Hz. Hatice, Miladi 556yılında Mekke'de doğduğu bilinmektedir. Asıl adı, Hatice bint Huveylid b. Esed b. Abdiluzza b Kusay el- Kureşiyye olup soyu dedelerinden Kusay'la Resul-i Ekrem'in soyu ile birleşir. Babası Kureyş'in tanınmış eşraflarından olan Huveylid, annesi Fatıma bint Zaide b.  Cündem el-Amiriyye olup, Lüey b. Gaib' de Rasülullah'ın soyu ile birleşir. İslamiyet'ten önce üstün iffetinden dolayı “Tahire” lakabıyla anılmıştır, daha sonra yani Peygamberimizle evlendikten sonra en büyük hanımı olması münasebetiyle ”Kübra” sıfatı kullanılmıştır.

    Hz. Hatice evlilik çağına geldiğinde amcasının oğlu Varaka b. Nevfel ile evlenmesi uygun görülse de bu evlilik gerçekleşmemiştir. Peygamberimizle evlenmeden önce iki evlilik yapmıştır. İlk olarak Ebu Hale Hint b.  Zürare et- Temimi ile evlenmiş ve bu evliliğinden Hint adlı oğlu bir de kızı dünyaya gelmiştir. Hint, Resul-i Ekrem'in şemailine dair rivayetlerle tanınmış ve onun terbiyesinde yetişmiştir. Daha sonra Atik b. Abid el- Mahzumi evlenmiş ve bu evliliğinden de Hint adlı kızı doğdu. Hz. Hatice ikinci kocasının da ölümünden sonra zengin, soylu, iffetli ve güzel oluşu sebebiyle Kureyş'in ileri gelenleri tarafından birçok evlenme teklifi almış fakat o kabul etmeyerek güvenli bulduğu kişilerle ticaret yapmıştır. Daha sonra tanıdıklarının tavsiyesi üzerine çevresinde üstün ahlak sahibi ve güvenilir bir genç olarak bilinen Hz. Muhammed ile bir ortaklık anlaşması yaptı ve kölesi Meysere'yi de hizmetine verdi. Şam'a giden ticaret kervanının dönüşünde başarılı, dürüst ve doğru bir tacir olduğunu gördüğü Hz. Muhammed'e evlenme teklif etti. Bu evliliğe Hz. Hatice'nin arkadaşı Nefise bint Ümeyye'nin aracılık ettiği bilinmektedir. Bu evlilikte Hz. Muhammed'in amcası Ebu Talip ve kardeşleri ve Hz. Hatice'nin amcası Amr b. Esed yer almış, Hz. Hatice'ye 500 dirhem veya 20 dişi deve Mehirteklifedilmiştir. BuevliliksırasındaHz. Haticemuhtemelenkırkyaşlarındaolduğusöylenmekte, Peygamberimiz ise o sıralarda yirmi beş yaşında olduğu rivayeti ağırlık kazanmaktadır. Bu evlilikten yedi çocuk dünyaya gelmiş, ilk çocuklarının Kasım olması sebebiyle Peygamberimize  “Ebü'l Kasım ” künyesi verilmiştir.

      Peygamberlik gelmeden önce Hz. Muhammed, şehirden uzakta özellikle Hira'da tefekkür ederken en büyük destekçisi Hz. Hatice olmuş ve peygamber olduktan sonrada bu desteğini artırarak ona ilk iman edenlerden olmuştur.  Hz. Hatice Mekke'li müşriklerin zulüm ve haksızlığı karşısında Rasülullah'ı hiçbir zaman yalnız bırakmamış, Müşrikler Şi'bü Ebu Talib'de Müslümanları kuşattığında Hz. Peygamberle birlikte iki üç yıl boyunca muhasaraya göğüs germişler bu davada bütün servetini harcamaktan geri durmamıştır.

       Hz. Hatice yirmi beş yıl süren mutlu bir evlilikten sonra hicretten üç yıl önce 10 Ramazan'da(19 Nisan 620) vefat etmiştir. Hz. Hatice'nin kabri Hacun kabristanlığındadır. Hz. peygamber onun vefatından sonra birçok hanımla evlenmesine rağmen onu hiçbir zaman unutmamış eşinin fedakârlığını ve dostluğunu her fırsat da anmıştır. Onun ümmetin kadınlarının en hayırlısı olduğunu ifade etmiştir. Ayrıca evde bir koyun kesilse Hz. Hatice'nin dostlarına ondan birer parça göndermeyi ihmal etmemiştir. Hz. Hatice, hangi mezhebe bağlı olursa olsun bütün Müslümanlar tarafından çok sevilmiş ve sayılmış. Arap olan olmayan İslam toplumlarında Hatice adı kız çocukları için yaygın bir isim haline gelmiştir.

                                                                      Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi