Bu haftaki yazımda  uluslararası iki kuruluşun (OECD ve Dünya Bankasının) bu ay (haziran) yayımlanan raporlarından dikkat çekici unsurları sizlerle paylaşmak ve beraberinde biraz yorumlamak isterim.

KÜRESEL BÜYÜME TAHMİNLERİ  

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), KOVID-19 salgınının "yüzyılın en büyük barış zamanı ekonomik krizini" tetiklediğini belirtmiş. Kavrama dikkat etmek lazım buradan kasıt Dünya ölçeğinde bir savaş. Şunu da unutamayalım ki birçok gelişmiş ülke, bölgesel savaşlardan ekonomik bağlamda nemalanmakta. Örnek ise Ortadoğu.  Bu kısım üzerinde vurgumuzu yaptıktan sonra OECD beklentilerine bakalım

  • KOVID-19 salgınının kontrol altında olduğu ve ikinci dalganın yaşanmayacağı senaryosunda, dünya ekonomisinin 2020’de  yüzde 6 daralacağı ve gelecek yıl 2021 yılında ise  yüzde 5,2 genişleyeceği öngörmekte
  • COVID-19 salgınında ikinci dalganın gelmesi halinde, küresel ekonominin 2020 yılında yüzde 7,6 küçüleceği ve 2021’de ise sadece yüzde 2,8 büyüyeceği tahmini yapıldı.

Dünya Bankasının tahminlerine göre

  • Küresel ekonominin 2020 yılında yüzde 5,2 küçüleceği  öngörüsü yapılırken, 2021 yılına ilişkin küresel ekonomik büyüme tahmini ise  yüzde 4,2

Hem OECD hem de Dünya Bankasının tahminleri gerçekleşirse bu durum 2. Dünya savaşından sonraki en büyük kriz olarak tarihe geçecek gözüküyor.

GELİŞMİŞ ÜLKELERE BAKARSAK

Bu bölüm bizim ihracat pazarlarımız bağlamında oldukça önemli. Çünkü ihracat dediğimiz olgu dış talep  oldukça ve bu talep karşılandıkça karşımıza çıkmakta  Özellikle Avrupa ve ABD büyüme oranları bu bağlamda önemli olduğunun tekrar altını çizmekte fayda var.

OECD raporuna göre ;

  • ABD ekonomisi için bu yıl yüzde 7,3 daralma
  • Avro Bölgesi içinde bu yıl yüzde 9,1 küçülme
  • İngiltere’nin OECD ülkeleri içinde en fazla küçülmesinin beklendiği belirtilirken, ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 11,5 küçüleceği öngörüldü

Salgında ikinci dalganın yaşandığı senaryoda ise

  • ABD ekonomisinin 2020’de yüzde 8,5 küçüleceği
  • Avro Bölgesi yüzde 11,5’e küçüleceği
  • İngiltere için ise yüzde 14 küçülme yaşanacağı belirtildi.

Çin ve Hindistan ekonomisinin bu yıl sırasıyla yüzde 2,6 ve 3,7 daralacağına yer verilen raporda, İkinci dalga senaryosunda bu ülkelerin sırasıyla yüzde 3,7 ve 7,3 daralacağı tahminine yer verildi.

Ayrıca raporda bu salgın neticesinde en fazla etkilenecek ülkelerin ABD, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya olduğu vurgulandı. (ABD’yi çıkar geriye AB kaldı)

Dünya Bankası Raporuna göre;

  • ABD ekonomisi yüzde 6.1 küçülecek
  • Euro Bölgesi yüzde 9.1 küçülecek (OECD ile aynı tahmin)

TÜRKİYE’YE GELİRSEK

OECD raporuna göre;

  • Türkiye’nin 2020 yılında  yüzde 4,8 daralacağını öngörürken,
  • Salgında ikinci dalganın yaşanması durumunda ise bu daralmanın yüzde 8,1'e çıkabileceği tahmini yapıldı

Dünya Bankası raporuna göre;

  • Türkiye 2020 yılında yüzde 3,8 küçüleceği, 2021'de ise yüzde 5 büyüyeceği tahmini yapıldı.

SONUÇ : Hem 2008 krizi hem de 2020 yılındaki KOVİD 19 krizini detaylı ve ihracat pazarları bağlamında değerlendirirsek, Ülkemiz ihracatındaki en büyük risk AB’dir. Ülkemizin ihracat politikalarındaki yapısal dönüşümün başlangıcı; Gümrük Birliğinin terki ve AB ile yeni bir Serbest Ticaret Anlaşması yaparak gitmek olacaktır.