Türk-İş Konya İl Temsilcisi Necati Kökat, “Türk-İş, kuruluşundan günümüze işçilerin  hizmetinde geçirdiği 60  yıllık dönemde ülke menfaatlerini her şeyin üzerinde tutan bir misyon üstlenmiş, çalışma hayatının bütün sorunlarına bu perspektif içinde yaklaşmıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Türk-İş’in haklı isteklerini dikkate almasını talep etmektedir” dedi
“Türk-İş, 21.yüzyılı uzlaşma çağı olduğu bilincinden hareketle sorunları öncelikle sosyal taraflar ile görüşerek çözmeye çalışmıştır” diyen Türk –İş Konya İl Temsilcisi Necati Kökat,  şunları söyledi: “Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı ile ilgili olarak yıllardır sürdürülen çalışmalarda da Türk-İş’in tavrı bu olmuştur. Bu tasarı, Türk-İş’in bütünüyle benimsemediği ancak sosyal taraflarla asgari müştereklerde buluştuğu bir tasarıdır. Şubat 2012’den itibaren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sendikalara toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi verilmeyerek ağırlaştırılan bir ortamda müzakereler sürdürülürken, tasarıda önergelerle yapılacağı öğrenilen düzenlemeler Türk-İş topluluğunun endişe ve huzursuzluğunu artırmıştır.  Sendikanın kurulacağı iş kolunda çalışmayan, işçi olmayan insanların sendika kurabilmesinin Türk çalışma hayatına kazandıracağı hiçbir şey olamaz. Böyle bir durumda ortaya, sendika görüntüsü altında yüzlerce kuruluş çıkacak, çalışma hayatı kendini daha büyük bir kaosun içinde bulacaktır.  30 ve daha az işçi çalıştıran işyerlerinde işçilerin sendikal nedenle işten atılmaları halinde işe iade davası açma haklarını düzenleyen fıkra tasarıdan çıkarılarak işçilerin sendikal tazminat alma hakları ortadan kaldırılmaktadır. Böylelikle 30’dan az işçi çalıştırılan işyerlerinde örgütlenmenin önü kesilmekte, milyonlarca işçinin temel insan hakkı olan örgütlenme özgürlüğü ellerinden alınmaktadır. Tasarının yayımı tarihinden itibaren bir süre sendikal barajlarla ilgili düzenleme askıya alınmakta, bu yolla da bazı sendikaların yetkili kılınması sağlanmaya çalışılırken, sistem bozulmakta, ilkeler çiğnenmektedir. Grev yapan işçilerin iş yerinin önüne kuracakları çadır dahi yasaklanmaktadır.  Sendikaların yetki müracaatına işverenlerce yapılacak itirazlarla toplu iş sözleşme sürecinin önü kesilmektedir. Türk-İş, yaptığı bu uyarıları çalışma hayatının barış içinde devam etmesi için bir ön koşul olarak görmektedir. Türk-İş, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasının demokratikleşme çabalarına katkı sağlayacağına inanmaktadır. Türk-İş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bu haklı isteklerini dikkate almasını talep etmektedir.”
HABER MERKEZİ
Editör: TE Bilişim