İstanbul

Esenler ilçesindeki din görevlileri ve musiki gönüllülerinin bir araya gelerek kurduğu "Elhan Musiki Topluluğu", ilk albümleri "Mest ü Hayranım"ı dinleyiciyle buluşturdu.Esenler Belediyesi katkılarıyla 2017'den beri çalışmalarına devam eden topluluk, Türk müziği sanatçısı Agah Terzi yönetiminde repertuvar çalışmalarını ve müzik eğitimini sürdürüyor.Ramazan ayına özel hazırlanan albümdeki eserler, 10 din görevlisi ile imam hatip mezunu bir musiki gönüllüsünden oluşan topluluk tarafından yorumlandı.Albüme ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan Agah Terzi, belediyenin din görevlilerinden oluşan bir koro kurma teklifini, şeref duyarak ve zevkle yapacağı bir iş olduğu için hemen kabul ettiğini dile getirdi.Terzi, 2017'de belediye bünyesinde çalışmalarda bulunan topluluğun, daha sonra kendi imkanları ve gayretleriyle yola devam ettiğini aktararak, "Ben de kendilerine olumlu cevap verdim ve bu çalışmaların sonunda iki yıllık emeklerinin karşılığı olan bu albümü meydana getirdiler. Acizane ben de repertuvar ve müzik eğitimiyle onlara rehberlik, önderlik ettim, yol gösterdim ve bu albüm meydana geldi." dedi.Grubun isminin Arapça "lahn" yani nağme kelimesinin çoğulu, nağmeler anlamına geldiğini kaydeden Terzi, şu bilgileri verdi:"Grubumuz aslında dini musiki albümü yapmış olsa da repertuvarımızda diğer musiki dallarına ait, Türk musikisi, Türk halk müziği ve sanat müziği eserleri de yer alıyor. Bu eserlerden belki ilerde yeni bir çalışma olma olasılığı da var. Bunun için grup isminin Elhan olması grup üyelerince kararlaştırıldı."

"Din görevlileri musikiyle hemhal olmalı"

Bu eğitimin genele yayılması ve standart bir eğitim olarak müftülüğün içerisinde uygulanması gerektiğine inandığını vurgulayan Terzi, "Bu arkadaşların hepsi musiki aşığı ve zaten yaptıkları meslek de musikiden bağımsız bir meslek değil. Aslında tüm din görevlilerinin musikiyle hemhal olması çok önemli. Yani gerek imam gerek müezzin gerekse Kur'an-ı Kerim hocası olsun, ezan okurken, mihrapta kıraatte bulunurken, müezzinlik ve hafızlık yaparken musiki lazım. Çünkü hepsi belli bir ritimde okunuyor." diye konuştu.Agah Terzi, çalışmanın örnek teşkil etmesi bakımından dini musikiye hizmet edeceğine inandığını vurgulayarak, şunları söyledi :"Bu grup zaten bunun bilincinde olan kendilerini geliştirmek ve daha üst seviyeye taşımak isteyen hafızlarımız, imamlarımız, müezzinlerimizden oluşuyor. İyi bir repertuvar ve iyi bir müzik eğitimi aldılar. Gelişimi kendilerinde gördükçe de daha çok bu işe sarılmaya başladılar. Yeni makamlar öğrenip, repertuvara yeni eserler katıldıkça daha şevkle, daha arzuyla derslerine devam etmeye başladılar. Ülke genelinde harika kıraatı olan çok sayıda imam ve müezzinlerimiz olduğu gibi, yetersiz seviyede olanları da var. Bunların düzeltilebilmesi bir noktaya getirilebilmesi için örnek teşkil etmesini umut ediyoruz."Ramazan etkinlikleri kapsamında grubun verdiği bir konseri dışarıdan bir dinleyici gibi izlediğini dile getiren Terzi, "Çok güzel bir program oldu. Onlarla gurur duydum. Daha evvel de programlarımız oldu ama bu programda artık kendi ayakları üzerinde durabilen, kendi repertuvarını kendi seslendirebilen bir grup haline geldiklerini görünce benim de içim rahat etti ve mutlulukla onları seyrettim." dedi.

"Ezanımız makamlı, selamız makamlı, Kur'an'ımız makamlı"

Esenler Kemalpaşa Camisi'nde uzman imam hatip olarak görev yapan Haydar Erenoğlu da yaklaşık olarak 30 yıldır mesleğini icra ettiğini belirterek, kurulduğu günden beridir de grubun bir üyesi olduğunu söyledi.İmam hatip Erenoğlu, Terzi'yi topluluk kurulmadan önce de tanıdığına işaret ederek, "Onun bir konserinde bulunmuştum. Gurup kurma konusu fiiliyata dökülünce ben de müracaat ettim. Sağ olsun hocamız kabul buyurdu. Yaklaşık 2 yıldır çok güzel çalışmalar, çok güzel eserler meydana getirdik. İnşallah devamında daha güzel hizmetler yapmayı düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.Topluluğun bu yıl itibariyle kendi imkanlarıyla yola devam ettiğine dikkati çeken Erenoğlu, Abdurrahman İnan'ın da katılımıyla gruba ayrı bir renk geldiğini ve çalışmalarını geliştirerek devam ettireceklerini kaydetti.Erenoğlu, cemaatlerinde özellikle musikişinas olanların çok güzel tepkiler verdiğine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:"Cemaatimiz de albümü dinleyince çok daha farklı, güzel tepkiler alıyoruz. Biz din görevlileri zaten sesini kullanan insanlarız. Bizim ezanımız, selamız ve Kur'an'ımız makamlı. Makamla daha hoş, güzel hizmetler meydana getirmeye gayretler ediyoruz. Bütün din görevlisi arkadaşlarımızın makam ve musiki bilgisinin olması gerekir. Çünkü topluma bakan yönümüz bizim sesimizdir. Biz sesimizle toplumu etkilemeye çalışır, okuduğumuz şeylerle mesajımızı veririz. Bunun için makamları ve musiki bilgisini öğrenmek gerek."

"Eşim, musikinin beni güzelleştirmeye başladığını düşünüyor"

Esenler Bilal-i Habeşi Camisi İmam Hatibi Hifzullah Doğru da caminin yanındaki kuran kursunda da görevli olduğuna değinerek, "Oradaki talebelerle de meşgul olmaya çalışıyor, çocukların musiki derslerine gidiyoruz. Onlar da böyle bir ortamı görünce hevesleniyor. Bizler de kursta veya caminin bir bölmesinde beraberce öğrendiğimiz eserleri geçmeye, burada öğrendiklerimizi, kandil, mevlit gibi programlarda icra etmeye çalışıyoruz. Bu durum onlar için de çok güzel ve eğitici bir şey oldu kanaatindeyim." değerlendirmesinde bulundu.Bu tarz yönelimlere bütün din görevlerinin eğilmesi gerektiğini söyleyen Doğru, "Her hocamızın böyle bir eğitim alması aslında şart gibi çünkü biz sesimizle ön planda olan insanlarız. Mümkün mertebe her hocamıza bu imkanın sunulması gerektiği kanaatindeyim." diye konuştu.Ekibin kurulduğu günden beri bir üyesi olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu sözlerine ekleyen Doğru, topluluğa katıldıktan sonra eşinin yaptığı yorumu anlatarak, "Daha önceki eserleri icra ederken sert okuduğumu, koroya katıldıktan sonra ise daha kibar olduğumu söylemeye çalıştı hanımım. Eski kayıtlara baktığımda oradaki okuyuşumla, hocadan sonraki okuyuşumun tamamen değiştiğinin farkına vardım ben de. Hanım, 'kursa gittikçe sen baya bir güzelleşmeye başladın.' dedi." ifadelerini kullandı.

"Grubun İmam Hatip olmayan tek üyesiyim"

Uzunköprü İmam Hatip Ortaokulu mezunu ve grubun din görevlisi olmayan tek üyesi Abdurrahman İnan ise uzun yıllardır ticaretle uğraştığını, bir musiki sevdalısı olarak da Agah Terzi'nin çalışmalarını takip ettiği için topluluktan haberi olduğunu söyledi.İnan, imam hatip olmayan tek üye olduğuna işaret ederek, "Ben biraz amatörce bu işlerle ilgileniyordum. Ama genel olarak musiki ve müzik içerisinde büyüdük diyebilirim. Okul dönemlerinde ilahi gruplarımız oluyordu, zaman zaman bir şeyler seslendiriyordum. Bu grubu öğrenince katılıp katılamayacağımı öğrenmek istedim. Gittik hocamızla görüştük, tanıştık. Çok hoş karşıladılar. Çok iyi oldu. çok mutluyuz." dedi.Amatör ruhla ve zevk alarak bu işin içerisinde bulunduğunu söyleyen İnan, "İnşallah bu grup aynen böyle devam eder. Biz de buralarda oluruz. Daha iyi yerlere geliriz, daha iyi albümler yaparız." diye konuştu.Gülniyaz Müzik'ten çıkan albümde, Şemseddin-i Sivasi, Yunus Emre, Kuddusi, Zekai Dede, Hüseyin Sebilci ve Şeyh Mesud Efendi'den "Salat-ı Kemaliye", "Şehin Şahı", "Vasıl Olmaz Kimse Hakk'a", "Uşşak Salat", "Yürük Değirmenler", "Suzinak Tevhid", "Mülk-i Beka", "Mail Oldum", "Mest ü Hayranım" ve "Ey Aşıkan" isimli eserler yer alıyor.Elhan Musiki Topluluğu, Abdurrahman Aldaç, Abdurrahman İnan, Bahadır Temiz, Cebrail Özinal, Fırat Akın, Haydar Erenoğlu, Hifzullah Doğru, Muhammed Damar, Mustafa Demir, Ömer Aygül, Salih Uçar üyelerinden oluşuyor.

Editör: TE Bilişim