Yazılım sektöründe Türkiye'nin söz sahibi şirketlerinden olan ve Konya'dan başlattığı serüveni bugün Türkiye'ye yayan, hatta dünyaya adını duyuran AKINSOFT, İstanbul Bölge Müdürlüğü'yle de 2009 yılından beri İstanbul piyasasında hizmet veriyor.
AKINSOFT Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Özgür Akın, İstanbul Plaza'da sorularımızı yanıtladı, bugün dünya devleri arasına adını yazdıran AKINSOFT'un hikâyesini anlattı. AKINSOFT'un mimarı Dr. Özgür Akın, "Kurumsallaşmış ve hiçbir destek almadan öz sermayesi ile bugünlere gelmiş bir firma olarak, Türkiye'de rakip tanımıyoruz" diyor.
Çok yazıldı, çizildi, konuşuldu ama ben tekrar şahsınızdan AKINSOFT'un hikayesini dinlemek isterim. Bugün bir dünya devi olan Akınsoft, nasıl ortaya çıktı ve gelişti?
Kendi öz sermayesi ile 12 Nisan 1995'te 15 metrekarelik ofiste, hard diski olmayan bir bilgisayarla, kilometre taşlarımızı dikmek adına bu yola çıktık. Şirketleştiğimiz 4 Aralık 1996 tarihini Dünya Bilişimciler Günü olarak dünyaya armağan ettik. Kendi bünyesinde sağladığı disiplin, hedef ve ilkelerinden asla taviz vermeden başarılı çalışmaları ile dünyada hızla yayılan AKINSOFT, kurulduğu günden bugüne müşteri portföyünü ve çalışan sayısını artırarak sektörünün bir numaralı şirketi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Şu an itibariyle bugün 25 ülkede 2 bini aşkın Çözüm Ortağı ile geniş bir aile yapısına sahip olan AKINSOFT; ERP Çözümleri, Muhasebe Programları, Ticari Programlar, Sektörel Programlar, Web Programları ve Mobil Programlar olmak üzere 120'yi aşkın yazılımın yer aldığı birçok sektöre hitap edebilen Türkiye'nin en geniş program arşivine sahip, müşterilerine en iyi hizmeti götürmeyi hedefleyen köklü ve büyük bir şirkettir.
DIŞ TİCARETİN NABZI
İSTANBUL'DA ATIYOR
AKINSOFT'un İstanbul'a uzanış hikayesini de merak ederiz. Uzun bir süre ve hâlâ genel merkez Konya olmak üzere İstanbul Plazayı da hizmete açtınız. Biraz İstanbul Plaza üzerine konuşmak isterim.
Kurulduğumuz gün belirlediğimiz 28 yıllık vizyonlarımız arasında olan İstanbul Bölge Müdürlüğü, 25 Kasım 2009 tarihinde aktif olarak faaliyete geçti. 100 personel kapasite, 8 katlı plazası ve 16 departman yapısı ile İstanbul'un ana arterleri üzerinde yerini aldı. Bilindiği gibi dış ticaretin nabzı İstanbul'da konumlanmıştır. Bizim de bu değerleri yakalamak adına İstanbul'da yerimizi almamız gerekiyordu. Ulaşım kolaylığı dolayısıyla yurt dışı temsilcilerimizi İstanbul'dan daha kolay kontrol etmek, burada ağırlamak, seyahatlerimize yön verebilmek bizi bu yola teşvik etti.
DÜNYANIN MERKEZİ
İSE KONYA'DIR
Ben her zaman vurgulamışımdır dünyanın merkezi olarak güzel Konya'mızı görmekteyim, şimdilik İstanbul ve Konya'da konumlanmamız yönetim olarak yeterli gelmekte. Şunu da eklemek isterim, birbirinden değerli ve disipline olmuş AKINSOFT Çözüm Ortakları ile Türkiye'nin 81 ilinde, Dünyada 25 ülkede başarı ile temsil edilmekteyiz.
Konyalı bir firmanın, temelini Konya'dan alan bir işletmenin, İstanbul'da olması niçin önemli? Bu anlamda sizin İstanbul'a uzanışınızı biraz geç olarak değerlendiriyorum, bilmiyorum katılır mısınız?
Türkiye'de bazı şehirlerin sanayisinin gelişmesi, sosyo-kültürel değerlerinin bir adım önde olması, jeopolitik konumunun da dikkate alacak olursak diğer illerde kısır döngünün aşılamaması, vizyonel kurumlar tarafından İstanbul'u cazibe merkezi haline getirmiştir. AKINSOFT olarak Türkiye'nin her yerindeyiz, her şehri ayrı bir değerdir benim için, doğduğum büyüdüğüm şehrin ambiyansını başka illerle kıyaslamam yanlış olur. Öngörülerimde yanılmadığımı bugünkü başarılarımız ispatlamıştır. Ne zaman nerede nasıl bir görev içerisinde olacaksak orada olmayı bilmişizdir. Bir sistemde bazı kriterlerin olgunlaşması gerekir ki siz de bu pastadan payınızı alırken tadını ve hazzını yaşayabilesiniz. Başarılar; doğru tarihlerde doğru adımların atılmasında gizlidir.
İstanbul Plaza'yı daha yakından tanımak isteriz. Buradaki çalışma sistemi, faaliyetleri, ne yapıyorlar, ne ediyorlar, hangi birimler var, kaç kişi çalışıyor vesaire bilgilendirir misiniz?
Bir işveren olarak insan kaynakları bir kurumun bel kemiğini oluşturmaktadır. Doğru kişiler ile doğru işlere imza atabiliyorsanız işiniz zaruret olmaktan çıkar, hobinizi gerçekleştirdiğiniz bir alan olur. Konya ve İstanbul Plaza çalışanlarımıza öncelikle iş ve sosyal alanlarımızın ergonomisini en iyi nasıl sunabiliriz düşüncesini ön planda tuttuk. Personellerimiz ile yaptığımız "Söz Sizde" toplantıları ile personellerimizle birlikte ortak kararlar aldık. İstanbul Plaza'mızda 16 departmanımız yapılandırılmıştır. Plaza ve departman yöneticilerimiz disiplinli başarılı yönetimleri sonucunda AKINSOFT Konya ile paralel ilerlemektedir. Dış Ticaret, Ar-Ge, Marmara Bölge Müdürlüğü, Karadeniz Bölge Müdürlüğü, Müşteri Hizmetleri, Pazarlama, Halkla İlişkiler Departmanı ve bunlarla bağlantılı yan departmanlardan oluşmakta. Kurumumuzda 10, 20, 60 kişilik seminer salonları bulunmakta. Bu alanlarda personellerimize, çözüm ortaklarımıza ve müşterilerimize düzenlediğimiz eğitimlerimiz ve toplantılarımız gerçekleştirilmektedir.
BÜYÜK PROJELERİN YÜRÜTÜLDÜĞÜ
CAZİP ÇALIŞMA ALANLARI
100 kişilik istihdam sağlayacak yapıya sahip plazamız E5 üzerinde yer almaktadır. Personellerimizin ve uluslararası seyahatlerimizi de göz önünde bulundurarak ulaşım yolları üzerinde yükselen oldukça şık ve görkemli bir plaza yapısına sahibiz. Plazamızda, çözüm ortaklarımızın büyük projeleri rahatlıkla yürütmelerine olanak sağlayan çalışma alanları da tahsis edilmiştir. AKINSOFT firmasının yapılanmasında en büyük katkı AKINSOFT'a inanan Çözüm Ortaklarına aittir. Bugün AKINSOFT olarak, 25 ülkede, Türkiye'nin 81 ilinde 2000'i aşkın Çözüm Ortağı ağı ve yüzbinlerce müşterisiyle kocaman bir aile olmuştur.
RAKİP TANIMIYORUZ
Diğer yazılım devleri arasında Özgür Akın bey, AKINSOFT'u hangi noktada görüyor? Size göre AKINSOFT, yerelliğini kırıp, olması gerektiği noktaya ulaştı mı?
Yurt dışındaki büyük firmaların kısa sürelerde milyar dolarlar değerine ulaştıklarını ve yazılım tabanlı kuruluşlar olduğunu öğrenince bir furya başladı. Yazılıma yönelenlerin sayısı artmıştır. Home Ofis yahut küçük işletmeler olarak faaliyet göstermekte olduğunu, biraz gelişme gösterenlerinde şirket evlilikleri yaparak büyüdüğünü gördük. Yurt dışına kaptırdığımız firmaların olması da üzücü gerçekler arasında. Rekabet her zaman sizi sürdürebilirliğe teşvik eden öğelerden biridir. Kurumsallaşmış ve hiçbir destek almadan öz sermayesi ile bugünlere gelmiş bir firma olarak, Türkiye'de rakip tanımadığımızı söyleyebilirim. Yerellikten kastınız ilimizde veya civar illerdeki satışları kastediyorsanız, Türkiye genelinde hemen hemen yüzbinlerce müşteri portföyü ile karşınıza çıkmaktayız. 25 ülkede AKINSOFT adının duyulması o ülkelere hizmet götürmemiz de tesadüf değildir.
ÇÖZÜM ORTAĞI AĞINI
SÜREKLİ GENİŞLETİYORUZ
Kalitesini insanlığa sunmak için Çözüm Ortağı ağını sürekli genişleten AKINSOFT, dünyada da adını hızla duyurmaktadır. An itibari ile ''Türkiye'nin Vizyonu'' olan bir kurum konumunda parmakla gösteriliyor, örnek alınıyor olmamız güzel. Yazılım alanında rüştünü ispatlamış ve son yıllarda Robotik Teknolojiler alanında katma değeri yüksek işlere imzamızı atmış olmak şahsımı gururlandırmaktadır.
Sizi yakından tanıyanlar bilir; robotlara karşı bir düşkünlüğünüz var. Hatta Konya'da robot fabrikasının temelleri yükseliyor. Özgür Akın'ın bu robot merakı nereden geliyor, neden sürekli robotlara yatırım yapıyor, hatta robotların işlettiği bir kafeyi de Konya'da hizmete kazandırdınız? Neler söylemek isterisiniz?
Küçük yaştan beri farklı bir karakter sergilediğimi büyüklerim hep dile getirmekte. Hayal dünyamda o kadar uç noktalar vardır ki ütopya gibi bir şeydi. Dile getirdiğimde gülme krizleri oluşurdu etrafımda. Küçük yaşlarım köyde geçti ilk kez gördüğüm, o gün bana devasa gelen köy otobüsünün ne kadar küçük bir toplu taşıma aracı olduğunu çok geç anladım. O otobüs rüyalarımı süslemişti. Kendimce içine TV'ler, buzdolapları yerleştirmiştim. Kendimce ar-ge yapmıştım çocuk beynimle daha ötesi var mı? Teknoloji ve bilime olan sevgim, 2009 yılında insan hayatını kolaylaştıracak yapay zekaya sahip robotların ar-ge çalışmalarına başlamamı sağladı. Doktoramı Robotik Teknolojiler üzerine yaptım bununla ivme kazanan bu alanda çalışmalarım bir birini takip etti. Bizler tüketim toplumu olmaktan çıkmalı teknolojiyi ithal eden değil, ihraç eden bir ulus olmalıyız. Birinci dünya ülkelerini uzaktan izlemektense onlar arasında olmanın teknolojik devrimlerden geçtiğini bilmek benim ufkumda yeni çizgiler açtı. Sizlerin de bildiği gibi robotik teknolojiler hayatımıza çalar saatler, radyolar, televizyonlar ile birlikte girdi ve günümüzde vazgeçilmez uzuvlarımız halini aldı. İnsan vakti o kadar değerli ki! Kendine ayırdığı ya da sevdikleri ile geçirdiği zaman merhumunu neden daha uzun tutamasın, neden kalifiye işlerde çalışıp refah düzeyini arttırmasın. Bırakın güç gerektiren, tehlike arz eden işlerde robotlar çalışsın.
TÜRKİYE'DE ROBOT YAPILABİLİR!
Cadde Meram Kafe, yaptığımız robotları sorgulayan ne işe yarayacak bu robotlar, Türkiye'de robot yapılamaz diyenlere inat robot garsonların hizmet verdiği oldukça şık ve nezih bir mekan. Dünya genelinde çok değil bir kaç ülkede robotların servis yaptığı kafe ile karşılaşabilirsiniz. Bunlardan birisinin de Türkiye ya da Konya olduğunu gururla söyleyebiliriz. Tabi bizim robot garsonlarımız onların servis robotlarından daha gelişmiş olduğunu özellikle belirtmek isterim. Diğer ülkelerde hizmet veren robotların masaya servisi götürdükten sonra müşterinin kalkıp siparişlerini robot garsondan alması gerekirken bizim robot garsonlarımız siparişleri müşterilerin masalarına bırakarak tüm süreçlerini kendi gerçekleştirmektedir. Sipariş vermeniz yeterli onlar size hizmet etsin.
Sektörünüzde deneyimli, tecrübeli eleman sıkıntısı yaşıyor musunuz?
Dünya ülkelerinde 1950 yıllarında bilgisayarlı ve sonrası yıllarda internetli hayat başlarken, Türkiye'de ilk kez Karayolları Müdürlüğü'nde 1960'lı yıllarda bilgisayar kullanılmıştır. Ülkemize internetin gelişi ise 1993'lü yıllara dayanmaktadır. Bu teknoloji ile geç tanışmamız gelişimi geriden takip etmemize yol açmıştır. Bu teknoloji ile geç tanışma, eğitim alanında da kısıtlı kalınması, beyin göçününde etkisiyle yaşadığımız ülkemizde deneyimli ve tecrübeli kalifiye çalışan bulmak zorlaşmaktadır. Okulların mühendislik bölümlerinden mezun, alanında ihtisas yapmış gençlerimiz pırıl pırıl bir zekaya sahipler onlarla çalışmak AKINSOFT'un büyümesinde hiç şüphesiz önemli bir etkendir. Gençlerimizin eğitiminde yalnızca teoride kalınmamalı uygulamalı ve teknoloji ile iç içe olduğu eğitimlere ağırlık verilmelidir. Böylece mezun olduğunda donanımlı alanında uzman ve tecrübeli kişilerle karşılaşmamız mümkün olsun.
Toparlamak gerekirse AKINSOFT'un ileriye dönük projeleri, hedefleri nelerdir, bizimle paylaşır mısınız?
AKINSOFT'un 28 yıl önce belirlediği 2015 vizyonu İnsansı Robot Fabrikası'nın temelleri 26 Aralık 2015 tarihinde Konya'da atıldı ve inşaatı hızla devam etmektedir. Çok yakında tamamlayıp, insansı robotlarımızın seri üretimine geçerek, insanların günlük hayatında kullanmalarını planlamaktayız. Robotlarımız, Broşür dağıtma, ürün tanıtımı, görüntü işleme teknolojisiyle yüz tanıma, insanlarla iletişim ve etkileşim kurma, yürüme, konuşma, görme, gelişmiş teker teknolojisiyle yüksek manevra kabiliyeti ve her ortamda çalışabilme yeteneği, insan hareketlerini taklit edebilen eklem yapısına sahip kollarıyla programlanabilir birçok hareket yapabilmektedir. Robot fabrikamızın en kısa sürede faaliyete geçmesi ve seri üretimle birlikte yurt içinde ve yurt dışında robotlarımızı havaalanlarında, otogarlarda, alışveriş merkezlerinde, eğitim kurumlarında ve birçok alanda ilerleyen dönemlerde hizmet vermeye başlayacaklar. 28 yıl önce belirlediğim 2023 vizyonumuzu, İnsansı Robot Fabrikamızın temel atma töreninde sizlerle paylaşmıştık. 2023 vizyonumuz Uzay Teknolojileri Ar-Ge Üssü ve AKINSOFT Yüksek Teknoloji Üniversitesi kurmaktır. Çalışmalarımıza yılmadan devam ederek ülkemizin yüksek teknoloji üretebilen gelişmiş ülkeler arasında görmeyi hedeflemekteyiz. Bu keyifli röportajı "Yüksek teknolojiye gereken önemi vermeyen milletler, kendi topraklarında özgür olduklarını sanarak, köle olmaya mahkûmdur." Sözümle noktalarken, nezdinizde Konya Yenigün Gazetesi'ne teşekkür eder, başarılarınızın devamını dilerim.
MUSTFA GÜZEY