Biilindiği üzere Amerika'nın New York kentinde BM, 71. dönem toplantısı yapıldı.

Bu toplantıya BM üyesi tüm ülkelerin devlet veya hükümet başkanları veya yardımcıları, dışişleri bakanları katıldı.

Türkiye'yi ise Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan temsil etti.

Bu toplantının bir önemi de vardır. 

Bilindiği üzere BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve ABD Başkanı Barack Obama'nın son kez katıldı bu toplantıya.  

Bir çok devlet başkanların katıldığı, konuşma yaptığı toplantıda gözler bir isime çevrildi. 

O isim Türkiye'nin olduğu kadar ümmeti gururu olan Recep Tayyip Erdoğan'dı.

Gözler, ümmeti liderindeydi, genel kurulda söyleyeceği her şey tüm dünya tarafından merakla bekleniyordu.

Nitekim de kürsüde zalimlere, "dur" diyecekti. 

15 temmuz'da, Türkiye'de oynanan oyunların nasıl bozulduğunu söyleyecekti.

Dış mihrapların maşası olan FETÖ terör örgütüne geçit verilmediğini anlatacaktı. 

Böyle de oldu.

15 Temmuz gecesinin Türk milleti tarafından nasıl bozulduğunu ve bu tür ayak oyunlarıyla Türk milletine ayar veremeyeceğini anlattı; Cumhurbaşkanı Erdoğan. 

FETÖ'ye süratle önlem alınması çağrısında bulundu. 

"FETÖ ile mücadele etmezseniz yarın çok geç olabilir" dedi.  

Diğer ülkelere FETÖ'nün nasıl alçak bir örgüt olduğunu haykırdı.

Cumhurbaşkanın konuşmasında sadece Türkiye değil ümmet vardı. O ümmetin lideriydi, ümmeti unutamazdı öylede oldu.

Dünyanın kaderinin BM daimi 5 üyesi ülkelerin dudaklarının arasında olmadığını, "Dünya beşten büyüktür" diye haykırdı. O haykırışı sadece Türkiye değil tüm mazlumlar tüm ümmet alkışladı. Çünkü kürsüde ümmetin gür sesi, ümmetim umudu vardı.

Recep Tayyip Erdoğan, milletiyle 15 Temmuz darbe girişimini atlatmıştı ama o sadece ülkesinin lideri değildi, Suriyeli gariplerin, Filistinli mazlumların da lideriydi. O yüzden BM Genel Kurulu kürsünden tüm dünya liderlerin gözlerin içine bakarak dünya beşten büyük diyerek adeta ümmetin sesi olmuştu.

O adam hakkı haykıran adamdı, dünya liderlerin gözlerin bakarak hakkı haykırıyor, dünyanın 5'ten büyük olduğunu söylüyor, ümmetin gururu oluyor, canını pahasına ümmetin derdiyle dertleniyordu.

O dünya liderine kafa tutarken ne yazık ki Türkiye'de de FETÖ ile mücadele ediliyordu. Umudumuz o yöndedir ki inşallah bu karanlık günler de geçecek ve hem Türkiye hem ümmet Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yeninden şahlanışa geçecek ve tarih sahnesindeki yeri alacaktır.