Konyaspor'umuz bu sene kendi rekorlarını kırmaya devam ediyor. Süper Lig'deki puan rekorunu her hafta ileri taşıyan takımımız ikinci yarının da yenilmeyen tek takımı. Yine Avrupa'nın büyük liglerinde 2016 yılında yenilmeyen tek takım.
Bu tablo yıllardır hayalini kurduğumuz bir tablo. İçeride ve dışarıda rakiplerinin yüreğine korku salan, ayaklarını titreten bir takımımız var. Yıldızı olmayan bu ekibi takım yapan Aykut Kocaman ve ekibi her türlü övgüyü hak ediyor.
Yıldızımız yok. Bunu kabul ediyoruz. Yıldızı olmadan nasıl başarılı olunurun en güzel örneğidir Konyaspor. Süper ligdeki birçok takımın kadro kalitesi olarak bizden bir kaç gömlek yukarıda olduğu bir gerçek. Ama en büyük gerçek, son 5 haftaya girdiğimiz Süper Lig'de 3. sırada yer almamız. En yakın rakibimize de 8 puan fark atarak koltuğumuzu korumamız.
Demek ki bu işler yıldızlarla olmuyor. Yürek lazım. En kocamanından hem de. Kocaman yüreklerin yüzde yüz şarj edilmiş bir şekilde mücadele etmesi lazım. Aynı Konyaspor'umuz gibi. Bizi bu seviyeye getiren herkese sonsuz teşekkürler.
*************
Gelelim hafta sonu oynadığımız Es-Es maçına. İki takım arasındaki gönül bağını bilmeyen yok. Eskişehir bizim kardeş takımımız. Ligdeki durumlarına en az onlar kadar biz de üzülüyoruz. Bu sebeple deplasman tribününde yerini alan taraftarlarımızın gösterdiği tavır herkesin taktirini kazandı. Bize de yakışan buydu. Artık Es-Es ile bağımız bir kaç kat daha arttı. Temennimiz yeni sezonda kardeşimizle hatta bir diğer kardeşimiz Mavi Şimşek ile omuz omuza mücadele etmek. Neden olmasın?
Eskişehir maçı beklediğimizden çok daha kolay geçti. Maçı kolay yapan henüz 20. dakikada kazandığımız penaltı ve rakibimizin 10 kişi kalması. Kolay değil 70 dakika bir eksikle oynamak. Hele hele topu ayağında tutan bizim gibi bir takıma karşı çok daha zor. İkinci yarıda pekte alışık olmadığımız bir şekilde bulduğumuz ikinci gol rakibin adeta fişini çekti. Ardından kaçırdığımız sayısız gol fırsatı. Ve yine son dakikalarda yaşadığımız stres. Ortada pozisyon yokken Selim'in yaptığı anlamsız hareket bizi tedirgin etti.
Selim'in yeri Konyaspor taraftarı arasında başkadır. Süper lig yolunda Buca deplasmanında attığı gol hala hafızalarımızda. Ama Selim'in işi böyle oynamaya devam ederse çok zor. Bu takımın bir parçası olmak istiyorsa daha çok çalışmalı.
Neticede bizim için her açıdan çok zor olan bir deplasmandan üç puan almanın sevincini yaşıyoruz. Boyu iyice kısalan ligde üçüncülüğümüz artık diğer takımlar için de kabul edilmiş bir gerçek. Geriye kalan 5 haftada alabildiğimiz kadar puan alıp önümüzdeki sezonun planlamasını yapmamız lazım. Hem de çok iyi planlamamız lazım. En az hata ile ihtiyacımız olan bölgelere gerekli takviyeleri yapmamız lazım. Çünkü önümüzdeki sezon için üstlendiğimiz görev çok ağır, çok zor. Bazı spor yorumcularının söylediği bu takım ilk 7'ye girmez. Eğer girerse ben bu işi bilmiyorum sözü o kişiye yedirilmeli. Hem de en lezzetlisinden.
********************
Çarşamba akşamı Türkiye kupası yarı finali ilk maçında iç sahada Fenerbahçe ile oynayacağız. Takımımızın alının akıyla finale yükseleceği neden eminim. Hafta sonu ise yine iç sahada Rize ile karşı karşıya geleceğiz. Takımımızın itici gücü olan taraftarımız bu maçta tribünde yer alamayacak. Tamam tribünde yokuz ama milyonların yüreği çimlerin üzerinde Konyaspor'umuzla beraber.
Kupada Fenerbahçe ve ligde Rize spor karşılaşmasında oyuncularımız ve teknik ekibimize sonsuz başarılar diliyorum. Her zaman ve daima KONYASPOR.
