İLKBAHARDAKİ KARKANI LEZZETİ

Soğukların artması ve kış mevsiminin iyiden iyiye kendini hissettirmesiyle, yokluğunu yavaş yavaş hissettiren kar, insanlar tarafından özlenmeye başlandı. Beyaz güzellik, hayatlara tertemiz bir çarşaf örtmeyi andırıyor. Hayata, sil baştan ve yeniden başlamanın tam zamanı!

Masumiyetin, saflığın, temizliğin en güzel örneği! Bir gün uyanırız ve gözlerimiz bembeyaz örtünün güzelliğiyle büyülenir. Doğa olaylarının en narin ve estetik örneğidir kar... Yağmur gibi camlarımıza sertçe çarpmaz. Fırtına gibi çirkinlikleri etrafa savurmaz. Kar, yanındaki kader arkadaşlarını bile incitmeden yol alır. Taneler bile ayrı ayrı iner yeryüzüne ve farklı yerde erirler. Birbirlerine zarar vermeden!

Kar güzeldir, yeter ki güvendiğimiz dağlara yağmasın! Beyazlığı ile tüm kötülüklerin üstünü kapatır. Hayatlarımıza yeni, günahsız bir sayfa açmamızı sağlar. Gönüllere ferahlık sunar. Tane tane dökülür doğaya ve tane tane sessizce söyler şarkısını! Kar yağar, doğa dinler.

Kar doğanın gelinliğidir. Beyazlığı ve asaleti ile göz kamaştırır ve güçlü görüntüsüne rağmen, naif ve zarifliği ile hassaslığını ön plana çıkarır. Beyazı hayatımızda en çok gelinlere yakıştırırız. Masumiyetin ve berraklığın simgesi! Kar, hayatlara ve yaşamlara en sevimli hediyedir.

En büyük sanatçının, sanatını sergilemesidir. Her birinin büyük bir özenle yaratılmasıdır. Sevgiliye kavuşmayı andıran güzel şaheserdir. Doğanın, baharına kavuşması için ilk adımı bembeyaz bir gelinliğe bürünmesidir. Zamanı geldiğinde içinde barındırdığı renkleri ortaya çıkarmaktır.

Bir çay gibidir kar!.. Sonbaharda yağışların sularını gökyüzünden dökmesi ve kaynamasını beklemesidir. Kaynadıktan sonra ise bembeyaz karı, çay gibi doğayı demlendirsin diye yağan suların üzerine tane tane serpmesidir. Zamana bırakıp, tavşankanı kıvamını beklemektir. Demini alan bir çayın, insanlara büyük bir lezzet verdiği gibi, kar da demlenen doğada ilkbahardaki KARKANI lezzetini insanlara sunar. Ve renkliliğiyle sonsuz bir güzellik oluşturur.

Kar, yaş ne kadar ilerlerse ilerlesin çocukluğu ortaya koyan beyaz bir oyundur. Görüldüğünde yaşlıların bile çocuklaştığı, hayata yeniden başlama heyecanının ruhları sardığı, soğuk ama gönüllerde sıcacık bir his bırakan duygu bütünüdür.

Soba başında oturmayı, kaynayan çaydanlık buharlarıyla dolan odaları hatırlamaktır. Somut bir maddenin, soyut olan duygulara dönüşme şeklidir. Mevlana bir sözünde; “Sütten çıkınca bütün kaşıklar aktır. Önemli olan çıktığın sütü ak bırakmandır.” demiştir. Hayatta da elimizde kötülükleri saklamak ve örtmek için kar etkisi yaratacak bir sihirli değnek olsa keşke!  

Yağacak olan ve sabırsızlıkla beklenen bembeyaz kara selam olsun! Hayatımızda süt etkisi bırakması umuduyla! Ve ilkbaharda bütün kötülüklerden ve kötü olan fiillerden dünyanın arınması umuduyla! Gönüllere huzur ve mutluluk getirmesi duasıyla! Hayat yolumuz kar gibi bembeyaz olsun.

Selam ve dua ile!