Atiker Konyaspor’un son birkaç yıldır elde ettiği başarılarının arkasında taraftarların çok büyük payı var. Takım ve taraftarın kenetlenmesi, ardından taraftarların takımı doğru yönlendirmesi sonucunda büyük başarılar geldi ve bu başarı Konyaspor’a kupaları, taraftarlara ise Milli Takım’a ev sahipliği yapma şansını getirdi. Bu müthiş uyum ta ki Samsun’da oynanan Süper Kupa finali ile sona erdi. Birkaç kendini bilmez futbolsever görünümlü holigan, kendi başına hareket ederek asıl taraftarların 5 maç takımdan ayrı kalmasına neden oldu. Bu ceza kimimize göre haklı, kimimize göre haksızdı belki ama son zamanlarda yaşanan olayların ardından haklılığımızı vurgulayacak bir şeyimiz kalmadı…
Üzülerek söylüyorum Galatasaray maçı öncesinde saldırıya uğrayan Galatasaraylı taraftar Hakan Karaoğlu’na yapılanlar hepimiz adına birer ayıp olarak hanemize yazıldı. Her ne kadar bu olayları tüm Konya’ya mâl etmememiz gerekse de yaşanan olaylar canımızı sıktı. Canımızı sıktığı gibi büyük bir beğeni toplayan Konyaspor’un öz taraftarının da belini büktü. İçerisinde ki çürük elmaları her geçen gün eleyerek, kendi çizgisini oluşturmaya çalışan taraftarlar, verdikleri mücadelenin karşılığında böyle bir durumda kalınca çaresiz kaldılar. Hakan kardeşimizi büyük bir güçle sahiplenen duyarlı taraftarlarımız tartışmasız diğer holiganlar için atağa geçmiştir. Aralarından uzaklaştıracaklarına şüphemiz yok. Ancak bu çürük elmalar derhal bulunup, tüm spor organizasyonlarından uzaklaştırılmalıdır. Böyle ne spor sevgisi olur, nede taraftarlık!
Kısacası özür dileriz Hakan kardeş. Sana bunu yapanlar asla bizden olmadılar. Hatta sana bunu yapanlar Konyaspor sevdalısı taraftarları 5 maç takımdan uzaklaştıranlarında ta kendisi…
Evet, bu iğrenç durum karşısında hepimiz mahcup olduk. Üzüldük ve bir şeyler yapabilir miyiz diyerekten kolları sıvadık. Tam kolları yeniden sıvamış ve taraftarında takımla buluşmasına az bir süre kalmışken, bu kendini bilmez taraftar kılıklı holiganları her yerden uzaklaştırmalıyız. Kurtulmalıyız bu virüslerden. Tarihe altın harfler ile kazınan başarılara dönmeliyiz. Neden sertifikalı taraftar olduğumuzu dosta düşmana anlatmalıyız. Gerçek taraftarların nasıl bir heyecan ile takıma kavuşacağı günü beklediklerini çok iyi biliyorum. Yaşanan bu olayın ardından uzun bir süredir gün sayan o taraftarların nasıl iç çektiğini de biliyorum. Bazı ulusal medyaların bu olayı Konyalı tüm taraftarlara yıkma çabası yapılan ayıbın üzerine bir ayıp daha eklemek gibi bir şey. Dikkatli olmalıyız. Bu tür oyunlara gelmeden, yeni bir olayın içerisinde kalmadan özümüzle buluşmalıyız. Hoşgörü ile yoğrulmuş Konya’nın evlatlarına bunların yakışmayacağını biliyoruz.
Uzun lafın kısası Hakan Karaoğlu kardeşimize tekrar geçmiş olsun. Hangi takımlı olursak olalım Hakan kardeşimiz gibi formamıza sahip çıkıp sadece sevelim. Renklerin kardeşliğini unutmadan, ülke olarak aynı çatı altında olduğumuzu hatırlayarak önümüze bakalım…
