Dünyadaki tüm ölümlerin yarısından fazlasından kronik hastalıklar (kalp damar hastalıkları, şeker hastalığı vb) sorumludur ve gelecekteki 25 yılda tüm ölümlerin üçte ikisinden sorumlu olması beklenmektedir. Kronik hastalıkların bu ilerleyişi, söz konusu hastalıkların büyük oranda önlenebilir olduğu gerçeğine karşın devam etmektedir.

Globalde yıllık olarak tüm ölümlerin %57’sini kronik hastalıklar oluşturmaktadır ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2030 yılında tüm ölümlerin yaklaşık %65’inden kronik hastalıkların sorumlu olabileceği ön görülmektedir (yıllık 47 milyondan fazla ölüm). Kronik hastalıklara bağlı ölümlerin gelecek 20 ile 25 yıl içerisinde yaklaşık %23 oranında artması beklenmektedir. Bununla birlikte diğer nedenlere bağlı ölümlerin 2030’a kadar kabaca aynı kalacağı düşünülmektedir.

Tüm bu nedenlerden ötürü kronik hastalıklardan korunma ve sağlığın devamlılığının sağlanması çok önemlidir.

1. Hastalıklardan korunmada yaşam stili düzenlenmesi birinci basamakta yer almaktadır. Bunun içerisinde sigaranın bırakılması, düzenli egzersiz ve dengeli beslenme yer almaktadır.
2. Diğer taraftan genetik yüklerin belirlenerek bunlarak karşı da koruyucu önlemler alınması hem yaşam kalitesinin artırılması hem de yaşam süresinin uzatılması anlamında önemlidir. Örneğin ailesinde diyabet ya da kalp krizi gibi durumların olduğu kişiler bu konuya hassasiyet göstermelidir.
3. Başka bir koruyucu yöntem ise risklere göre destekleyici ürünler kullanmaktır. Kalp damar hastalıklarına karşı önleyici olarak omega 3 destekleri (balık yağı, keten tohumu yağı, ceviz yağı), metabolik problemlere karşı destekleyici ürünler (çörek otu yağı, zerdeçal) ve antioksidanlar (likopen, koenzim Q10) bunlar arasında sayılabilir.
Kaynaklar:

1. The truth about wellness. McCann Truth Central.

2. NHS Confederation. From illness to wellness. Achieving efficiencies and improving outcomes. Briefing. October 2011, Issue 224.