Konya Hospital Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Şentürk, geçmeyen kulak burun boğaz hastalıklarında beta testi yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Öncelikle çocuklarda geniz eti ve bademcik, hayatın normal akışı içinde gerekli olan dokular. Fakat bazen her şeye rağmen çok sevdiğimiz çocuklarımızı dış etmenlerden korumamıza rağmen onlarda burun tıkanıklığı, ateş, yutma güçlüğü, huzursuzluk, kulağa vuran ağrılar olabilmekte. Burada tabii ki uluslararası standartlarda öngörülen ilk tedaviler öncelikle koruyucu tedaviler. Yani bu koruyucu tedavide ne var; ateş ve yutma güçlüğünün önüne geçilip çocuğumuzun beslenme ve gıda yönünden halsiz düşmemesini sağlamak önceliğimiz. Tabii ki her şeye rağmen ateşin ve yutma güçlüğünün, boğaz ağrısının, huzursuzluğun devam ettiği çocuklarda bizler devreye girmek zorunda kalıyoruz çünkü hastalığın çocuğumuza daha fazla zarar vermemesi açısından ve sosyal hayatının devamı açısından ilaç tedavisine başlamak gerekiyor. Her gördüğümüz geniz eti, bademcik hastalığında antibiyotik tartışılan bir konu ve hemen vermiyoruz. Bunun kriterleri var. Sağlık Bakanlığının son zamanlarda gündeme getirdiği beta mikrobuna karşı bir test de burada önemli, bunu yaptırmakta fayda var. Diğer taraftan bademcikleri çok beyaz beyaz iltihap kapmış, geniz eti iriliğinden dolayı burun tıkanıklığı olan çocuklarımıza ilaç tedavilerini önermekteyiz. Bunlar klasik antibiyotikler, ateş düşürücüler, burun açıcı kısa süreli spreyler olabilmekte. Genellikle bir hafta 10 gün içinde toparlamakta ve daha kısası 72 saat içerisinde genellikle toparlanmakta. Fakat genel vücut düşkünlüğünün ağır olduğu durumlarda serum yolu ile de hastaneye yatırarak bazen tedavi gerekebilmekte" dedi.

"Erişkinlerde ise bademcik hastalıkları daha şiddetli seyredebiliyor’"
Op. Dr. Şentürk, erişkinlerde bademcik hastalığının daha şiddetli olduğunu belirterek, "İş gücü kaybına ve mali eksikliklere sebep olabilmekte ve daha fazla komplikasyon dediğimiz vücuda yan etkileri olabilmekte. Bunlar arasında eklem ağrıları, romatizmaya çevrilme ihtimali, kalp kapak hastalıkları, böbreklerde glomerulonefrit dediğimiz hastalıkların olabilmesi sayılabilir. Tabii ki burada da en önemli şey hastanın sağlık konforunun biran evvel yerine getirilmesi. Yutma güçlüğünün, boğaz ağrısının olabildiğince hızlı yenilmesi ana amaçlardan biri. Biz bu amaçla öncelikle semptomatik dediğimiz hastanın şikayetlerine yönelik tedavileri ön plandan tutmaktayız. Buna rağmen geçmeyen durumlarda beta mikrobundan şüphelendiğimiz durumlarda antibiyotiği tabii ki tercih etmekteyiz. Dolayısıyla erişkinlerde biraz daha çocuklara göre şiddetli geçmesine rağmen yine de kendini sınırlayan bir hastalıktır" şeklinde konuştu.

"2 yılda 6-7 defadan fazla ateşli bademcik iltihabında ameliyat gündeme gelmekte"
Konya Hospital Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Şentürk, ayrıca hastalığı sık geçirenlerin iş gücü ve sağlık problemlerinden yakındığını belirterek, "Bir diğer taraftan hastalarımız bize bu hastalığın tekrar etmesinden dolayı iş gücü ve sağlık problemlerinden dolayı yakınabilmekteler. Yine uluslararası standartlara göre son bir yılda 3-4 defa ateşli bademcik iltihabının bir haftadan uzun sürmesi, son 2 yılda 7’den fazla bademcik iltihabının olması ve bazı vücutta getirdiği romatizma, kalp kapak rahatsızlığı, böbrek hastalıkları gibi etkileri olduğunda biz ameliyatı da düşünebilmekteyiz. Tabii her gördüğümüz erişkinin bademciğini alma gibi bir durum kesinlikle yoktur. Çünkü bademcik dokuları vücuda gerekli olan savunma mekanizmalarındandır. Ancak bu savunma mekanizması artık iş göremez duruma geldiğinde biz ameliyatı planlamaktayız. Bademcik ameliyatları biraz daha çocuklara göre yavaş iyileşmekte, biraz ağrısı fazla olmakta. Destek tedavilerimiz biraz daha fazla olabilmekle birlikte genel olarak yüzde 95’in üzerinde hastalarımıza eskiye göre hayat konforunda çok ciddi iyileşmeler gözlemlenebiliyor. Çocuklarda ise geniz eti ve bademcik problemleri yine erişkinlere benzer şekilde yılda 3-5 defadan fazla olması son 2 yılda 6-7 defadan fazla ateşli bademcik iltihabının olması, ilaç tedavisine rağmen bu durumun devam etmesi, ameliyatı gündeme getirebilmekte. Genel olarak yine doğru tanı konulmuş ve doğru şekilde ameliyat edilmiş hastalarımızın hayat konforu, okul başarısı, sosyal durumu, psikolojileri daha iyi olabilmekte" ifadelerini kullandı.
İHA

Editör: TE Bilişim