Bundan yıllar önce bu başlıkta bir yazı kaleme almışım ama bugüne baktığımızda da değişen hiçbir şey yok. Hani Türkiye’nin tarihine kara bir leke olarak yazılan 28 Şubat’ın yıldönümü de yaklaşıyor ya…

Belki aklımızı başımıza alırız.

İşte yıllar önceki yazımda kurduğum cümleler…

Önce şu soruya bir cevap bulalım; ‘28 Şubat Postmodern darbesi’ kime karşı yapıldı?

Muhafazakâr kesime…

Başörtülülere…

‘Yeşil sermaye’ denen İslâmi sermayeye…

Tamam.

Hepsine eyvallah…

28 Şubat Türkiye’nin tarihine ‘kara bir leke’ olarak yazıldı. Unutmayalım ve asla unutturmayalım.

Ülkenin milyar dolarları uçtu gitti. İnsanlar fişlendi, sınıflara ayrıldı.

Dinini yaşamaya çalışanların önüne engeller konulmaya çalışıldı.

Derken…

Çok şükür bunları atlattık.

Atlattık atlatmasına ama…

Yeni bir 28 Şubat’çı zihniyet meydana getirdik kendi ellerimizle.

O günlerin intikamını alalım! derken farkına bile varamadık bu yeni yapılanmanın. Aslında bu yapının temelleri rahmetli Özal döneminde atılmıştı.

‘Benim milletim işini bilir’ ifadesiyle ‘serbest piyasa ekonomisi’, beraberinde ‘Biz İslâmi burjuvaziyiz’ anlayışını getirmişti.

Devam edelim…

Müstahdem olarak işe başlayanlar yavaş yavaş terfi etti ya da ettirildiler, gelir arttı dolayısıyla sınıfları da değişti. Lüks araçlarla başlayan değişim yerini semt değiştirmelere bıraktı ve artık başkalarına tepeden bakmaya başladılar.

Yani 28 Şubat zihniyetinin koyduğu sınıf farkını kaldıralım derken kendi farkını ortaya koydu birileri.

‘Kendi sermayemizi destekleyelim’ anlayışının getirdiği sermaye sahiplerinin geldiği nokta ortada.

Bunlar da bizim yetiştirdiğimiz 28 Şubat’çılar…

Daha doğrusu 28 Şubat’çıları devre dışı bırakırken, aramızdan çıkardığımız sermayedarlar.

Neden bu ağır cümleleri kurdum?

Rahmetli Erbakan Hoca’ya karşı yapılan postmodern darbenin kaymağını yiyen bu kesim AK Parti hükümetleri döneminde zenginleşerek amaçlarından uzaklaştılar.

Sonra ne mi oldu?

Muhafazakâr sermaye sahipleri yeni mağduriyetler oluşturdular. Çevresine, işçisine, emekçisine…

Peki o günlerin gerçek mağdurlarına ne oldu?

Gerçek mağdurlar hala mağdur…

Emin olun öyle…

Bakın, Konya merkezli kurulan bir dernek var; 28 Şubat Öğrenci Derneği.

Halen hak mahrumiyetlerini giderme çabaları var. En azından mücadele veriyorlar. Türkiye geneli belki binlerce mağdur var ama kendinde o cesareti görüp de derneğe üye olan sayı 600 civarında…

Çalmadık kapı bırakmadılar ama mağduriyetler halen giderilemedi.

28 Şubat mağduriyetini hapiste geçirenleri saymıyorum bile…

Hala da var hapiste olan.

Önümüzdeki yazılarımızda belki 28 Şubat yıldönümüne kadar birkaç yazı da yazabiliriz.

Mağduriyetler adına…

Eee…

Hani iktidar bizdeydi?

Bakalım…

Hayırlısı…