAR VAR

Pandomim Psikoterapi Ve Danışmanlık Merkezi sahiplerinden Uzman Klinik Psikolog Bayram Duysak, pandomim ismine ve ilgilendikleri alanları şu şekilde aktardı: "Pandomim aslında bir tiyatro sanatıdır. Beyaz eldivenlerle yapılıyor.1 buçuk seneyi geçti burayı açmamız. Merkezimizde 3 yaş ve üzeri herkesle ilgileniyoruz. Burada her alanla ayrı ilgilenen psikologlarımız var. Ben yetişkinlerle ilgileniyorum. Bu anlamda kadromuz çok geniş Aile danışmanlığı, çocuk danışmanlığı, ergen danışmanlığı, yetişkin bireysel psikoterapi, konuşma bozukluğu danışmanlığı, cinsel terapi uygulamalarımız var. Psikolojik konuşma bozukluğu dediğimizde üçe ayırıyoruz; Kekemelik, konuşmada gecikme ve artikülasyon. Genellikle üç yaştan sonra problemler ortaya çıkıyor. Bazen altı yaşına kadar konuşamayan çocuklar oluyor."

TERAPİDE YENİ YÖNTEM EMDR

Duysak, alışılmışın dışında yeni yöntemleri de kullandıklarını ve başarılı olduklarını belirterek, "Konya'da Danışmanlık ve terapi merkezi adı altında birçok yer var ama biz farklı bir alanda ilerliyoruz, yani kurumsal olarak çalışıyoruz. EMDR denen yeni bir terapi yöntemi uyguluyoruz. Kronik baş ağrısı ve migren alanında da uygulamalarımız var. Migrende ilaçsız terapi yönteminde kısa sürede başarı elde ettik. Pandomim Sanatı konuşmadan sessiz şeklide anlatıldığı için konuşamayan çocuklarda bu yöntemi bir nevi uyguluyoruz. Terapilerimizde EMDR denilen yeni bir yöntem uyguluyoruz. EMDR yönteminde Beyne çift yönlü uyarı veriyoruz. Kalemle dize dokunma ve göz hareketleriyle yapılıyor. Bilinçaltında yatan olumsuz anıları ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bunun dışında Çözüm odaklı terapi, bilişsel davranışlı terapi yöntemlerimiz var. İlaçlı terapi uygulamamız yok ama çok ileri düzeyde olan hastalarımızda ilaç tedavisi zorunlu olduğu durumlarda anlaşmalı olduğumuz psikiyatri var ona yönlendiriyoruz" ifadelerini kullandı. 

AYDA 140 ADET İLAÇ KULLANILIYOR

Migren tedavisinde de alışılmış yöntemlerin dışında bir yönteme başvurduklarını belirten Duysak, "Migrende tedavisinde daha çok akupunktur, hacamat gibi yöntemler veya ilaç yöntemi uygulanıyor. Uyguladığımız yöntemle genelde migrende şiddet düşüyor, atak sayısı düşüyor ve kullanılan ilaç sayısı azalıyor. Migrende geçmişe bakınca genellikle travma sonucu migrenin ortaya çıktığını görüyoruz. Migren tedavisi için ayda 140 adet ilaç kullanılıyor, bu çok ciddi bir rakam. EMDR uygulamasından sonra bu oran 20'ye düşüyor. Çalıştığımız bir diğer alan Fibromiyalji, Fibromiyalji kaslardaki güçsüzlükle ilgili tamamen psikolojik bir rahatsızlıktır bunlarla çalışıyoruz. Uyguladığımız diğer yöntemlerde bilişsel davranışlı terapi, çözüm odaklı terapi, EMDR terapisi ve oyun terapisi. Oyun terapisini çocuklar üzerinde kullanıyoruz" dedi.

TUĞBA BAŞKAN 

Editör: TE Bilişim