Konya’da avukatlık yapan Av. Abdurrahim Küçük hem avukatlık mesleğini gerçekleştiriyor. Hem de şair ve yazarlık yapıyor. Lise yıllarından itibaren şiir yazan Abdurrahim Küçük yayınlanmış bir çok şiir kitabı, şiirleri ve romanları var. Abdurrahim Küçük’ün bu zamana kadar yayınlanmış 7 adet kitabı var. Lise yıllarından itibaren şiir yazmaya başladığını ifade eden Küçük, “Şiir yazmaya lise yıllarımdan itibaren başladım. Lise yıllarından beri yazmaya devem ediyorum. Şuanda yayınlanmış 7 adet kitabım var. Bu kitaplarım Konya’nın efsaneleri, Şiir Gözlüm, Hicran, Vaveyla, Gerici, Dürtü / Bir Töre Cinayetinin Gerçek Öyküsü, Komutanlar ve Beyaz Kitap, Hicran. Komutanlar ve Beyaz Kitabım ile Körfez Savaşları’na dair derin bilgiler içeren kitap aynı zamanda Körfez Savaşları sırasındaki bilinmeyenleri de gün yüzüne çıkartıyor. Dürtü/Bir Töre Cinayetinin Gerçek Öyküsü kitabımda İstanbul da görev yaparken orada şahit olduğum bir olaydan etkilenmem sonucunda yazdım. Hikaye tamamen gerçek. Gerici adlı kitabım tamamen başörtüsü ile ilgili kitap. İlk çağdan günümüze kadar başörtüsü sorunu ele alan bir kitap. Kitabımda kadınların sosyal hayattaki yeri ve başörtü meselesini ele aldım. Konya Efsaneleri kitabım da ise Konya’nın efsaneleri ile ilgili derli toplu kitap olmadığını gördüm. Ve bu çalışmaya imza attım. Konya’nın efsaneleri kitabı piyasada bulunan diğer Konya efsanelerine göre daha geniş kapsamlı bir şekilde oluşturuldu. Kitabımda 54 tane efsane yer alıyor” dedi.
EFSANELER KAHRAMANLIK DESTANLARIDIR
Konya'nın Efsaneleri isimli kitabı hakkında bilgi veren Küçük, “Efsane kısaca; halk arasında yaygın bir şekilde anlatılan, kuşaktan kuşağa, nesilden nesile aktarılan bir olağanüstü durumun adıdır. Efsan ve efsane şeklîlerinde kullanılan kelimenin aslı Farsçadır. Günümüzde bu kelime, hikâye ve sergüzeşt manasına gelmektedir.Her milletin kendine has efsaneleri, hikâyeleri vardır. Başlıca Türk efsaneleri; Oğuz destanı ve Ergenekon destanıdır. Efsaneler, şehrin kadimliği ile tamamen bağlantılıdır. Şehrimizin efsaneleri, Türklerin ete kemiğe büründüğü Selçuklu devletinin başkenti olması hasebiyle bir başka ehemmiyet kesp ettiği su götürmez bir gerçektir. Bu nedenle şehrimize ait efsaneler, sadece burada yaşayanları değil,Türk dünyasını ve İslam dünyasını yakinen ilgilendirdiği inancındayız. Bu gerçek, kitapta yer alan efsanelerin, Hristiyanların bölgede hâkim oldukları, Roma ve Bizans devletleri ve akabinde Türker’in bölgeye gelişi, Selçuklu, Osmanlı imparatorluğu dönemlerini de içine aldığından açıkça anlaşılacaktır.Bizce efsane: insanların birçoğu tarafından vukuu hayal olan, normal insanların üstünde güç sarf edilerek elde edilen, bir milletin oluşumu; başka bir milletin yok oluşunu, erdemin, doğruluğun neticesinde ulaşılan, özetle çok insanın olmak isteyip de olamadığı hayata dair birçok gerçeği barındıran hikâyelerdir. Ve efsane: düz hayali zorlayan kahramanlıkların destanıdır” ifadelerini kullandı.
ŞİİRİN ÜÇ ANLAMI VAR
Avukat , Yazar ve şair Abdurrahim Küçük şiirin üç anlamı olduğunu ifade ederek, “Bana göre şiirin üç tanımı vardır. Övgü, dövgü, sövgü. Bir şeyi met etmek istersiniz şiir yazarsınız. Bir şeyi kötülemek istersiniz şiir yazarsınız. Bir olaydan dolayı etkilenirsiniz dövünürsünüz. Çevremdeki arkadaşlar yazarlığı ve avukatlığı nasıl bir arada götürdüğümü merak ediyorlar. Yazarlığı avukatlık mesleğimin üzerinde ek çalışarak avukatlık mesleği üzerine yapıyorum. Meslekle ilgili araştırma ve yorulduğum zaman ya şiiri yöneliyorum yada romana yöneliyorum. Avukat olan insanların bu tür güncel olaylarla karşılanması daha kolay oluyor. Avukatlar eğer zaman ayırabilse, avukatların yazar olmaları daha kolay diye düşünüyorum. İlerleyen dönemlerde yeni kitap yazma projelerim var. Yazmak için çok okumak gerekiyor” dedi.
MUHAMMED ESAD ÇAĞLA
