Ramazan ayının gelmesiyle birlikte beslenme alışkanlıkları ve beslenme düzeninde değişiklik yaşandı. Günlük 3 öğünden 2 öğüne düşülmesi ve yaklaşık 13 saate varan açılık nedeniyle gün içerisinde kan şekeri ve direncin düşebileceğini aktaran Medicana Konya Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Dyt. Merve Sena Nazlı durumla ilgili önerilerde bulundu. Ramazan ayında beslenme ile ilgili de konuşan Nazlı, kan şekerindeki ani düşüş ve iftarda tüketilen besinlerle birlikte ani yükselen kan şekerinin dengelenmesi noktasında önerilerde bulundu.

6 5 Kopya

Pazarda zam furyası! Pazarda zam furyası!

‘TEK ÖĞÜNLE BESLENMEK HASTALIKLARA DAVETİYE ÇIKARIR’

Ramazan ayında tutulan oruçla birlikte 3 öğün olan beslenme düzeninin 2 öğüne düştüğünü ifade eden Nazlı, uzun süren açlıktan daha fazla etkilenmemek adına sahur öğününün aksatılmaması gerektiğine dikkat çekti. Sahur yapmayan kişilerin tek öğünle, hastalıklara davetiye çıkardıklarının altını çizen Nazlı, sahurun önemiyle ilgili şunları söyledi: “Uykusunu bölmek istemedikleri için sahura kalkmadan oruç tutan kişiler olabiliyor ancak zaten oruç tutarak 3 olan öğün sayını ikiye düşürüyoruz. Sahur yapmayarak tek öğünle günü bitiren kişilerde ise metabolizma yavaşlar; vücuda yeterli besin takviyesi girmediği için hastalıklara karşı da korunmasız kalınmış olur.” Tek öğünle beslenen kişilerde Ramazan ayının tamamlanmasıyla birlikte kilo artışının da yaşanabileceğine dikkat çeken Nazlı, bu kapsamda beslenme düzeninde çok fazla değişiklik olmaması adına ‘mutlaka sahur yapın’ önerisinde bulundu.

6 8-2

DÜZENLİ SU İÇMEYENLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜYOR

13 saate varan susuzluk ve kan şekerinin düşmesine bağlı olarak orucun tutulduğu ilk günlerde baş ağrısının yaşanabileceğine dikkat çeken Nazlı, baş ağrısının bazı kişilerde daha sık görüldüğünü ifade ederek şunları söyledi: “Düzenli su içmeyen, sahur yapmayan ya da tatlı ve yağlı yiyecek tüketimi fazla olan kişilerde daha yoğun bir baş ağrısı görülebilir.” dedi. El- ayak, titremesi, göz kararması gibi durumların kan şekerinin düştüğüne işaret ettiğini söyleyen Nazlı, bu gibi durumlarda ayakların hafif yüksekte olduğu bir pozisyonda uzanılması gerektiğini belirtti. Bilinç kaybı ve bayılma gibi durumlar yaşandığı takdirde koma durumunun söz konusu olduğunun altını çizen Nazlı, şeker hastalarının yaşadığı kan şekerindeki ani düşüşe (hipoglisemi) bağlı olarak bilinç kaybı yaşayan ya da düzenli insülin kullanması gereken hastalara oruç tutmayı önermediklerini söyleyerek doktora danışarak oruç tutmalarını tavsiye etti.

‘HURMA, DÜŞEN KAN ŞEKERİNİ DENGELİ YÜKSELTİR’

İftar ve sahurda beslenmeyle ilgili önerilerde bulunan Nazlı, sahurda protein ağırlıklı gıdalar tüketmek gerektiğini söyledi. Gün içerisinde susatacak yağlı ve tuzlu yiyeceklerden uzak durularak kahvaltı ağırlıklı beslenmeyi öneren Nazlı, gün içerisinde kan şekerinin dengede kalması adına dikkat edilmesi gereken besinlere dikkat çekti. Nazlı, “Protein ağırlıklı bir kahvaltının yanında ceviz, badem, avokado gibi besinler kan şekerini dengede tutar. Yeşili bol sebzeler, kefir ve ayran da Ramazan’da yaşanan kabızlığın önüne geçer. Tam tahıllı ekmekler beslenmeye dahil edilebilir.” dedi. Nazlı, iftar sofraları için ise, “Yemeğe ilk olarak 1-2 bardak su içerek başlayabiliriz. Ardından 1 tane hurmayla gün içerisinde düşen kan şekerimizi de dengeleyebiliriz. Çorbayla beraber tüketilen yoğurt ve salata ise kan şekerimizin ani yükselmesinin önüne geçerken aynı zamanda aşırı yemenin de önüne geçmiş olacaktır.” şeklinde tavsiyelerde bulundu. 

6 7-2

ANİ YÜKSELEN KAN ŞEKERİNE DİKKAT!

Çorbadan sonra yemeğe verilen 5-10 dakikalık aranın, midedeki hazımsızlığı önleyeceğini söyleyen Nazlı, iftar yemeklerinin de yine protein ağırlıklı olmasında fayda olduğunu aktardı. Nazlı, Et, tavuk, etli sebze gibi besinler tercih edilirken, kan şekerini ani yükselten besinlerden de özellikle iftarda uzak durmak gerektiğini vurguladı. Kan şekerini ani yükselten ürünlerden bahseden Nazlı, “Pirinç pilavı, patates, börek, makarna gibi ürünler kan şekerini ani olarak yükselttiği için çok daha az miktarda ve hafta 1 gün olarak tercih edilmeli. Pide ve ekmeği de iftarda çok fazla tüketmemek gerekir. Pirinç pilavında basmati pirinç kullanılırsa daha dengeli bir kan şekeri yükselişi sağlanabilir; makarna tercihleri de kepekli olabilir. Yoğurt ve salata, kan şekerinin dengelenmesi için gerekli, sofralarımızda bolca yer verebiliriz.” şeklinde konuştu.

‘KAN ŞEKERİNİN ANİ YÜKSELİP DÜŞMESİNİN ÖNÜNE GEÇİN’

İftar sonrası kan şekerinin yavaş yavaş eski seyrini alacağını ifade eden Nazlı, yoğun şerbetli tatlılar başta olmak üzere iftar sonrası tüketilen tatlıların uyku hali, sersemlik ve susama gibi kan şekerinin yükselmesine bağlı belirtiler gösterebileceğine dikkat çekti. Tatlı yerine tüketilebilecek alternatif yiyeceklerden bahseden Nazlı,    “Yemekten 1-1.5 saat sonra meyve, kuruyemiş gibi besinlerin tüketimi, kan şekerinin çok hızlı yükselip düşmesini önlerken aynı zamanda tatlı ihtiyacının da önüne geçmiş olur. İftar sonrası hafif tempoda yapılan yürüyüşler de kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olacaktır.” dedi.

HACER CEYLAN

Editör: Birkan Bakay