Konya, son 32 yılın en yağışlı Mayıs’ını yaşadı. Bolluk ve bereketin yaşandığı bugünlerde üreticinin yüzü güldü. Çiftçi Büşra İşleker ise dolu veya sel felaketlerinin yaşanmadığı sürece bu yağışlardan bir üretici olarak memnun olduğunu belirtti.
‘BEREKETİN ÜST SEVİYESİNDEYİZ’
Konya Ovası’nın Türkiye çapında çok fazla üretimin sağlandığı bir bölge olduğunu vurgulayan Büşra İşleker, hem Mayıs ayında Konya’daki yoğun yağışlar hem de teknolojinin ilerlemesiyle tarım sektörünün olumlu etkilendiğini dile getirdi. İşleker, ‘’Şu an Konya tarımda çok iyi ilerliyor. İçinde bulunduğumuz Mayıs ayındaki yağmurlar da tarımı olumlu etkiledi ve üreticinin yüzünü güldürdü. Yağmur bu sene gerçekten çok güzel yağdı. Geçen sene de kar çok yağmıştı. Bunun da faydası olmuştu. Şu an bereketli zamanlardan geçiyoruz. Üst seviyedeyiz. Dolu veya sel gibi felaketler olmadığı sürece üretim bereketlenir. Konya Ovası’nın toprağına rağmen çok fazla bereket aldığımızı düşünüyorum. Mesela bir ara Karapınar’da dolu yağdı ve ekinler yattı. Bu tür durumlar da bizi olumsuz etkiliyor. Tarım sektöründe böyle olumsuzluklar illaki yaşanıyor. Ama temennimiz daha çok bereket olması yönünde. Şu anki durumdan gayet memnunuz. Bir üretici olarak en güzel zamanlardan geçtiğimizi söyleyebilirim. Böyle giderse kıtlığın yaşanacağını düşünmüyorum. Umarım yaşanmaz. Yağışın az olduğu durumlar sadece üreticiyi değil tüketiciyi de etkiliyor. Çünkü kıtlık yaşandığı zaman ürünler az çıkıyor. Bu da maliyeti etkiliyor. Şimdi her şey yolunda. İnşallah böyle gider’’ diye konuştu.
‘TARLADA İZİ OLMAYININ, HARMANDA YÜZÜ OLMAZ’
Şubat başı Mayıs sonu arasında çok çalıştıklarını kaydeden İşleker, Nisan ve Temmuz arasında da yoğun olduklarını belirtti. İşleker, “Şubat ayında tarla hazırlamaya başlıyoruz, yağış yoksa ekin suluyoruz. Nisan ayında ise sürekli ekim yapıyoruz. Mesela pancar ve mısır ekimlerini Nisan’da bitirmiş oluyoruz. Temmuz’da da biçimler, hasatlar oluyor ve harman kalkıyor. Bir çiftçi her zaman yoğun olmalı. Bir laf vardır; ‘’Tarlada izi olmayanın, harmanda yüzü olmaz’’ diye. Biz tarlada her zaman vakit geçiren insanlarız. Bazen gece gündüz çalıştığımız zamanlar oluyor. Ama bunun dışında her gün tarlaya gidip gelmemiz gerekiyor. Çünkü mevsime bağlı olarak ürünlerin vereceği tepkiler, hastalanma durumları, doğal felaketler olduğu için biz kış ayları hariç her zaman tarlada oluyoruz. Zaten sürekli tarlayla ilgilenmezseniz ürün elde edemezsiniz. Bereketli üretim için her ne kadar yağış gerekse de üreticinin de sürekli tarlasında olması lazım’’ ifadesini kullandı.
KADIN YETER Kİ İSTESİN
Büşra İşleker şu dileklerde bulundu, “Çok fazla üreticimiz var. Ama ben istiyorum ki benim gibi kadın çiftçiler de çok olsun. Yeri geldiğinde traktör de kullansınlar. Biz kadınlar üretken varlıklarız. Bu özelliğimizi kullanmalıyız. Bir kadın kafasına koyduğu her şeyi yapar. Yeter ki istesin. Umarım yakın zamanda kadın çiftçileri tarlalarda daha fazla görürüz.’’
MUHAMMED ESAD ÇAĞLA
