AK Parti Kongresini hatırlatarak,  “AK Parti zihniyeti kongre salonunda Barzani’yle gurur duymuştu” diyen Bahçeli, “Bizim gurur kaynağımız ise Türk Milleti'dir” dedi

Milliyetçi Haraket Partisi (MHP)'nin 10. Olağan Büyük Kurultayı gerçekleştirildi. Kurultayda 400 delegenin imzasını alan mevcut MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile 72 imza toplayan Koray Aydın ve 41 imza toplayan  İzmir eski İl Başkanı Musavat Dervişoğlu yarıştı.
10. Büyük Kurultay'a ise MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli'nin konuşması damgasını vurdu. Sık sık  “Türk Milleti Seninle Asla” mesajı veren Bahçeli, bölünme sürecine ve MHP'yi bölmeye çalışanlara karşı sert konuştu.
Bahçeli, MHP'nin Ankara Arena Salonu'nda yapılan 10. Olağan Kurultayında yaptığı konuşmada bugün 'Türk Milleti Sensiz Asla' diyen vatansever milli vicdanların başkentte bir araya geldiğini söyledi. Uzun bir selamlama yapan Bahçeli, Türk’ün birliğine duydukları özlemden, Türk milletinin ayrı coğrafyalara düşmüş varlığının gün gelip tekrar bütünleşeceğine yönelik arayışlarından hiç vazgeçmediklerini ifade etti. Turan mefkuresinin hala ruhlarını ısıttığını, fikriyatlarına heyecan verdiğini anlatan Bahçeli şunları söyledi: "Türk coğrafyasından yükselecek müşterek ses hala iddialarımızı süslemektedir.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin olağan kurultayında yaptığı konuşmada, MHP'nin, AK Parti'nin bastonu olduğu eleştirilerine sert cevap vererek, "Kim ki, partimize baston, stepne, kuyruk, vagon diyorsa küstahlığın, ahlaksızlığın dibine batmıştır" dedi.
Parti içindeki muhaliflere de gönderme yapan Bahçeli, "Olumsuz propagandayı içimize şırınga edenler Türk milletinin son kalesini dağıtmak ve yıkmak isteyen işbirlikçilerdir. Bunlara dikkat edin, bunlara karşı her daim hazırlıklı olun. Zira bizdenmiş görünüp altımızı oymak isteyen bunlardır" diye konuştu.
“Türk jeopolitiğinin genişliği ve derinliği hala insanlık için bir umut adası olmaya taliptir. Medeniyetler arasındaki boğuşmaya Türk birliği can simidi olmaya adaydır” diyen Bahçeli, “Hatırlarsanız, AK Parti zihniyeti kongre salonunda Barzani’yle gurur duymuştu. Az kalsın PKK’yla ve İmralı canisiyle de gurur duyduklarını ilan edeceklerdi. Bu nedenle AK Parti tercihini yapmıştır. Onların gururu Mehmetçiğin kanını akıtan, milletimizin birliğine göz koyan peşmergedir. Bizim gurur kaynağımız ise Türk dünyasının her biri birbirinden değerli siz muhterem misafirlerimizsiniz. Başbakan Erdoğan ve partisinden en bariz farkımız da işte budur” ifadelerini kullandı.
Milliyetçi Hareket Partisi 43 yılını geride bırakarak, geleceğe doğru emin adımlarla ilerlediğini ve bu 43 yılın her satırında vatan ve millet uğruna gösterilen çaba ve sarfedilen emekler olduğunun altını çizen Bahçeli, Merhum Alparslan Türkeş’in yıllar öncesinden sergilediği öngörüleri ve koyduğu hedeflerini kendilerini bilinmezliklerin ve risklerin ortasından güvenli bir şekilde geçirmekte olduğunu söyledi.Bahçeli, “Nitekim bizzat kendisinin, kutlu davamızı, ‘Türk milletinin varlığını yüceltmek ve ebediyen devam ettirmek’ olarak tanımlarken ebediliğe vurgu yapması, bir bakıma aziz millet varlığını ve Türklüğü sonsuzluğun iklimine taşıma isteği olarak da anlaşılmalıdır. ‘Türk Milleti Sensiz Asla’ veciz sözünün ana fikir ve teması bir yönüyle bu derin tespitte anlam ve muhteviyat kazanmaktadır” dedi.
2023 PROJESİ MHP’YE AİTTİR. AK PARTİ PROJEYİ KOPYA ETTİ
Milliyetçi Hareket Partisi’nin, Türkiye merkezli yeni bir medeniyet ve yeni bir dünya tesis etme anlayışını kendisine siyasi misyon olarak kabul ettiğini söyleyen Bahçeli, “Bu anlayışla çıkılacak yol bizi birinci olarak; Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023 yılında ‘lider ülke Türkiye’ye’ ulaştıracaktır. İnancımız budur. AK Parti’nin bu projemizi kopya etmesi ve ahlaki telif kaygısına düşmeden intihale yeltenmesi hiçbir şeyi değiştirmeyecektir. Zira 2023 projesini 1997 yılından beridir aziz milletimizin gündemine taşıyan ve arkasında duran şahsım ve Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Bu konuda defalarca uyarıda bulunmamıza rağmen Başbakan Erdoğan, 2023 vizyonunu kendisine ve partisine mal etme kurnazlığından ve açıkgözlülüğünden hiç vazgeçmemiştir. İkinci olarak; İstanbul’un fethinin 600. yılı olan 2053 yılında ‘Süper Güç Türkiye’ ülkü ve gayemiz bulunmaktadır. 2013’den itibaren 40 yılda bu hedefe varmak mümkün ve ihtimal dâhilindedir. Şayet Anadolu’da kardeş ve taht kavgasının yaşandığı, iç karışıklıkların hâkim olduğu Fetret Devri’nden tam 40 yıl sonra, kutlu ceddimiz İstanbul’u fethedecek potansiyel ve kabiliyete ulaşmışsa, bu aynısıyla bir kez daha tekrarlanabilecektir. Ümidimiz, heyecanımız ve iddiamız buna yöneliktir. AK Parti’nin neden olduğu ikinci fetret devri kapandıktan sonra süper güç Türkiye’ye ulaşma konusunda en önemli engel bertaraf edilmiş olacaktır. Üçüncü olarak; son yurdumuzda devlet kurmamızın 1000. yıldönümü olan 2077’de, Türkiye’nin dünyaya yön ve nizam veren, siyasi, ekonomik ve kültür alanında rakipsiz bir kutup başı haline gelmesidir.Söğüt-Domaniç yöresinden 400 çadırlık Türkmen varlığı 154 yılda İstanbul’u fetheden ve üç kıtaya yayılan bir kudret haline dönüşebildiyse, Cumhuriyet’in kuruluşundan 2077 yılına kadar ki 154 yılda da benzer bir başarı bir kez daha gösterilebilecektir. Bu sürenin 89 yılı geride kalmıştır. Kalan 65 yıllık zaman dilimi Türk milletinin tercihiyle şekillenecek ve geçmişten alınan güçle geleceği tayin edecektir. Milliyetçi Hareket Partisi buna taliptir” diye konuştu.
İHA

 
Editör: TE Bilişim