Eğitim hayatını tamamlayarak hayatla yüzleşen bireylerin; beklentileriyle gerçek yaşamı arasındaki farklar, kariyerlerindeki belirsizlikler, finansal sorumluluklar ve sosyal ilişkilerdeki sorunlarla başlayan serüvenin, sendroma dönüşebileceği, psikolog ve ilgili uzmanlar tarafından öngörülüyor. Zorluklarla karşılaşan kişiler, güçlü bir benlik yapısına sahip değillerse bu süreci bireysel olarak yönetmekte zorlanabilecekleri yönünde uyarılarda bulunan Klinik Psikolog Dr. Öğretim Üyesi Elmas Merve Malas, hayallerle hayattaki gerçeklerin örtüşmemesinden kaynaklı olarak bu durumun yaşanabileceğine dikkat çekti. 27 Yaş Sendromu olarak adlandırılan durumun, bazı kişilerde 22, bazısında 32 yaşında yaşanabileceğini anımsatan Malas, bu sendromun bazı kişilerde ise yaşanmayabileceğine dikkat çekti.

2-1-95

‘HAYATI GÖZDEN GEÇİRİRKEN ORTAYA ÇIKABİLİR’

27 Yaş Sendromunun tıbbi bir tanı olmadığına dikkat çeken Psikolog Elmas Merve Malas, genç yetişkinlerde meslek edinme veya eğitim süreçleri sonrasındaki hayatın içerisinde yaşanan zorlukları tanımlamada kullanılan terimin, kişinin beklentileri, karakteri ve yapabildikleriyle ilintili olarak gerçekleştiğini söyledi. Belirli bir yaşa gelen kişilerin, hayatlarını gözden geçirerek, beklentilerine ulaşma arzusunun önemli hale geldiği noktada bu sendromun ortaya çıkabileceğini ifade eden Malas, “Bu dönemde bireyler genellikle iş sahibi olma, kariyer elde etme, sosyal ilişkiler kurma, kişisel başarılar elde etme ve yaşam hedeflerini gerçekleştirme gibi konularla ilgili kendilerini sorgularlar ve değerlendirirler.” dedi.

2-2-99

‘HAYAT GERÇEĞİYLE YÜZLEŞEN GENÇLER, BU DURUMU YAŞAYABİLİR’

Popüler kültürde yer edinen 27 yaş sendromunun, başarılı hissetmeme, hayatın hayallerdeki gibi olmaması ve karşılaşılan engeller ve sorumlulukların oluşturduğu stresle baş etme gibi konularda zorlanmalarda yaşanan bir geçiş evresi olduğunu belirten Malas, güçlü bir benlik yapısına sahip olmayan kişilerin bu durumu daha zor atlattığının ve hatta bu durum karşısında başarısız olabildiklerinin altını çizdi. Üniversiteden mezun olan genç bireylerin de bu tür krizler yaşama konusunda bilinçli olması gerektiğine işaret eden Malas, “Birçok genç yetişkin, eğitim hayatını tamamladıktan sonra iş hayatına atılma, kendi ailelerini kurma, kariyer hedeflerini gerçekleştirme ve genel olarak yetişkin hayatına geçişle ilgili bir dizi zorluklarla ve sorumluluklarla yüzleşir. Bu süreçteki zorluklar, bireyin beklentileriyle gerçek yaşamı arasındaki farklar, kariyerlerindeki belirsizlikler, finansal sorumluluklar, sosyal ilişkilerdeki sorunlardan ve genel olarak yaşamın karmaşıklığından kaynaklanabilir. Mezun olduktan sonra, bireyler genellikle bir tür kimlik krizi yaşayabilirler çünkü öğrencilik döneminde sahip oldukları yapı ve rutinlerin büyük bir kısmını kaybederler. Eğer bireyler bu geçiş sürecini başarısızlık veya her şeyin sonu olarak değerlendirirlerse, hayatın anlamsız olduğunu düşünebilirler, hatta intihar gibi ölümcül sonuçlar gösterebilir.” ifadelerine yer verdi.

2-3-91

BAZI KİŞİLERDE İZOLASYON YÖNTEMİYLE ORTAYA ÇIKABİLİYOR

Bazı gençlerin kişilik olarak bu sendroma daha yatkın olabileceğine değinen Malas, kendini etrafındakilerle kıyaslayan, yaptığı işlerde kendisini yetersiz, başarısız ve tatminsiz hisseden, kendi hayat yolunu belirlemede ve sorumluluk alma konusunda zorlanan kişinin, ilerleyen süreçlerde sorumluluklardan kaçma veya kendi sorumluluklarıyla ilgili başkalarını suçlama gibi tutumları da beraberinde getirdiğini söyledi. Malas, bu tür kişilerde bu durumun ‘kendini toplumdan ve çevreden izole etme’ eğilimiyle ortaya çıktığını bildirdi.

2-4-97

HERKESİN YAŞAM SERÜVENİ FARKLI

Psikolog Malas, edinilen yeni tecrübelerin 22-32 yaş aralığında bireylerin karşısına kriz ya da problem olarak çıkmasının yanında bu tecrübelerin aynı zamanda yeni birer fırsat olduğunu ifade etti. Kişinin bu gibi durumlarda, olumsuzlukların sonsuza kadar sürmeyeceğinin bilincinde olmasının, kişiyi olumlu yönden etkileyeceğini belirten Malas, konuyla ilgili şunları söyledi: “Herkesin yaşam serüveni farklıdır. Bazısı için serüven 22 yaşında başlar, bazısı için ise 32 yaşında. Bir konuda hedefe ulaşamamak, kişinin başarısız veya yetersiz olduğu anlamına gelmez; sadece henüz başarılı olmanın vakti gelmemiş olabilir ya da seçilen tercihler yanlış olabilir. Geleceğe bakarken şimdiki zamanı, şu anda yaşanan anı kaçırmamak gerekir. Kontrol edebildiğimiz tek zaman yaşadığımız şu andır. Beklemek, sabretmek, tolere etmek zordur, ancak sonunda ulaşılacak hedefe ulaşmaktan ziyade süreçten keyif almak da önemlidir.”

‘BAŞ EDEMİYORSANIZ PROFESYONEL YARDIN ALIN’

Sorun büyüyor! Usta- çırak ilişkisi eğitime entegre edilmeli Sorun büyüyor! Usta- çırak ilişkisi eğitime entegre edilmeli

Bireylerin yaşamın farklı dönemlerinde duygu durumu ve yaşam değerlendirmelerinde farklılıklar meydana gelebileceğini ifade eden Malas, zorluklarla baş edemeyen bireylere profesyonel yardım önerdi. Malas, “Burada her bireyin bu dönemleri farklı şekilde yaşayabileceğini ve herkesin yaşam sürecinin benzersiz olduğunu unutmamak önemli. Bu gibi dönemlerde duygu durumları ve yaşam değerlendirmeleri oldukça kişisel ve değişken olabilir. Eğer bir birey bu dönemde zorluklar yaşıyorsa, yaşadıklarıyla tek başına baş edemiyorsa, o zaman bu durumun psikolojik yan etkileriyle başa çıkmak için profesyonel yardım almak faydalı olabilir. Terapistler veya danışmanlar, bireyin bu süreçteki hissiyatlarıyla başa çıkmasına ve daha sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemesine yardımcı olabilir.” diye konuştu.

Kaynak: MUHAMMED ESAD ÇAĞLA