AK Parti Konya İl Başkanlığı, yeni seçilen yönetimi ile dün hep birlikte ilk kez basının karşısına çıktı. Başkan Musa Arat göreve talip olmalarının sebeplerini açıklarken önce Allah'ın rızasını kazanmayı hedeflediklerini söyledi. Biz de Musa Arat ve ekibine başarılar diliyor ve kazanacakları başarı ile Konya'nın da kazanacağına inanıyoruz.

Yönetimin hemen hemen hepsi toplantıda yer aldı sanıyorum. Ancak bana göre toplantıda çok önemli bir eksiklik vardı. Bunu diğer gazeteci arkadaşlarda fark ettiler ve Başkan Musa Arat'a soru olarak yönelttiler bu eksikliği. 

Yönetim yeni seçilmiş ve ilk kez basın karşısına çıkıyor. Toplantıda bu konularda tecrübeli olan Büyükşehir Belediye Başkanı ve eski İl Başkanı Ahmet Sorgun yer almıyor. Bu durum biraz gazeteciliğe veya siyasete meraklı olan herkesin dikkatini çeker. Nitekim çekti ve yeni İl Başkanı Arat'a bunun sebebi soruldu. 

Başkan Musa Arat her ne kadar eski yönetim ve il başkanından sitayişle bahsetmiş olsa da bu, arada bir kırgınlık mı var sorusunu net olarak cevaplayamadı. Demek ki eski başkan yeni yönetimin yanında yer almıyor veya desteğini esirgiyor, diye düşündük. 

Bir gazetecinin MEDAŞ hakkında sorduğu bir soru üzerine Başkan Musa Arat bu güne kadar hiçbir AK Parti İl Başkanından duymadığımız cesur cümleler kurdu. Bu cümleler, Konya'nın kanayan yarası olan MEDAŞ konusunda yeni başkan Arat'ın da hassas olduğunu gösterdi. Ancak bu hassasiyet, sadece aksaklıkları dillendirmede kullanıldı. Hükümetin yetkilerini niçin kullanmadığı konusuna gelinince, Musa Arat birden iktidarda olan bir partinin il başkanı olduğunu unutup bir muhalefet partisi il başkanı gibi konuşmayı tercih etti.

MEDAŞ'ın verdiği sözlerden bahsetti. Direkler arası mesafenin 50 metre olması gerektiğini devletin diktiği direkler arasında bu mesafe 50 santim dahi şaşsa MEDAŞ'ın itiraz ettiğini söyledi. Ancak MEDAŞ'ın kendi diktiği direklerde bu mesafeye dikkat etmediğini belirtti. Kasım ayında yağan kar nedeni ile yıkılan direklerin halen yerine dikilmediğini de söyledi Başkan Musa Arat. Yapılmayan bu işlerin takip edilmesinden sorumlu makamın kendi mensubu bulunduğu partinin bir bakanının denetimi altında olduğunu unuttu herhalde.

Yine bir gazetecinin “Konya için marka şehir ibaresini kullanıyoruz. Kasım ayında ve geçen hafta yağan kar ile bu marka şehir ibaresi çöktü mü? Kar yağışının üzerinden bir hafta geçmesine rağmen halen şehir içi temizlenemedi.” sorusuna tatmin edici bir cevap veremedi.

Kongreden sonra istifa eden Kadın Kolları Teşkilatı başkanı, zehir zemberek bir açıklama yaparak görevinden istifa etmişti. Başkan Musa Arat, bu konu hakkında sorulan bir soruya cevap verirken kendilerine muhalif olanların bu işe “mal bulmuş mağribi” gibi saldırdıklarını söyledi. Bu işi kendilerine karşı kullananları da Türkiye'nin önünü kesmeye çalışmakla suçladı. Demek ki AK Parti aleyhine söylenecek her söz Türkiye'nin önünü kesmekle eş değer. Bu sözler sanırım kastını aştı. Çünkü Başkan Musa Arat bütün Konya'yı kucaklamak istediklerini ve Konya'da yaşayan herkesin oyuna talip olduklarını söyledi. Bu sözden sonra kendilerine yöneltilen eleştiriler için “Türkiye'nin önünü kesmek istiyorlar” sözünün sarf edilmesi bir önceki sözü havada bırakır.

Sayın başkan! Bırakın biz sizleri eleştirelim, sizlerde bu eleştirilerden haklı olanları kabul edin, yalan ve iftira olanları ise dikkate almayın. Konya basını, Konya'nın gelişmesinin kendilerine sağlayacağı faydanın farkında! Hiçbir basın mensubu kendi dünyevi çıkarlarını Konya'nın çıkarlarının üzerinde tutmaz! Tutmamalı da! Bizler gerçekten marka olmuş bir şehrin mutlu vatandaşları olmaktan mutluluk duyarız. Bu konuda sürekli yanınızdayız. Eleştirilerimiz de dostça uyarılar kabul edilmeli.

Biz bütün bu olumsuzlukları AK Parti Konya İl Başkanı Musa Arat ve ekibinin işi yeni devralmalarına bağlıyor, ilerleyen haftalarda performanslarını daha da artırarak Konya'ya faydalı olacak projeler gerçekleştireceklerine gönülden inanıyoruz.