Konya, medeniyetlere başkentlik yapmış bir şehirdir.

Bu konuda hemfikiriz…

Konya merkez başta olmak üzere ilçeler dahil, bastığınız topraklar tarihe tanıklık etmiş.

Hepsini yazabilmek zor tabi…

Lakin…

Konya’nın medeniyetlere ev sahipliği yaptığını kabullendiğimiz kadar tarihi değerlerimize sahip çıkma konusunda da hassas davranabiliyor muyuz?

Asıl mesele bu…

Görünen o ki, bu konuda sıkıntılarımız var.

Neden bunları yazdım?

Efendim, son birkaç gündür Konya’da gündem olan bir mesele var.

Hatırlatayım…

Miryokefalon Savaşı’nın yapıldığı alan, çok sayıda uygarlığa ev sahipliği yapan Bağırsak Boğazı’na maden ruhsatı verilmiş.

Yanlış duymadınız.

Tarihi alana maden ruhsatı verilmiş.

Sonuç…

Tarih yok olacak…

Dedim ya…

Tarihi gün yüzüne çıkarmak ayrı bir mesele sahip çıkmak ise ayrı…

Sıkıntımız burada ortaya çıkmış.

Tarihe sahip çıkamıyoruz.

Cümleler çok net: “Gelin bu yanlıştan bir an önce dönelim ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan Selçuklu payitahtı Konyamıza yakışan kararı bir an önce alalım. Tarihimizi yok ederek hem geçmişimiz hem de geleceğimiz adına büyük bir vebale girmeyelim.”

Burada herkese görev düşüyor.

Konya Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, İl Kültür Müdürlüğü başta olmak üzere tüm Konya bu konuya el atmalı.

Başka STK’lar…

Tüm Konya…

Maden ruhsatının kime verildiği konusunda ikilemde kalmaya gerek yok zira biz kime verildiği ile değil tarihin yok olmak üzere olduğuyla ilgileniyoruz.

Neymiş?

O alandan çimento ham maddesi çıkarılacakmış.

E, tarih ne olacak?

Bağırsak Boğazı’nın tarihini de merak ediyor musunuz?

Bu sorunun cevabını da bir tarihçinin ve bu alanda çalışmalar yapan isimlerin cümlelerini paylaşayım.

“1071 Malazgirt Zaferi’yle Türklere açılan yeni yurt Anadolu, Konya Bağırsak Boğazı’nda gerçekleşen Miryokefalon Zaferi’yle korundu ve emniyet altına alındı. Bu nedenle bu savaş Anadolu'nun tapusu olarak bilinir ve ‘Yurt Tutan Savaş’ olarak anılır. Bu nedenle savaşın gerçekleştiği alanın Konya'mız ve tarihimiz için önemi büyük.”

Bir ayrıntıyı daha aktarayım mı?

“Daha önce çeşitli yerlerde yapıldığı rivayet edilen Miryokefalon Savaşı'nın Konya Bağırsak Boğazı'nda yapıldığının bilimsel bir tez ile ortaya çıkarılması akabinde Konya’da kutlanan Miryokefalon Savaşı etkinlikleri Selçuklu'nun payitahtı olan şehrimize yeni bir ivme kazandırdı”

Bu cümleler de bu alanla ilgili çalışma yapan isimlerin cümlesi.

Üstelik birazcık beyin jimnastiği yapınca Miryokefalon Savaşı ve Bağırsak Boğazı'nın tarihi değerlere kazandırılmasına, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin öncülük ettiğini biliyoruz.

Üstelik Uğur İbrahim Altay’ın bu konudaki hassasiyetini herkes biliyor.

Hatırlayın…

Bir dönem bu çalışmayı sizlerle paylaşmıştım.

Sultan Abdülhamid Han ülkenin en büyük şehirlerin fotoğraflarını çektirmiş. Konya’ya özel fotoğraflar da var.

En azından Konya’ya ait özel fotoğrafların olduğunu öğrenmiştik.

Şu anda İstanbul’da bir müzede bu fotoğraflar sergileniyormuş.

Uğur İbrahim Altay Başkan, bu konuyla ilgili de bir çalışma başlatmıştı. Son durum nedir bilemiyorum? Ama Konya’nın tarihi için çok önemli fotoğraflar olduğunu da duymuştum.

Başkan Altay’ın başlattığı çalışma da bu fotoğrafların Konya’ya getirilmesiyle ilgili…

Bunu neden anlattım?

Konya’nın tarihinin gün yüzüne çıkarılması en küçük fotoğraf detayını atlamayan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, bir tarihin yok olmasına göz yummayacaktır.

Bağırsak Boğazı’nın sit alanı ilan edilmesi için elinden geleni yapacaktır.

Biz çağrımızı yineleyelim.

Gelin…

Ruhsatı iptal edelim ki, geçmişimizi yok etmeyelim…

Bu sorumluluğu kimse kaldıramaz…

Hadi bir el atın.