Pazar günü yapılan genel seçimlerin öncelikle milletimize, ülkemize İslam âlemine ve partilerimize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. “Olanda hayır vardır” der Erbakan hocamız.

Seçim sonuçları itibari ile karamsar bir tablo çizse de yerleşik Türk siyaseti kısa zamanda bu kara bulutları dağıtacak, yoluna devam edecektir. Ben ülkede kaotik bir ortamın yaşanacağına inanmıyorum. Dövizin belirsizlik ortamından kaynaklanan ateşi siyasi ortamın netleşmesinden sonra eski mecrasına döneceğine inananlardanım.

Seçim güvenli, huzurlu ve şaibesiz bir ortamda yapıldı. An itibari ile ülkeyi sıkıntıya sokacak birkaç münferit hadisenin dışında hiçbir olay yaşanmadı.

Bu seçimin en başarılısı HDP, en başarısızı CHP’dir. MHP yüzde 3 te olsa hem oyunu, hem de milletvekili sayısını artırmış oldu.

AKP oy olarak bir önceki seçime göre yüzde 9, milletvekili sayısı olarak 60 civarında kaybetti.

AKP yöneticileri birinci gelmeyi elbette başarı sayabilirler.12 yılın ardından yine yüzde 41 oy almak küçümsenecek bir şey değildir. Ancak! misyon itibari ile 2023 hedefine ulaşabilmek içinde trafik kazası yaşamışlardır.Kazanın nedenlerini araştırmak zorundadırlar.AKP kazanının nedenlerini dışarıdan çok kendi içinde aramalıdır.

Цncelikle AKP Gьneydoğu oylarında yьzde 20 oy kaybetmiştir.Bunu ьlke geneline oranlarsak yьzde 2 gibi bir sonuз elde ederiz.MHP’ yede yьzde 3 oy kaybettiler.Birde ьlkede yьzde 5 lik stratejik oy kullanan bağımsız seзmen kitlesi var ki, işte bir цnceki seзimde AKP ye kullanan bu bağımsızlar HDP vererek sonucu tayin etmişlerdir.

AKP şimdi şapkasını önüne koyup düşünmelidir.Suçu sağa sola atıp,hele hele Mehmet Metiner gibi “madem siz böyle istediniz öyleyse kurun koalisyonu,Kılıçtaroğlu’da hazineyi boşaltsın”gibi, yenilgi psikolojisi ile hareket etmemelidir.Sayın Metiner’in, oyunu kaybeden çocukların mızıkçılığı içinde o sözleri sarf ettiğine inanıyorum.Sorumlu devlet adamlığı, teenni ve itidali gerektirir.Aslında kaybedilen bir şeyde yoktur.Öncelikle koalisyon görüşmelerini tamamlayıp hükümeti mutlaka kurmalıdır.Önümüzde duran onca devasa yatırım ve demokratikleşme paketindeki barış sürecinin inkıtaa uğramaması lazımdır.

Peki ,AKP neden kaybetti.

Daha öncede yazılarımızla uyarmıştık. Öncelikle önünüzde duran kibir kulelerini yıkın demiştik. Seçimlere giderken SP ve BBP ile ittifak yapın demiştik. Ancak her iki tarafın kibri bunu önledi.

Yerel yöneticilerinizin aymazlığı, sınır tanımamazlığı, sorumsuzluğu,ben yaptım oldu tavrı,ülke kaynaklarının müsrifçe heba edilmesi,hizmet yapıyorum diye çevreye ve vatandaşa zarar vermesi,yaptığı hizmetlerden dolayı vatandaştan minnet beklemesi,vatandaşının derdinden çok tuzu kuru sanat çevresi ve sanatçılarla içli dışlı olması,en önemlisi de seçmenin başkanına ulaşamaması başlıca etkenlerdendir.

Siz gömleğinizin üst düğmesini yanlış iliklerseniz ondan sonrakilerde yanlış iliklenir.Öncelikle Teşkilat Başkanınızdan başlayarak,İl Başkanlarınız,İlçe Başkanlarınız ve Teşkilat yöneticilerinizin ve özellikle Belediye Başkanlıklarınızın sığaya çekilmesini sağlamalısınız.

Aday listelerinizin yetersizliği, birkaç kişinin kontrolünde yapılmış olması, partideki huzursuzluğu gün yüzüne çıkarmıştır.Listeler hazırlanırken hizmet siyasetini yürütecek kadrolara ağırlık verilmiştir.Bu belediye başkan adaylarınızda da böyleydi.Hizmeti yapabilmeniz için siyasi aktörlere de ihtiyacınız olduğunu müteaddit sefer söylememize rağmen maalesef dikkate alınmadığını gördük.AKP ye sadece hizmet elemanı değil siyaset mücadelesi verebilecek isimler gerekmektedir. 

Her şeye rağmen aday listeleriniz açıklanır açıklanmaz diğer aday adaylarınızla irtibatınızı kopardınız. Onların gönüllerini almak yerine onları boşluğa ittiniz. Hâlbuki her aday adayı, sizin potansiyel saha elamanıdır. Bunların organizesini il ve genel merkez teşkilatlanma başkanın yapması gerekirdi. Maalesef bunları göremedik.

Sonra üç dönemliklerden bazıları ve aday gösterilmeyen milletvekilleri de bu çalışmaya dahil edilmedi veya edilemedi.

Benim, hem bedestende hem de 1972 toptancılar çarşısında iş yerim var. Her ikisine de bu saydığım kimselerden gelen olmadı. Bir tek Uğur Kaleli Bey listeler açıklandığı zamanda toptancılara geldi. Ne eski, ne yeni milletvekillerini göremedik. 

Daha öncede belirttim, Başbakanı iliklerinizde hissetmelisiniz,Sayın başbakan Ahmet abi değil diye. Bakın; Sayın Başbakan çantasında 3,5 katrilyonluk yatırımla geliyor, Konyalının haberi yok.Başbakanın geleceğini geldikten sonra öğreniyor.Aslında o zaman sığaya çekmeliydiniz, teşkilatı ve Belediye Başkanlarınızı.

İzmir’e Sayın Cumhurbaşkanı gidiyor 14.000 kişiye konuşuyor. Ne demek bu?

Konya’nın Ereğli ilçesine gelmiş olsaydı 30.000 kişiye konuşurdu. Bunun hesabını o gün sormalıydınız.

Bu seçimlerde, alıştığımız AKP üslubundan farklı bir söylem vardı.İlk defa seçim manifestosu olmayan bir AKP izledik.Muhalefet seçim bildirgelerini bir bir açıklarken AKP nin sanki dili tutuldu.Her zaman büyük projelerini açıklayan,diğer partileri peşine takan parti bu kez eski hizmetlerini anlatmaktan başka bir şey yapamadı.Birde muhalefetin peşine takılıp, onların programını ve vaatlerini eleştirmekten geri durmadı.

Muhalefetin, seçimi bina ettiği işsizlik ve emekli maaşları,asgari ücret konusunda, telaşla söylediğiniz icraatlar geç kalınmıştır.Keşke onları muhalefet söylemeden siz söyleseydiniz.Bu konulardaki ikazlarımızın teşkilatlar tarafından dikkate alınıp başbakanlığa iletilseydi belki bugünkü sonucu görmeyecektik.

En önemli sorunlardan biri olan ülkemizdeki Suriyeliler meselesi idi.Onlarla ilgili bir tasarrufu hükümet kullanamadı.Öncelikle yapması gereken Suriyeli mültecilerin ne olacaklarına karar vermeliydi.Onların meslek envanterini çıkartıp,  81 ilde istihdamını yapmalıydı.Her köşe başında insanların dilenmesi, asayiş olaylarına bulaşması,Ana arterlerdeki kavşaklarda vatandaşların rahatsız edilmesi AKP nin aleyhine yapılan işlerdi.Yaptığınız insani yaklaşımı sonuca götürmeliydiniz.Her birini topluma kazandıran projeniz olmalıydı.Ülkeniz insanlarının geçim sıkıntılarına somut çözümler üretilemezken mültecilerle ilgili yapılan abartılı söylemleri kendi vatandaşlarınızda olumsuz tepkiye neden olduğunu göremeyip söylentilerin önüne geçemediniz.

Kobani düştü düşecek derken olayları uzaktan izlemeniz,şehri 150 Peşmergeye teslim etmeniz,hadiseleri ,Türkmenlerle paralellik kurdurmanız işi etnik ayrılığa gitmesine vesile olmuştur.Güney doğudaki Müslüman kimlikli aşiretlerde bile etnik kimlik ağırlık basmıştır.

Hulasa yapılması gereken şey, bütün bunlardan ders çıkartıp yola devam etmektir. 

Ülkemizde, bu tabloyu çıkartan üst akıl, Hükümeti de kurdurtacaktır. Kazanan üst akıl olmuştur.AKP nin küsmeyip görevi layığı ile Cumhurbaşkanından alıp koalisyonda olsa,Hükümeti mutlaka kumalıdır.En azından zorlamalıdır.Aksi, başkalarını kahraman yapacaktır.Yani üst akılın yapmak istediğine mani olmalıdır.

Seçimin mağlubu her zamanki gibi CHP dir. Haluk Koç un verdiği beyan Kılıçtaroğlunun genel başkanlığını kurtarma telaşıdır. Başkalarının başarısını kendi başarısı gibi gösterme gayreti komiklikten öte bir şey değildir.”ayağımın nasırından dişimin ağrısını unuttum” derler ya onun gibi bir şey 

AKP nin küpü sızdırmaya başlamıştır. Yapılması gerekenler küpün daha çok sızdırmasını önlemek ve sağlamlaşmasını, sağlamak gerekmektedir.

SARAYIN 400 MİLLETVEKİLİ İSTEĞİ, AKP TEŞKİLATLERI VE YEREL YÖNETİMLERİ TARAFINDAN ANLAŞILAMADIĞINDAN ENGELLENMİŞTİR. AKP; TEŞKİLATLANMA BAŞKANINDAN EN ALT KADEMESİNE KADAR GÖZDEN GEÇİRMESİ GEREKMEKTEDİR. YOKSA KÜPÜN SIZINITISI DAHADA ARTACAKTIR.

TEŞKİLATLARINDA MİLLİ GÖRÜŞ'Ü TASFİYE EDEN AKP'Yİ ZOR GÜNLER BEKLEMEKTEDİR. AKP'NİN ORTA DİREĞİNİN DAYANDIĞI DAYANAK YANLIZCA MİLLİ GÖRÜŞ'TÜR. SAKIN HA! DAHA İLERİ GİTMEYİN! ÇADIR ÇÖKERSE HEP BİRLİKTE ALTINDA KALIRIZ!!