Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesiyle, Başbakanlık makamının kaldırılmasının ardından"devletin mutfağı" diye tabir edilen Başbakanlık Müsteşarlığı da tarihteki yerini alacak.

Başbakanlık Müsteşarı, kanunlarla Başbakanlığa verilen görevlerin en iyi şekilde yapılmasını sağlamak, bakanlıklar arasında koordinasyon ve iş birliğini temin etmek, devlet idaresinde etkinliğin sağlanması, görevlerin tam ve verimli şekilde zamanında yerine getirilmesini temin etmek üzere sistem ve prensipleri geliştirmekle sorumlu.

Başbakan tarafından verilen diğer görevleri de yapmakla yükümlü olan Başbakanlık Müsteşarı, görevi gereği geri planda duruyor ve 24 saat esaslı mesai yaparak devlet mekanizmasının en iyi şekilde çalışmasını sağlıyor.

Milli Güvenlik Kurulu ve Bakanlar Kurulu toplantılarına da katılan müsteşarın mesaisi başbakanın istirahate geçmesiyle de sona ermiyor. Müsteşar, en erken Resmi Gazete'nin yayınlanmasının ardından Başbakanlıktan ayrılıyor.

Müsteşar, seçim ve referandum dönemleri başta olmak üzere Başbakanın uzun süreli yurt dışı ziyaretlerinde devlet çarkının düzenli işlemesine katkı sunuyor.

"Son müsteşar Oktay"

Başbakan Binali Yıldırım'ın göreve gelmesiyle Başbakanlık Müsteşarlığı görevine getirilen Fuat Oktay da "son Başbakanlık Müsteşarı" olarak tarihte yerini alacak.

Daha önce THY'de üst düzey görevlerde bulunan, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) görevini yürüten Oktay, Başbakan Binali Yıldırım ile zorlu 2 yılı geride bıraktı.

Oktay, 65. Hükümet döneminde çıkarılan 80 kanun, TBMM'ye sunulan 212 kanun tasarısı, 347 milletlerarası antlaşmanın onaylanmasının uygun bulunmasına dair kanun, 31 kanun hükmünde kararname, 6 tüzük, 74 Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe konulan yönetmelik, 2 bin 846 Bakanlar Kurulu kararı, 2 bin 902 yönetmelik, bin 982 tebliğ ve 43 Başbakanlık Genelgesine katkı sundu.

Kurum içi ve kurum dışında 344 toplantıya katılan, 23 yerli ve yabancı heyet ağırlayan Oktay, 15 Milli Güvenlik Kurulu, 5 Ekonomi Koordinasyon Kurulu ve 63 Bakanlar Kurulu toplantısına katıldı. Oktay, 16 Müsteşarlar Toplantısı'na da başkanlık etti.

"Hata yapma lüksümüz yok"

Fuat Oktay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, görev süresi boyunca kendisine verilen görevleri en iyi şekilde yapmanın gayreti içinde olduğunu belirtti.

Başbakanlık Müsteşarlığını "mutfak" diye nitelendiren ve "görevimiz Sayın Başbakan'a destek vermek, devletin çarklarının düzenli çalışmasını sağlamak" diyen Oktay, hata yapma lükslerinin olmadığını söyledi.

"Başbakanımızla çalışmak bir ayrıcalıktı"

Çalışması son derece keyifli, ne istediğini net bilen, bunu da aynı şekilde ifade eden Başbakan Yıldırım ile çalıştığına dikkati çeken Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Haddim olmayarak ifade edeyim. Kendisiyle, etrafıyla barışık, bir ajandası olmayan, milletini, memleketini seven Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan ile çok ama çok yakın şekilde tek bir hedef ve ideal uğrunda birleşen, devlet mekanizmasını son derece etkin yöneten, bunun için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan Başbakan'ımızla çalışmak bir ayrıcalıktı."

Başbakanın gözü, kulağı

Oktay, Başbakanlık Müsteşarlığının başbakanın idari anlamdaki gözü kulağı ve onu rahatlatacak mekanizma olduğunu aktardı.

Müsteşarlığın işini doğru yapmadığı zaman Başbakanlığı ve devleti sıkıntıya sokacak bir yapı olduğunu anlatan Oktay, "Biz işimizi yaparken iş olarak değil bir sevda olarak bunu yapıyoruz. Bizden kaynaklı üzücü bir konu olmamalı. Başbakan'ımızın, Cumhurbaşkanı'mızın, bakanlarımızın alnı ak olmalı, onlar rahat olmalılar. Bilmeliler ki bir karar alınmışsa yerine getirilecektir. Bu bilinçle yapılan bir görev. Bu görev Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan beri sadece bizim değil bütün müsteşarların yaptığı bir görev. İnşallah alnımızın akıyla her şeyi teslim ederiz. Son olarak bu görevi yerine getirmek de bize düştü." değerlendirmesinde bulundu.

15 Temmuz darbe girişimi

Oktay, Başbakan Yıldırım'ın görevde yoğun geçen 2 yılı, "Bizim başımıza gelen, pişmiş tavuğun başına gelmedi" tabiriyle anlattığını anımsattı.

FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişiminin bu tabiri çok iyi özetlediğini vurgulayan Oktay, "15 Temmuz'un 15'ini duyar duymaz bizdeki ruh hali değişiyor. Allah o geceyi bir daha yaşatmasın. 65. Hükümetin yeni kurulduğu bir dönem, benim de göreve başladığımın 3. haftasıydı. Bugüne kadar Türkiye tarihinde yaşanmamış şekilde son derece ölümcül, hiçbir değer taşımayan, sonuna kadar yok etmeye dayalı hain bir darbe girişimi. Şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize hayırlı uzun ömür diliyorum." diye konuştu.

"Vur emrini verdiğimiz bir sürece geçmiştik"

Darbe girişimin bastırılmasının ardından gözlerini 3 gün sonra kısa bir süre dinlendirdiğini, Çankaya Köşkü'nden 8 günün ardından ayrılabildiğini anlatan Oktay, "Tam bir savaş haliydi. O savaş ortamını sonuna kadar yaşadık. Hain darbe girişiminin merkezlerinden biri olan hemen yanı başımızdaki muhafız alayından hiçbir şekilde 'kuş' bile köşke girmeyecek dedik ve vur emrini verdiğimiz bir sürece geçmiştik. Bu mücadeleyi köşk etrafındaki milletimizle birlikte verdik." ifadelerini kullandı.

Oktay, darbenin püskürtülmesiyle sürecin bitmediğini, hain terör örgütünün bütün kalıntılarının devletten temizlenmesini Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın talimatları çerçevesinde diğer müsteşarlarla da yakın çalışarak sürdürdüklerini dile getirdi.

Suriye Görev Gücü

Başbakanlık Müsteşarı Fuat Oktay, Türkiye'nin bulunduğu bölgede adeta güvenli bir liman olduğunu belirtti.

Dünyanın, sıkıntılı süreçten geçtiği bir dönemde, bu sıkıntılı süreçleri aşmak için kendi kurduğu mekanizmaların çalışamaz boyutta olduğuna dikkati çeken Oktay, şunları kaydetti:

"Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği... Böyle bir ortamda Türkiye güvenli liman ve umut ışığı olmaya devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanı'mız ve Başbakan'ımızın bu yöndeki net duruşları, talimatları ve mutfaktaki yoğun koordinasyonumuzla Genelkurmay Başkanlığı, ilgili bakanlıklar ve kurumlarla Suriye Görev Gücü diye bir yapı oluşturduk, Fırat Kalkanı Harekatı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesinde. Türkiye'yi diğer ülkelerden ayıran çok önemli bir özelliği var. Dünyadaki benzer bölgelere müdahale eden güçler, vuruyor, yok ediyor ve arkasına bakmadan çıkıp gidiyor. Biz bir bebek ağlıyor diye operasyonu bir hafta, 10 gün geciktirebiliyoruz. Operasyon anı ve sonrasında da her türlü insani yardım ve kalkınma faaliyetleri ile bölgedeyiz. Uluslararası yardım ve kalkınma kuruluşlarının olması gereken yerlerde biz varız. Afrin'de bütün okulları bakıma aldık, yeni döneme hazırlıyoruz. Camiler, yerel yönetim birimleri bakıma alındı, insanlara hizmet gitsin diye. DSİ'ye kadar bölgede hizmet veriyoruz. Sağlık, tarım, içme suyu bütün konularda bölgede çalışmalar devam ediyor. Yeni dönemde de bu tür yapılar bölgede faaliyetlerine devam edecektir."

e-Devlet çalışmaları

Oktay, 2 yıllık görev sürecinde en verimli çalışma gerçekleştirdikleri konuların başında da bürokrasinin azaltılmasının geldiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın talimatları üzerine, özellikle devletin vatandaşa verdiği hizmetlerin e-Devlet'e entegrasyonunda önemli mesafe aldıklarını anlatan Oktay, "Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile TÜRKSAT başta olmak üzere, bakanlıklarımızın, müsteşarlarımızın güzel katkılar sunduğu bir çalışma oldu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin en önemli kodlarından olan bürokrasinin azaltılması ve vatandaşın devlete kolay ulaşımını sağlama konusunda ciddi bir mesafe aldık." dedi.

Vatandaşa sunulan hizmetlerin e-Devlet'e entegrasyonu çalışmalarında büyük mesafe katettiklerine dikkati çeken Oktay, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile bu çalışma bittiğinde, vatandaşın bürokrasi üreten obez devletin yükünden kurtulacağını ve dijital dönüşümde önemli bir mihenk taşının atlanmış olacağını vurguladı.

Oktay, e-Devlet çalışmalarındaki hedeflerinin, vatandaştan hiçbir belge talep etmeden beyana dayalı hizmet sunumu olduğunu sözlerine ekledi.

AA

Editör: TE Bilişim