Antika Otomobil Federasyonu Eski Başkanı Cengiz Arsay, 1936 model aracıyla başladığı Antik Kentler Turu’nda Konya’yı da ziyaret etti. 1 Mayıs itibariyle İzmir’den başlayarak farklı şehirleri ziyaret ederek Mardin’e ulaşmayı hedefleyen Arsay, oğlu ile birlikte 1936 model araçlarıyla birlikte Konya’yı da ziyaret etti. İnsanlık tarihinin ilk şehri olan Çatalhöyük’ü ziyaret eden Arsay’a Konya Klasik Otomobil Derneği (KKOD) eşlik etti. Programı takip eden KKOD Başkanı Muammer Deveci ve KKOD yönetim kurulu üyeleri de klasik araçlarıyla birlikte Konya merkezden Çatalhöyük’e kadar klasik araçlarıyla birlikte Arsay’a eşlik etti.
‘EŞSİZ BİR KARŞILAMA ALANI YAPILMIŞ’
Oğluyla birlikte çıktığı ‘Antik Kentler Turu’nda asıl amacının gittiği kentlerdeki tarihi yapıların tanıtılmasına olanak sağlamak olduğunu ifade eden Cengiz Arsay, Konya’daki dünyanın ilk yerleşim yerlerinden biri olan Çatalhöyük’ün de büyük bir öneme sahip olduğunu aktardı. Çatalhöyük’teki antik yerleşim yerini görmeye gelenlerin ilk olarak karşılandığı Çatalhöyük Karşılama Merkezi’nin de ahşap olarak eşsiz bir yapıda tasarlanmış olduğunu ve çok beğendiğini aktaran Arsay, “Böyle güzel bir karşılama alanı ve önemi bakımından Çatalhöyük’ün şu anda bu kadar boş olmasına inanamıyorum! Buranın dolup taşıyor olması gerekirdi.” diye konuştu.
‘OLAĞANÜSTÜ BİR YER!’
Konya’ya gelmeden önce Çatalhöyük’le ilgili araştırmalar yaptığını ancak yine de buradaki bilgilerle birlikte Çatalhöyük’ün inanılmaz bir yer olduğunu ifade eden Arsay, “Bu kadar iyi bir gösterim, tasarlanmış bina beklemiyordum; etkileşimli anlatımlar beni çok etkiledi. Buradaki gördüklerimi, insanlara anlatarak onların da gelmeleri adına elimden geleni yapacağım. Burası gerçekten olağanüstü bir yer!” dedi.
İZMİR’DEN MARDİN’E UZANAN BİR YOLCULUK!
Yolculukları boyunca yaklaşık 3 bin 100 kilometre yol gideceklerine işaret eden Arsay, “88 yaşındaki emektar aracımız bizi götürürse bu birey yolculuğumuzda Mardin’e ulaşmayı hedefliyoruz. Bu bireysel organizasyonu gelecek yıllarda farklı bir projeye taşıyabileceğimizi düşünüyoruz. Konya’nın ardından Ankara’ya, Anıtkabir’e; ardından Çorum Çatalhöyük ve Kapadokya’ya, Mersin, Antakya, Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin’e uğrayacağız. Toplam 3 bin 100 kilometreyle turumuzu tamamlayacağız.” ifadelerini kullandı. Arsay’a eşlik ederek yolculuk yapan Ata Arsay ise, yolculukla ilgili şunları söyledi: “Babamdan bana geçen müthiş bir antika otomobil merakı var. Bu yolculuk bize çok şey katacak. Ege’den Güney Doğu’ya uzanan bu yolculuk bizim için çok keyifli geçiyor.”
KONYA’NIN TANITILMASI ADINA DEĞERLİ BULUYORUM’
Konya Klasik Otomobil Derneği olarak klasik araçların tanıtılması ve insanların geçmişle buluşturulması adına yaptıkları etkinliklere bir yenisini eklemenin heyecanını yaşadıklarını dile getiren KKOD Başkanı Muammer Deveci ise, “Klasiğe merakı olan insanlar, tarihe, görsel sanatlara değer veren insanlardır. Bu yüzden Cengiz Bey de Türkiye’de klasik otomobil severlerin bir duayeni olarak bu düşüncesi çok eskiye dayanır. Bu turu, biz Türkiye’deki tarihi eserlerin tanıtımı açısından çok önemli buluyoruz. Türkiye’deki antik şehirler ve Konya adına tanıtımına katkıda bulunulan bu tur aynı zamanda dünyada da takip edilen ve bizim şehrimiz adına tanıtılmasında önemli bir etken olacaktır. Bu sebeple etkinliği çok yerinde buluyorum.” diye konuştu.
‘GEÇMİŞTEKİ ZORLUĞU GELECEĞE AKTARMAK ADINA ÇALIŞIYORUZ’
Etkinliğe katkıda bulunabilmek adına Cengiz Arsay’a ev sahipliği yaptıklarına işaret eden Deveci, “Klasik otomobil tutkusu sadece otomobil tutkusu değil; emeğe, alın terine ve sanata saygıdır. KKOD olarak yapılan etkinliklerimizle geçmişteki yaşanmışlıkları ve zorlukları geleceğe aktarmada öncülük etmek adına uğraşmaktayız.” ifadelerini kullandı.
‘KONYA’YA TARIM MAKİNELERİ VE OTOMOBİL MÜZESİ YAPILMALI’
Tarımın merkezi olan Konya’da klasik araçlardan ve tarım makinelerinden oluşan bir sergi açmak istediğini de sözlerine ekleyen Deveci, Türkiye’de traktör sayısının en yüksek olduğu ve tahıl ambarı olarak bilinen Konya’da tarım aletleri üzerine bir tanıtım mekanizmasının kurulması gerektiğine dikkat çekti. Deveci, konuyla ilgili şunları söyledi: “Böyle bir şehre, tarım makineleri ve otomobil müzesi olması gerektiği kanaatindeyim. Türkiye’nin en büyük tarım fuarı Konya’da yapılıyor ve buraya ziyarete gelen insanların aynı zamanda Konya’nın geçmişiyle ilgili makineleri de görüp Konya’nın tarihi hakkında da bilgi sahibi olmaları sağlanmalı.”
KÜÇÜK YAŞLARDAN GELEN BİR SEVGİ!
Klasik araç sevgisinin ‘babadan oğula geçen’ bir şey olamadığını ve yalnızca severek olabileceğini aktaran Deveci, kendisinin otomobil sevgisinin de 5 yaşlarında başladığını söyledi. Otomobil merakıyla ilgili anısını paylaşan Deveci, “Bizim çocukluk dönemimizde araba yoktu; yalnızca mahallemizde kocaman bir otobüs vardı ve o otobüsün etrafında ‘nasıl bir şey’ diye öğrenmek için döner dururdum. O zamandan gelen bir sevgi var.” şeklinde konuştu.
