Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) Genel Başkanı Ecevit Öksüz, ülkenin normalleşmesi adına önemli adımların atıldığı ve demokrasinin yeşermesi için yapılan girişimlerin arttığı bir dönemde yapılan saldırının imam hatip öğrencilerini sindiremeyeceğini söyledi. Şırnak Cizre ve Diyarbakır Yenişehir’deki imam hatip okullarında öğrenim gören öğrencilerin kaldığı yurtlara yapılan terör saldırılarına tepkiler büyüyerek devam ediyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, başta olmak üzere Türkiye’nin her kesiminin lanetlediği saldırılara bir tepki de TİMAV’dan geldi. Türkiye'nin ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin normalleşmesi için çok ciddi adımlar atılıyor. TİMAV Başkanı Ecevit Öksüz, yaptığı açıklamada, saldırıların zamanlamasına dikkat çekti. Türkiye’de demokrasinin, insan hak ve hürriyetlerinin uluslararası normlara erişmesi için yoğun çabaların harcandığı bir zamanda yapılan saldırıların kaygı verici olduğunun altını çizen Ecevit, “Ülkemizde ve bölgelerimizde gerginliği artırarak bundan nemalanmak isteyenlerin saldırılarını eğitim yapılan bir okula kadar indirmeleri ülkemiz açısından çok büyük kaygı vermektedir. Saldırılarda masum 3 öğrencimizin, yanıklar sebebiyle yaralanması ve üzerlerinde oluşan korku psikolojisinin etkileri her vatandaş gibi bizim de yüreğimizi dağlamıştır. Her ne adına olursa olsun terörü şiddetle lanetliyoruz. Terör ve kargaşaların arkasına sığınarak hedeflerine ulaşmaya çalışmak akla, mantığa, inanca kısaca insan onuruna sığmadığı gibi asla bu niyette olanları başarıya götürmez. Terörist eylemlerle gündeme gelmeye çalışmak, hak aramak aranılan hakkın da sorgulanacağı sonuçlar doğuracaktır” dedi. Genel Başkan Öksüz, imam hatiplilerin bu ülkenin en önemli ortak paydalarından biri olduğunun altını çizdi. Hangi etnik grupta olursa olsun imam hatipli olmanın, ülkenin birbirini kenetleyici unsurlarından biri olduğunu ifade eden Öksüz, “Böyle ayrılmaz bir paydayı hissedenlerin halkımızı en güçlü yerinden ayırmak istemeleri manidardır. Bu bağlamda yapılan saldırılar rastgele değil, özellikle planlanmış ve belli bir amacı gütmektedir düşüncesindeyiz. Yarım yüzyılı aşan zamandır Türkiye’nin en dinamik eğitim kurumlarından biri olan ve ülkesine her alanda önemli katkılar sağlayan İmam-Hatiplilerin bölücü bir organizasyonda hedef alınması aslında, İmam Hatiplilerin hala bu ülke için nasıl önemli bir değer olduğunun da işaretidir” şeklinde değerlendirdi. Türkiye’de yaşayan insanların birbirleriyle kuracakları önemli diyalog araçlarından birinin din unsuru ve dini yaşam olduğunu kaydeden Öksüz, terör örgütünün, çağlardır birbirinin değerlerini koruyarak, kopmadan bir arada yaşayan halkı ayırmak için uyguladığı bu metodun boşa gideceğini bildirdi.
Editör: TE Bilişim
