Yaş almak hayatın kaçınılmaz bir süreci. Bununla birlikte sağlıklı yaş almak yani yaşlanmamak için yapılabilecekler var. Yaş almanın  kadın ve erkek üzerindeki etkileri tabii ki farklı. “Dünya Menopoz Günü” ve “Dünya Osteoporoz Günü” bu hafta içerisinde olması nedeniyle bugün biraz kadınların sağlıklı yaş almasından bahsetmek isterim. 

Kadın organizması ergenlikten itibaren yoğun hormon kontrolü ve değişimleri içerisinde yaşar.  Neredeyse 35-40 yıl süren bu süreç bir taraftan kadını doğurgan halde tutarken diğer taraftan da kadın sağlığı için önemli etkilere sahiptir. 45 yaşından itibaren ise kadının vücudundaki hormon düzeylerinin değişmeye başlamasıyla birlikte “menopoz (adetten kesilme)” diye ifade edilen süreç başlar. Bu süreç kadın vücudunda yaşlanmayı hızlandırdığı gibi aynı zamanda da tüm vücudu etkileyen olumsuz etkilere neden olabilir. 

Menopoz öncesinde kadınların kalp hastalıkları konusundaki riski erkeklerden daha düşüktür. Ayrıca kemikleri de güçlüdür. Ciltleri parlak ve gergindir. Menopoz döneminde azalan hormonlar kadının kalp ve kemik sağlığını olumsuz yönde etkileyecektir. Bu dönemde enerji gereksinmesindeki azalmasının yanında östrojen yokluğuna bağlı olarak besin tüketme isteğinin artması, şişmanlığa zemin hazırlayıcı faktörler olarak bildirilmektedir. Vücut yağ dağılımında değişme özellikle karın bölgesindeki yağlanma kalp-damar hastalıkları, yüksek kolesterol düzeyi ve insülin direnci ile ilişkilidir. Menopozdaki şişmanlığın tip 2 diyabet oluşumu için de risk faktörü olduğu düşünülmektedir.

Menopozda yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması ve fiziksel aktivite; ideal vücut ağırlığının sürdürülmesi, kemik ve kalp sağlığının korunması, diyabet, kanser riskinin azaltılması ve menopozdaki sorunların en aza indirilmesini sağlar. 

Menopoz dönemindeki kadınlarda bazı özel besin ögeleri gereksinmesine işaret etmekle birlikte genelde sebzeler, meyveler, tam tahıllar ve kalsiyumdan zengin; enerji, kafein ve yağdan fakir bir beslenmenin gerekliliğini kabul etmektedirler. Diyetin mineral ve vitamin içeriği de yeterli olmalıdır.

Besin çeşitliliği sağlanmalıdır. İdeal vücut ağırlığı korunmalıdı. Enerji içeriği düşük, besleyici değeri yüksek besinler tüketilmelidir. Posa tüketimi arttırılmalıdır. Sebze ve meyve tüketimi arttırılmalıdır. Düşük yağlı ve düşük kolesterollü besinler tüketilmelidir. Kalsiyum içeriği yüksek besinler tüketilmelidir. Tuz tüketimi azaltılmalıdır. Sıvı tüketimi arttırılmalıdır. Alkol ve sigara içilmemelidir. Fiziksel aktivite arttırılmalıdır. Destekleyici ürünler anlamında Keten Tohumu Yağı ve Nar Çekirdeği yağı kullanılabilir.

Menopoz döneminde sağlıklı beslenme ve yaşam şekillerinin benimsenmesi ile kronik hastalıkların oluşumu önlenebilir ve yaşam kalitesi arttırılabilir.

Kaynak:

1. Rakıcıoğlu N. Menopozda Beslenme. Şubat 2008, Ankara